12 eylül'ün birinci yılı için ankara büromuzdan faruk bildirici'nin hazırladığı nottan :
- 12 eylül'den bu yana askeri mahkemelerde 62 sanık ölüm cezasına çarptırıldı.
- askeri mahkemelerde 1468 sanık ölüm cezası istemiyle yargılanıyor.
- 12 eylül'den bugüne değin 10 sanığın ölüm cezası infaz edildi, 3 sanık halen firarda.
- 4 sanığın ölüm cezaları askeri yargıtayca onaylandı.
- ölüm cezasına çarptırılan 5 sanığın kararı askeri yargıtayca bozulduğu için sanıklar yeniden yargılanacak.
- askeri mahkemelerde ölüm cezası istemiyle yargılanan sanıklardan 1082'si sol, 305'i ise sağ görüşlü.
12 Eylül - Türk Silahlı Kuvvetleri ülkedeki gelişmelerden dolayı yönetime el koydu. Siyasal partiler kapatıldı; parti başkanları ve aydınlarla birlikte çok sayıda mesleki ve siyasal örgüt yöneticisi tutuklandı.(12 Eylül Darbesi)
ne günler yaşıyoruz !
basın ise dallas dizinde jr'ı kimin vurduğu ile uğraşmakta günlerdir.
nasıl bir yabancılaşma !
çok acı ...
yabancılaşma bir bakıma 12 eylül öncesi demokrasi konusunda da işledi.
önce chp'nin 22 aylık hükümeti sırasında bir umut olarak tükenişi, bir alternatif sunamayarak türkiye'nin çıkmazının derinleşmesi ... böylece terörün işlevini daha rahat yerine getirir olması ... ve halkın, can güvenliğinden başka bir $ey düşünemeyecek duruma gelmesiyle demokrasiye yabancılaşması ...
can güvenliği kalmayan sokaktaki adamın demokrasi falan artık umurunda değildi. demokrasi tıkanmıştı. parlamento çözüm üretir olmaktan çıkmıştı tümüyle. ve böylece demokrasiyi tamamen noktalayan 12 eylül harekatının sokaktaki adam tarafından kolayca benimsenmesi ...
Kenan evren'in yargılanmasıyla ilgili soruşturmada görevsizlik kararı verildi
12 eylül darbecilerinin yargılanması ile ilgili açılan soruşturmada ankara cumhuriyet başsavcılığı görevsizlik kararı verdi. görevsizlik kararını ankara özel yetkili savcısı hamza keleş verdi.
kenan evren'le ilgili kararı yargıtay cumhuriyet başsavcılığı verecek. yargıtay cumhuriyet başsavcılığı dava açılsın kararı verirse kenan evren ve dönemin diğer kuvvet komutanları anayasa mahkemesi tarafından oluşturulan yüce divan'da yargılanacaklar...
milliyetçi mafya çetelerinin, jitem'in, kont-gerilla'nın gerilimi ve çatışmayı tırmandırması sonucu amerika menşe-ili faşist askeri gücün yönetime el koyduğu gün.
(bkz: 1980)
eserini, günümüz insanlarının ve türkiye'sinin oluşturduğu lanetli gün. 31 yıl oldu ve ressamın ilk fırça darbesini attığı o günden bugüne, gerçek! bir tablo var ortada:
çocukluğumun 5 yılında babamı benden almış olan, telafi için hiçbir şey yapmayan ve hala yaptıklarını haklı görerek ölüp giden ve ölüp gidecek olan işgüzar paşaların, "bizim çocuklar başardı"daki bizim çocukların 31 yıl önce züccaciye dükkanına giren fil gibi insanların hayatlarını dağıttıkları gündür.
ben babamsız yaşadım evet ama onun, arkadaşlarının, yoldaşlarının, hiç tanımadıklarının yaşadıklarını, işkenceleri, zulümü nasıl.... düğüm düğüm boğazım, ellerim...
nasıl çözdüler içlerinde; yaşadıklarını, tekrar insanları sevmeyi, tekrar güvenmeyi nasıl öğrendiler...
süleyman demirel, bülent ecevit, alparslan türkeş, necmettin erbakan.. bilimum siyasetçi ve darbe meraklısı birkaç asker pisliğin türk milletine armağınıdır.
adı geçen politikacılar sonradan verdikleri demeçler ve anılarında sık sık darbenin yapılacağı tarihi dahi bildiklerini dile getirmişlerdir.
fakat bu pezevenkler o dönem de kıllarını dahi kıpırdatmamış, aksine temsil ettikleri kitleleri galeyana getirici demeçler vermişlerdir.
demokratik yanlısı, sosyalist ve komünist hareketin yükselişini;
''anarşi, terör ve bölücülük''
olarak gören zamanın paşalarının!!;
''ülke bütünlüğünü korumak, milli birlik ve beraberliği sağlamak, muhtemel bir iç savaşı ve kardeş kavgasını önlemek, devlet otoritesini ve varlığını yeniden tesis etmek ve demokratik düzenin işlemesine mani olan sebepleri ortadan kaldırmak''
yolunda insanları birer birer astığı, işkenceler için cezaevi husus ettiği, türk tarihinin en utanılası günü.
oluşan nefreti, acıyı ve utancı dile getirmek mümkün değil.
artık benzerlerini yaşamak istemediğimiz 1980 tarihli darbenin yıldönümüdür. vesileyle hem darbelerin olmadığı, hem de insanımızın demokrasi kültürü ve olgunluğu içinde kendi kararlarını alabildiği, temsilcilerini seçebildiği; demagoglara, çıkarcılara, demokrasiyi istismar etmeye çalışanlara ve provokatörlere fırsat tanımadığı bir ülkede yaşama temennimizi bir kez daha dile getirmiş oluyoruz.
tam da bugündür.
kurbanlarına melih cevdet andayın anı şiirinin dizlerindeki gibi " tüm sevdiklerimin adları gibi adınız geliyor aklıma" şeklinde seslendiğim, andığım darbenin günü'dür.