Etkileri hâlâ surmektedir. Abd ve israil'de hükümet düşmüş, sosyalistler iktidara gelmiştir. Nato afganistan'dan çıkmak zorunda kalmış, belçika kral leopold adına kongoya tazminat ödemeyi kabul etmiş, fransa'da bir çok cadde trafiğe kapatılmış, ıngiltere futbolu yasaklamış, tanzanya'da bayraklar yarıya indirilmistir.
Dün 2,60 tan kapanış yapan usd, an itibarıyle 2.6140 seviyesindedır.
Akla hayale sığmayacak hızda gerilemiştir ; 2.6168TL Bütün dünya TL'deki bu inanılmaz değer kazanımı, şaşkın ve kıskanç gözlerle süzmekte, merkez bankamıza ve rte'ye övgü mesajları yağdırmaktadır. Dünden beri tam 28 kuruş geriledi amanın.
AB'nin Alman tahvili almasıyla bizim MB ve RTE'nin birbirine girmesinin ve bunun neticesinde yabancı yatırımcının Türk ekonomisinden korkup kaçmasının ne alakası var allah aşkına biri bana açıklasın.
Rosava'nın ortalıklarda görünmemesinden 13 Martta böyle bir gerileme olmadığı aşikardır.
CB'nin ve MB Başkanının karşılıklı birbirlerini şapır şupur yalayıp dostuz biz çok olumlu sonuçlar çıktı diyerek ekranlar önündeki samimi pozlarını piyasa yememiştir ve şu anda dolar tekrar 2.62'nin ensesinde dolanıyor.
Başbakanın ve diğer bakanların "MB bağımsızdır" diye iki gündür yırtınmalarına, CB'ye sunulan 130 sayfalık prezentasyona, MB'nin dört büyük hamlesine rağmen Hala 2.59'dadır. Tam tamına iki kuruş düşmüş. vay be. Ne spekülatif hareket ya.
döviz endeksinin 100 barajini geçmesi sonucu gelen tepki satışları sonucu dolarda düşüş yaşanmaktadır. 2,59'a gerileyen dolarda, kısa vadede beklenti 2,50. 2,50'ye göre hesabını kitabını yapan iş dünyası da biliyor ki bu seviyeye inmeyecek dolar. Perakende sektörü bu dengesizlik karşısında üzgün bir bekleyişte. Zira, giderlerinin neredeyse 1/5'ini dövizle odedikleri kira olusturmakta. Banane dolardan avrodan, sikimde mi diyen vatandaş, aldığı ayakkabinın, giydigi ceketin fiyatina gelen zammi da sorgulamaz heralde.