heskey kazmasının ingiltere milli takımı'nda ne aradığını çözemediğim maç. capello, sen bari yapma lan. tamam ingiltere'nin uzun ve kaliteli bir forveti yok da heskey kazmasına da kalmadınız.
ingiltere nin kaleci sıkıntısını daha ilk maçtan gösteren maç. favori olabilecekleri bir turnuvada mal kalecileri yüzünden şampiyonluktan çok uzaktalar.
kaleci disinda da ingilterenin takim halinde sampiyonvari bir oyun sergilemedigi mac. robert green icin de uzulmemek elde degil dogrusu. kaleciysen yaptigin hatanin telafisi olmuyor.
izlerken, ezbere maç anlatan bir spikeri dinlemek zorunda bırakıldığımız maç. vuvuzela the brain fucker da cabası.
gerçi maç başlamadan "cerırd cerırd"* deme çabalarından belliydi ne olacağı.
az önce dedi ki: "aaron lennon vuruyoooor.. ayglen johnson'mış." ay dedi lan, bildiğin ay dedi.
bu arada bu maçta ingiltere, rio ferdinand ve david beckham'dan yararlanamıyormuş. bir dahaki maçlarda oynanayabilecekler mi sanıyor acaba?
bir de bizim aaron lennon aslında john lennon'mış*. lost'taki albert de yaşlanmıyordu zaten. bir de aslında kaşık yok.*
ömer üründül'ün bu maça yorumcu olarak katılmaması biz tv seyircileri için bir avantajdı. vuvuzela laneti yine iş başındaydı, beynimizi siktiler gelenek görenek derken.
abd, ingiltere'nin kalecisi green sayesinde 1 puana çok yaklaştı. resmen yaktı takımını green. ergenekon'un adamı mıydı neydi anlamadım.
spikerin john lennon diyerek saçmaladığı maç. aaron lennon'ın ikinci ismi justin ordan da kurtaramıyor. spiker the beatles hayranı olsa gerek. eğer bir dahaki grup veya eleme maçında japonya ile karşılaşılması durumunda shinji ono'ya da yoko ono der mi acaba?
zevksiz maç. ingiltere'nin yediği gol tam bir fiyasko olmuştur. o değil de maçın en güzel yanı vuvuzela sesiydi. başka da bir şey yoktu. izleyemeyen varsa üzülmesin yani.
bir favorinin daha beklentileri veremediği maç. günün ikinci maçında arjantin, kazanmasına rağmen iyi sinyaller verememişti. bu maçta ise ingiltere maça iyi başladı ama onlar da iyi bir şekilde bitiremediler maçı. ilk yarı dengede geçti denebilir. zira her iki taraf da pozisyonlar buldu. abd'nin attığı gol ise zaten başlı başına komedi. ingiltere gibi bir takımın kaleci konusunda bu durumda olması oldukça üzücü. capello da bu konuda kararsızdı zaten. maç öncesinde herkes, david james'in oynayacağını tahmin ediyordu ama green kaleye geçti ve gerçekten saçma sapan bir gol yedi ve abd'ye 1 puanı verdi. bundan sonraki maçlarda büyük ihtimalle kaleyi david james koruyacaktır.
ikinci yarıya iyi başlayan ingiltere idi ve sağ kanadı iyi kullandılar. aaron lennon'un etkili olduğunu gördük. ama sonuçta yine gol olmadı ve maç 1-1 bitti. ikinci yarıda altidore'nin yakaladığı çok net bir de pozisyon vardı. o pozisyon gol olsa, çok daha büyük bir şok olurdu ingiltere için.
ayrıca trt'de maçı sunan spikerin de aaron lennon'a john lennon demesi de dikkatimi çekti. zaten maç boyunca yanlış bilgiler verdi. shaun wright phillips'in aston villa'da oynadığını söylemesi gibi. oysa manchester city'de oynuyor. bocanegra'yı da bocanegro şeklinde telaffuz etti. ömer üründül'den aşağı kalır yanı yoktu onun da.