yaş kararlarına yargı yolu açılması irtica ile mücadeleye darbe vurmaktır.akp'ye yakın isimlerin terfi ettirilmesine zemin hazırlamasıdır.
yargıtay'a bağlı çalışan cumhuriyet başsavcıları ve savcılarımız adalet bakanlığı'nın; dolayısıyla akp'nin güdümüne girecektir.dünyanın hiçbir yerinde böyle bir durum yok-tur!
askeri yargı konusunda bahsedilmeyen diğer bir madde; askerlerin sivil mahkemece yargılanabilecek olması.işin kriminal ve askeri boyutu insaflara kalmış.
anayasa mahkemesi'ne atamalarda tbmm'nin 3 atama hakkı ise tuhaflıktır ve meclislerin yargı ataması yaptığı bir ülke yoktur!literatürde bir ilke adayız!
hsyk başkanı'nın adalet bakanı olması ve müsteşarın doğal üye olması kabul edilemez bir durumdur!
bahsedilmeyen başka bir konu: yüce divan kararlarına da yargıtay ve danıştay yolu açılıyor!ele geçirilmiş yargıda akp'nin kendisini kurtarmak istemesinin en açık kanıtıdır!
bunların hangisi demokratikliktir, merak edilendir!
şuna inanıyorum. bu referandum neticesinde "evet" çıktıktan sonra tüm partiler 1982 darbe anayasasını ortadan kaldırmak için çalışacaklar. 2011 seçimlerinde kim iktidar olursa olsun bunu yapmak zorunda kalacak, artık kaçamayacaklar bu toplumsal talepten.
son günlerdeki şaşırtıcı gelişme olan chp'nin 35. madde hamlesi bu kapsamda değerlendirilebilir.
başlıkta 'hep beraber/onlarla beraber' falan mı yazıyor da ben okuyamıyorum? birey olarak kullanılmıyor muydu bu ülkede oylar? bilmemneyle beraber hayır demek, eli kanlı katillerle aynı şeyi söylemek.. birey olarak kendi fikri olmayanlar, referandumun özünü anlayamadan, sırf sevmedikleri bir ideolojinin savunucularıyla aynı safta yer almamak adına evet(veya hayır) demekte tabi ki özgürdürler. aynı gruba dahil olan vatandaşlar, bazılarının 'darbe karanlığına son' sloganına ve yine birilerinin timsah gözyaşlarına da inanabilirler. bu tamamen onların sorunudur. ama nacizhane tavsiyem, birey olmanın ve kendimize ait düşüncelere sahip olabilmenin ne denli büyük bir nimet olduğunun farkına varmak gerekir. 'referandum' için oy vereceğiz, birileriyle aynı oyu kullanmak, bir konuda aynı düşünmek, hayatımızın tümünde bizi onlardan biri yapmaz. bu nedenle 12 eylül 2010 referandumuna hayır demek, bireysel bir tercih olmalıdır, evet demek de öyle.
pkk, dhkp-c, thkp/c, tkp-ml ve bilumum solcu alfabe örgütü mensubu eli kanlı katillerle beraber saf tutmaktır. onlar da hayır diyor ne de olsa. hayırda hakikaten hayır var sanki. hayırcı siyasi partileri de düşünürsek yıllardır iddia şeklinde dile getirilen ama muhatapları tarafından yalanlanıp milletten gizlenen siyasi ittifaklar sağ-sol demeksizin ortaya dökülüyor birer birer.
edit: hayırcı ve evetçi olanların aynı oyu verenlerle ortak gerekçeler ileri sürmesi de manidardır. düne kadar karşı çıktıkları 12 eylül katillerinin korunmasını sağlayan maddeyi bugün savunmaları da...
demoktarik bir seçim sonucu haktır. bunu demenin pkk ile özdeşleştirilmeye çalışılması ise demagoji yapmaktan öteye geçmez. sonuç olarak ülkenin bir çok kesimi karşı çıkar iken istedikleri yasaları çatır çatır meclisten geçirip sonra da "%47 böyle istiyor, demokrasiye karışmayın" diyen bir güruhun hayır diyenlere de karışmaması gerekir.
en basitinden 12 eylülü yapanların yargılanma ihtimalini ortadan kaldırmak demektir, darbeden zarar gördügünü idda edip o darbe anayasasını desteklemek demektir.
- 12 eylülde 12 eylülün hesabı sorulacak yalanlarına kanmamaktır,
- yargıyı ele geçirmeye çalışan cemaatin önüne set çekmektir,
- vicdanları parayla, kömürle, silah zoruyla satın alınmamış bireylerin yapması gerekendir.
- yapılacak olan anayasal değişiklerle iktidarın yargıyı ele geçirmeye çalıştığını bilmek ve buna engel olmaktır,
- sadece toplu sözleşme yetmez, anayasal grev hakkı isteriz diyen memurun sesidir hayır,
- anayasanın türklük kavramının içini boşaltıp, türkiyelilik kelimesini koyarak aslında cumhuriyetçi değil yeni osmanlıcı olduklarını ispat eden iktidara burasının türkiye cumhuriyeti devleti olduğunu hatırlatmaktır,
- şehit cenazelerine bile gidemez hale gelen iktidara bir 4 yıl daha güven oyu vermemektir.
- her maddesi ayrı ayrı oylanamayan bir anayasa paketini 12 eylül 1980 deki askeri zihniyeti, sivil zihniyete taşıyıp zorla tüm paketi geçirmek isteyenlere dur demektir,
- tv lerde ağzından salyalar saçan satılmışların iktidar değişince nasıl da kolpa olduklarını anlayabilmektir,
- şehitler için gözyaşı dökmeyen başbakanın gazze için ve 30 yıl öncesinin dava insanları için ağlamasının sırf oy kaygısı olduğunu bilmektir.
referanduma hayır demek, oynanan bu tiyatronun bir an önce bitirilmesini sağlamaktır. yaşasın üniter ve bağımsız türkiye cumhuriyeti devleti.