amerika'nın beklenenden öte (bence alışılmış bir sürpriz) bir performans göstererek 1-1 berabere bitirdiği maçtır.
kağıt üzerindeki ingilizlerin üstünlüğü sahaya pek yansımamış göründü. fizik güç ve kondisyon olarak birer rambo olan amerikanlar turnuvaya renk katmıştır. ortalama oyuncu başı en az 10 km.nin koşmuştur yorumunu yapıyorum. büyük tempo vardı ancak pozisyon o kadar zengin değildi. orta hakemin harika yönetimine karşın yan hakemlerin bazı yanlış ofsayt kararları yılanın başını küçükken ezmiştir.
onyewu ve glen johnson gibi iki savunma uyuncusunun, savunma hucüm yönlerinin önplana çıktığı müsabakadır.
vuvuzela zımbırtısının şu ana kadar en az desibele ulaştığı maçtır.
fabio capello gibi hayran olduğum bir teknik direktörün bile gol bulma çaresi olarak uzun boy haricinde hiçbir özelliği olmayan peter crouch'u alarak yuh dedirttiği maçtır.
genel olarak zevksiz bir maçtı, green yuh dedirtti fakat ingiltere beklenenin altında bir futbol oynadı bana göre.
aslında arjantin maçı ile resmen başlayan turnuvada seyir zevkini artıran maçtır. mücadele ve tempo açısından ise belki de şu ana dek oynanan en güzel maç olmuştur.
amerika açısından bakılırsa; yakın bir gelecekte dünya futbolunda söz sahibi olacağı kesindir.