12 eylül 1980

entry538 galeri45 video3
    392.
  1. kara gündür. güneşi battığı gündür. bir çok ananın ailenin yüreğini kanatan gündür. şerefsizlerin memleketi al aşağı ettiği gündür. vatansever ve vatan haini insanların yanlış koltuklarda oturduğu gündür. bugün sene-i devriye-sidir. erdal erendir 12 eylül. lanet kenan evrendir.
    3 ...
  2. 391.
  3. türkiye'de yapılan son askeri darbenin başlamasına neden olmuş tarihtir. hukukun yerle bir edildiği, insanlık dışı uygulamaların yapıldığı, bir kuşağın hayatının tümden değiştirildiği darbenin tarihidir. en çok da hesabı hala sorulmadığı ve ne yazık ki sorulamayacağı için utanç verici olan bir tarihtir.
    1 ...
  4. 390.
  5. 389.
  6. Ankara adı kara, bu yara başka yara. On yedi yaşındaydı, kıylır mı erdal a?
    1 ...
  7. 388.
  8. ülkede vatanseverlerin etkinliğini kırmak için düzenlenen komplonun neticelendirildiği tarih.

    bu tarihten sonra dünyada olduğu gibi türkiye'de küreselciler ile milliyetçiler, ulus devlet-çok uluslu şirketler arasında bir yarış başlamıştır, elan küreselciler önde götürmektedir.
    1 ...
  9. 387.
  10. adalet ve kalkınma partisi gibi oportünist partinin adı konmamış miladıdır. çünkü o dönemin zarar görmeyenleri ve aradan sıyrılıp zeytinyağı gibi üstüne çıkanları vardır, bu partinin temelinde. onun içindir ki şu şu keskin görüşü vardır diyemeyiz. önleri arkaları oportünizm bezelidir.
    6 ...
  11. 386.
  12. türkiye cumhuriyeti'nin kara lekesi
    2 ...
  13. 385.
  14. geldi çattı yine.
    kara gün.

    edit: vay amınüm bunu bile eksiliyorlar...
    Edit2: ne çok darbesever varmış sözlükte.
    7 ...
  15. 384.
  16. yıl 2014 tam 34 yıl olmuş, bir solcunun bir ülkücüyü bir ülkücünün de bir solcuyu sevmemesi üzerinden

    ülkenin genç beyinlerini dar ağaçlarında sallandırıp yokedeli.

    şimdi ne sağ sol kavgası ne de abd rus soğuk savaşı var.

    şimdi 12 eylülde çocukları asılmayanların hükümdarlığı var şimdi başka bir akıl tutulması var.

    şimdi allah kitap diyip çalanların zamanı

    o beyaz kefenlerle asılan gençlerin ruhları altında.
    1 ...
  17. 383.
  18. 12 martı 13 marta bağlayan gece istanbulda yaşanan olaylarda bu tarihteki benzer senaryolar gerçekleştirilmekte.

    Tek ortak yan sağcı solcu kavgası yaratmak değil. En büyük ortak yan çıkarcı tarafın 80 de olduğu gibi 2014te de dinci tayfanın olması.
    2 ...
  19. 382.
  20. etkilerin çocugudur. simdilerde pc veya ps basinda sabahlayanlari gormek daha muhtemel.
    0 ...
  21. 381.
  22. sokaktaki vatandaş açısından belanın son bulduğu gündür.
    1 ...
  23. 380.
  24. anlatacağım olay kaçıncı gözaltına alınışımdaydı hatırlamıyorum şimdi. gün ışıdığında eve gelmişti jandarma timi. alışmıştım. gel, deseler paçaları çorabın içine sıkıştırılmış pijamanın üzerine bir pantolon geçirip sessiz sedasız çıkardım. ama hiçbir zaman öyle yapmadılar. he defasında sözüm ona sakladığımız bir başka suçlu olup olmadığını kontrol edermişcesine gürültüyle odalara dalıp ortalığı ayağa kal-dırdırdılar, eşimi çocuklarımı korkuttuktan sonra söylediler ne istediklerini.

    indik sokağa, pencerelerden uzanan meraklar bakışlar altında cemseye bindirildim; üsteğmen telsizle 'dokuz kişiyi aldık geliyoruz' diye anons etti ve yola çıktık. öndeki jipi takip ediyorduk. benden başka tanımadığım sekiz kişi daha vardı kasada. karşılıklı oturmuş iki silahlı askerin yanma dizilmiştik. dikimevi yoluyla mamak'a gidecektik. tam dikimevi'ne geldiğimizde araçlar durakladı ve muhtemelen böyle bir anı bekleyen gençten biri, şimşek hızıyla cemsenin kasasından dışarı atlayıp çapraz istikametteki abidinpaşa semti tarafına kaçmaya başladı. askerler ne olduğunu anlayamamışlardı bile. inip silaha davrandılar. dur. ateş. falan derken çocuk gözden kayboldu... 'dokuz kişiyi aldım getiriyorum dememiş olsam neyse' diye homurdandığını duyduğum üsteğmen bir süre bekleyip sonra askerlere cemseye binme emri verdi ve tekrar yola çıktık. mamak'a doğru giderken bir kere daha durduk.

