maden işçilerinin ölümüne de kader dediler, tersane işçilerinin ölümüne de, barajda çalışan işçilerin ölümüne de... bu nasıl bir kadermiş ki sürekli işçiler ölüyor, ya yanarak, ya toprak altında kalarak, ya boğularak, ya da silikozise yakalanarak... bakanlar, milletvekilleri, başbakanlar hep aynı bahanenin ardına saklandı bugüne dek. işçilerin kaderi ölmek değil, kendilerini hem sömüren hem öldüren kapitalizmi ve onun yardakçılarını tarihin çöplüğüne gömmektir.
kadın ölümleri : bakanlığımız çalışıyor.
kız çocuklarına taciz/ tecavüz : bilinci yerindeydi, zevk aldı.
şehitler : onlar şehit değil, kelle.
tersane kazaları : münferit.
kadın işçilerin minibüste ölmesi : patronun suçu yok. isteyerek öldüler. partimize yapılmış hain bir komplo.
17 ağustos ve diğer depremler : yetmedi mi?