- sabri sarıoğlu'nun dakika 60'ta sağ kanatta rakip yarı alanın korner çizgisine yakın bölgede çalım denemesinde bulunup ronaldinho gibi topla ilüzyon denemeleri sonrası pas verdiği maçtır.
- 2. yarı sıçtığımız maçtır.
- hala bu takımda yıldıray'ın neden olmadığını sorgulatan maçtır.
- servet'in defansta olmazsa olmaz olduğunu gösteren bir maçtır. keza gökhan zan'ın yerine egemen veya bir başkası monte edilemez mi sorularını tekrar akıllara getiren maçtır.
drogba attığı gol sonrası öyle bir sevinmiştir ki, chelsea premier lig şampiyonu olsa bu kadar sevinmez allahıma. öyle ki şu an bütün fildişinde yaşayanlar vatandaşları yollara dökülmüş, türkiye'yle berabere kalmanın sevincini doyasıya yaşıyorlar. evet, söz sende ibo...
ikinci yaridaki 55 oyuncu degisikligi sonrasi bir hazirlik maci görüntüsünden bile cok cok uzaklasmis mac.
acaba 'hazirlik' maci ile 'gazozuna' mac arasindaki farki mi bilmiyoruz!?
elalem de hazirlik maci yapiyor, izliyoruz. ama kimse bu kadar fazla oyuncu degisikligi ile macin amina koymuyor!
o zaman, anlasilsin rakip takimlarla, 45 dakikalik hazirlik maclari yapalim. aciklama yapilsin hazirlik maclari öncesi; "ikinci yarida yapmak zorunda hissettigimiz 1531263216 oyuncu degisikleri yüzünden biz hazirlik maclarini 45 dakka oynayip hemen oraciktan siktir olup gitmek istiyoruz" diye.
-kadro aciklandiginda caner'in defansif yonu zayif olmasi dusundurdu beni ama yedigimiz gole kadar basarili is cikardi.
-gokhan zan denen adamin yerine eren gungor'u beklerdim.
-sabri, kazim ve emre uclusu oyuna girince yemisim bu maci diyerek agirlikli olarak kun ve leo messi'yi izlemek icin ntvspor'da takildim.
-gokhan unal enfes bir gol atti, bir iki guzel hareket de yapti.
-gol geliyorum diyordu, son dakikada da oldu.
-o kadar seyirciye galibiyet iyi olurdu, olmadi.
tamam hazırlık maçıdır, çok ciddiye almamak gerek ama nedense ben bu hazırlık maçlarını daha bir ciddiye alıyorum, çünkü psikolojik bir baskı olmuyor futbolcunun üstünde ve futbol oynamak isteyeni kimse tutamıyor, oyna oynayabildiğin kadar.
ama bu maçı izledikten sonra, allah biliyor ya, ben yine kendi kendime sordum, ulan bu takım nasıl oldu da dünya ve avrupa 3. sü oldu?
cidden allah'ın son dakika müdehaleleri olmasa bu takımdan bir halt olacağını sanmıyorum.
hakan balta'nın yokluğunda sol bek mevkiinde zortladığımız maçtır. avrupa şampiyonasında da hakan balta'nın sol bekte ne kadar önemli olduğunu anlamıştık bu maçta da.
skor olarak beklediğimden farklı oyun olarak tam beklediğim gibi geçen futbol mücadelesidir. açık konuşmak gerekirse iki takımın aday kadrolarını gördüğümde "bu fildişi bizi dağıtır." diye düşünmüştüm. ancak fildişi sahilleri ikinci yarıda yakaladığı 6-7 net pozistondan sadece birisini gole çevirebildi.
açıkçası millilerimiz futbol adına pek birşey yapmadılar. yani ne organize bir takım var ne de sağlam bir atak. işimiz bireysel yeteneklere kalmış durumda.
bir de şunu gördük ki, fatih hocanın bazı takıntılardan kurtulup acilen yıldıray'a 10 numaralı formayı teslim etmesi ve defansta da gökhan zan yerine toraman'a şans vermesi gerekli. ki mesut özil'in almanya'yı seçmesinin nedenlerinden birisi de yıldıray'ın gördüğü muameledir. ancak fatih terim bunu anlamayacak kadar dar vizyonludur.
sonuç olarak beklediğim gibi bol gollü olmayan ama futbol açısından vasatın üzerindeki maç olmuştur.
çok ilginç bir detay dikkatimi çekmiştir bu akşam. girilen entarilere bakıyorumda türkiyenin 1 - 0 öne geçtiği gol yazılmamış acaba bunu gökhan ünal attığı için mi yazmamıştır pek sevgili kardeş yazarlarım. ne de olsa bu sözlükte bir ts antipatiliği almış başını gidiyor ya oda zoruna gitmiştir bir çok arkadaşımın yazmak istememiştirler diye düşündüm.garip.
fatih terimin güzel güzel işleyen takımın 3 önemli elemanı arda,semih ve tuncayı çıkartarak dehasını yine gösterdiği maçtır.bu değişikliklerden sonra oyununu seyri tamaman değişti adamlar tek saha oynadı ztn...gol er veya geç gelecekti dakka 90da geldi ...
dikkatle izlenmediği ve önemsenmediği gökhan ünal'ın attığı golü kimsenin sözlüğe girmemesinden anlayabildiğimiz maç.
hazırlık maçı nedir? belki kaale alan olmaz ama 12 yıllık cm-fm bilgimden ve futbol izleyişimden anladığım kadarıyla ileriki maçlarda ilk 11 de yer verebileceğin ama ciddi maçlarda denemek istemediğin genç veya yeni oyuncuları takıma monte etme amaçlı maçtır.
bu maçta yeni monte kimdi? bu takımın en çok hata yapan yeri kalesi ve defansı, neden denenmiyor yeni defans adamları? yıllardır gökhan zan'ın hatalarından bıkmadı mı bu takım?
yıllardır kalede bomba gibi ne zaman elde patlayacağı merak edilen volkan! sinan bolat gibi bir adam belçika'da üst seviye takımlar çıktı ve ileriki seneler için daha büyük takımların listesine girmişken neden alınmaz kadroya?
beyefendiler diyorlar ki avrupadaki türkler bizi seçmiyor! sen yıldıray gibi bir adamı kadroya almazsan bu adamlar tabii ki korkar. düşünün almanya'da herkesi şaşırtacak derecede güzel bir sezon geçirmişsiniz ve herkes sizi euro2008'de görmek istiyor ama siz son hafta kadrodan çıkartılıyorsunuz. kimse bu tarz bir duruma düşmek istemez.
malik fathi türk müydü diye sorarsınız sonra! merak ediyorum bu adamlar hiç mi fm oynamıyor lan!
(bkz: perşembenin gelişi çarşambadan bellidir)Bu maç göstermiştir ki, ispanya maçına son derece iyi hazırlanmışız. Yani hazır ve nazır maç gününü beklemekteyiz. (!)
Dünkü maçta takımın çok iyi oynadığını söylemek bir yana, Fildişi Sahillleri takımının olağanüstü kötü oynama çabalarına rağmen galip gelemedi. Hala oyuncu tercihlerinde sıkıntıların olması, takımın iskeletinin tam oturmamış olması gibi sorunlarıdan bahsetmeye gerek yok sanırım.
Bu maçı izleyen ispanya, herhalde kolay bir maç oynayacaklarını düşünmüştürler.
saygısız ve futboldan zerre anlamayan seyircilerin statta olduğunu gördüğümüz maç maalesef. her alanda hava atan izmirlileri görmüş olduk sayelerinde teşekkürler.
hangi dostluk maçında misafir takımın milli marşı ıslıklanır?