    sebebini neden sonra fark ettim. bir simitçi fırında yeni doldurduğu tablasıyla caddeye çıkmak üzereydi. üsteğmen 'gel' diye işaret edince adamcağız siftah yapacağı zannıyla koşa koşa geldi. ve gelmesiyle askerlerin onu karga tulumba kasaya bindirmeleri bir oldu. dokuza tamamlanmıştı kafile. ne olduğunu anlamamıştı simitçi. 'kolorduya gidince yanlışlık olmuş deyip bırakacak seni komutan' diyordu askerler. sabahın köründe gözaltına alındığımız için açtık, askerler dahil hepimiz birer ikişer simit yedik gidene kadar. mamak'a indiğimizde bizden önce gelenlerin arkasına eklenip alışılageldiği gibi sıraya dizildik... üsteğmen ortalıktan kaybolmuştu. simitçi arada bir 'ben yanlışlık...' diye ileriye çıkmaya yeltendi ama her defasında nöbetçilerin dipçik darbeleriyle ikazı üzerine sıraya döndü. ilerde bir yüzbaşı

    'sağcı mısın, solcu mu' diye sorup ikiye ayırıyordu gelenleri. suçsuz olduğunu söylemenin manası yoktu, dinlemiyordu.. sıranın ön taraflarında biri 'atatürkçüyüm' demek gafletinde bulundu. tasnifte öyle bir şey yoktu... dolayısıyla 'lan sen benimle dalga mı geçiyorsun' diye tekme tokat girişti çocuğa yüzbaşı... bu tabloyu görünce korkan simitçi bana sordu 'ne diyeyim abi' diye. 'sağcıyım de' dedim. savcılığa götürülürken yanımdaydı. adının kerim olduğunu kastamonu'nun köylerinden birinden geldiğini o sıra öğrendim.

    günler sonra duruşma için salonlardan birine götürülürken tekrar karşılaştık... 'hayrola bırakmadılar mı seni daha' diye takılacak oldum. ama işittiklerim kanımı dondurdu. kurtuluşçular diye bilinen sol gruptan birini öldürdüğü iddia edilmiş, idam isteğiyle yargılanıyordu. bankta yan yana otururken anlattı; ifadem işkenceyle alındı, kabul etmiyorum de, hâkim seni serbest bırakır, demiş askeri savcılık emrinde çalışan polisler; imzalatmışlardı ne varsa. güya adamı öldürdükten sonra tabancayı gömdüğü yeri bile polislere göstermişti; buna ilişkin tutanakta da imzası vardı. avukat tutmasını tavsiye edebildim sadece..

    iki günde bir mahkemeye çıkarıldığım için ara ara denk geldik. nöbetçilerden fırsat bulduğunda hayrına bir avukatın vekaletini aldığını ama onun da pek ilgilenemediğini söyledi. derken idama mahkûm edildiğini öğrendim. beni nezaretten götüren jandarma erlerinden biri geçmişte ara ara onunla konuştuğumu hatırlayıp hemşehri olduğumuz düşüncesiyle söylemek ihtiyacını hissetmişti.

    kendi derdimi unuttum soruşturmaya başladım başına ne geldiğini. benim davalarıma giren avukatlardan rahmetli kaya beye rica ettim ilgilenmesini. emekli askeri hâkimdi kaya bey. onun çabasıyla kerim'in öldürdüğü iddia edilen genci aynı örgütten bir başka kişinin öldürdüğünü; hatta o şahsın bizim simitçiyle aynı yerde yani mamak'ta aynı günlerde yargılanıp mahkûm olduğunu öğrendik. ve o sayede askeri yargıtay safhasında kerim'in darağacından kurtulup beraat ettiğini...
    1 ...
  25. 379.
  26. özeti -sonucu da diyebilirdim - şudur ;

    sahibinin cesedi yanında umutsuz bir sadakatle bekleyip ağlamaktan yorulan bir köpeğin sonunda artık yola çıkıp uzaklaşmasına benzer bir duyguyla terk ettik inaçlarımızı, düşüncelerimizi ve eylemlerimizi...!
    1 ...
  27. 378.
  28. rusya ile abd nin soğuk savaş döneminin ürünü .

    kenan evren ve cuntacı sürüler de onların oyunbazları.

    ne canlar aldılar , ne canları yaktılar.

    sscb nin mi yoksa adb nin mi yalakalığını yapsam derdine düşen evren ve bu günkü postal yalayıcılar hala abd şakşakçılığını sürdürmekte .
    rusya eski önemini yitirmiş abd nin pompalamasıyla siyasi arenada yer bulmaktadır.

    sscb döneminde satılan silahların kefaretini ödeme , bir anlamada arkasında durma derdindedir.

    işte ; 12 eylül ü tertib edenler ve o günlere çanak tutan siyasilere sesleniyorum , allah ın laneti üzerinize olsun .

    bu halk sizi unutmadı unutmayacak.
    0 ...
  29. 377.
  30. bugün ile kıyaslanmaması gereken bir gün. şuan akp nin yaptığı darbe değil, tamamen kışkırtma politikasıdır. bu ülkede sokağa dökemediği belirli kesimler var.. ve hala o kesim sokağa inmedi. amaçları mahalleyi ateşe verip, yağma yapmak.
    0 ...
  31. 376.
  32. Solu ve işçi sınıfını hedef alan bir darbedir. O gün cuntayı alkışlayanlar bugün iktidarda, o gün cuntaya karşı direnenler bugün yine direniştedir.
    0 ...
  33. 375.
  34. Bugün 33. Yıl dönümü olan askeri darbenin tarihidir. Kenan evren ve kurmaylarının yönetime el koymasıyla başlamıştır. Asılan Deniz Gezmiş is sembolük bir isim olmuştur.
    0 ...
  35. 374.
  36. 373.
  37. Yeşil sermayenin doğum günüdür.

    Boşuna mı sanıyorsun, darbe düşündü diye komutanların içerde olup, gerçekten darbe yapan komutanın yazlığında olmasını.
    1 ...
  38. 372.
  39. cumhuriyet'in en karanlık tarihi. ideolojileri uğruna vefat eden insanlara allah rahmet eylesin tekrardan.
    1 ...
  40. 372.
  41. tsk'nın darbe yaparak tbmm'yi kapatıp anayasayı lağvettiği ve çocuk kadın demeden kendince tehdit olarak gördüğü herkesi işkenceden geçirip katlettiği kabus günlerinin başladığı gündür.

    bu darbe sadece siyasallaşmış kitleleri değil, toplumun her kesimini iliklerine kadar korkutan bir darbe olmuştur ve sonucu apolitik, ezik ve silik yeni nesillerdir...
    1 ...
  42. 371.
  43. Amerika tarafından desteklenmiş, sağcı askeri kesim tarafından büyüyen solu durdurmak için yapılmış askeri darbenin yılıdır. darbe sonrası kapitalizmin çeşitleri ülkede uygulanmaya başlamış, insanlar apolikleştirilerek siyasetten uzaklaştırılmış, bunun içinde afyon kullanılmıştır.. darbe; şiddetini artırarak ve yönünü daha da sağa çevirerek günümüzde devam etmektedir. buna da "ileri demokrasi" denmektedir.
    0 ...
  44. 371.
  45. bugünden 33 sene öncesidir.

    arada ne değişti derseniz ? o zaman kenan evren vardı asmayalım da besleyelim mi diyordu, şimdi ise hakkını arayan demokratik tepkisini dile getirmek isteyen vatandaşlara çapulcu diyen tayyip erdoğan var. bir şey değişmedi yani pek fazla.
    1 ...
  46. 371.
  47. yeni nesil bilmez , böyle bir şeydi 12 eylül 1980 ;

    "tbmm kapatıldı, anayasa ortadan kaldırıldı, siyasi partilerin kapısına kilit vuruldu ve mallarına el konuldu.

    650 bin kişi gözaltına alındı.

    1 milyon 683 bin kişi fişlendi.

    açılan 210 bin davada 230 bin kişi yargılandı.

    7 bin kişi için idam cezası istendi.

    517 kişiye idam cezası verildi.

    haklarında idam cezası verilenlerden 50'si asıldı (18 sol görüşlü, 8 sağ görüşlü, 23 adli suçlu, 1'i asala militanı).

    idamları istenen 259 kişinin dosyası meclise gönderildi.

    71 bin kişi tck nin 141, 142 ve 163. maddelerinden yargılandı.

    98 bin 404 kişi örgüt üyesi olmak suçundan yargılandı.

    388 bin kişiye pasaport verilmedi.

    30 bin kişi ''sakıncalı'' olduğu için işten atıldı.

    14 bin kişi vatandaşlık tan çıkarıldı.

    30 bin kişi siyasi mülteci olarak yurtdışına gitti.

    300 kişi kuşkulu bir şekilde öldü.

    171 kişinin ''işkenceden öldüğü'' belgelendi.

    937 film ''sakıncalı'' bulunduğu için yasaklandı.

    23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu.

    3 bin 854 öğretmen, üniversitede görevli 120 öğretim üyesi ve 47 hakimin işine son verildi.

    400 gazeteciiçin toplam 4 bin yıl hapis cezası istendi.

    gazetecilere 3 bin 315 yıl 6 ay hapis cezası verildi.

    31 gazeteci cezaevine girdi.

    300 gazeteci saldırıya uğradı.

    3 gazeteci silahla öldürüldü.

    gazeteler 300 gün yayın yapamadı.

    13 büyük gazete için 303 dava açıldı.

    39 ton gazete ve dergi imha edildi.

    cezaevlerinde toplam 299 kişi yaşamını yitirdi.

    144 kişi kuşkulu bir şekilde öldü.

    14 kişi açlık grevinde öldü.

    16 kişi ''kaçarken'' vuruldu.

    95 kişi ''çatışmada'' öldü.

    73 kişiye ''doğal ölüm raporu'' verildi.

    43 kişinin ''intihar ettiği'' bildirildi."

    alıntıdır.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük