hakkında hiçbir tahminde bulunamadığım maç. 30 sayı fark yersek de şaşırmayacağım, kazanırsak da. öyle dengesiz bir takıma sahibiz ki ne yapacağımız kesinlikle belli değil. tabii bir de litvanya'nın almanya'yı yenmesini bekleyeceğiz bir üst tura çıkmak için. işimiz çok zor.
periyot sonlarında hem hücumda hemde savunma da eksik olmaya devam edersek kazanamayacağımız maç. artık takımımız öğrenmeli işi son 4 dakikaya bırakmamak gerektiğini. bunları yazarken içim burkuluyor ama biz gerçekten böyle bir takımsak vay halimize.
not: hiç bir zaman maçlar da kötümser olmadım, hep son saniyeye kadar ümit ettim dua ettim. ama şu son maçta da artık yenilince nereye kadar gidebiliriz bilmiyorum. (bkz: ağlamak istiyorum sözlük)
bu seneki balımız devam ediyorsa yeneceğimiz ve almanya'nın da yenilmesiyle el çüküyle tur atlayacağımız maçtır. ama çeyrek finali nasıl geçeriz o muamma orada el çükü yok.
teodosic, krstic ve tepic' i az çok da olsa savunmamız halinde ortak olacağımız maçtır. ama ortak olmak yenmek demek olmuyor tabii. iyi savunma yapıyoruz falan tamam da hücumu son iki maçta olduğu gibi hiç yapamayınca da konsantrasyon, dolayısıyla da savunma disiplini bir yerden sonra dağılıyor. 1-0 yenilsek şaşırmam. zor maçtır, ersan hidayet gibi hücum silahlarından ve kenardan gelecek enes' ten faydalanmamız, aynı zamanda kerem ve ender' le oyunu açabilmemiz lazım ama kerem ve ender' in kurabildiği bir oyun hala görmedim.
özetle; litvanya'nın almanya'yı yenmesi , bizim de sırbistan'ı yenmemiz gerekmektedir. tamam litvanya almanya yı yener de, takımımız için aynı şeyi söylemek mümkün değil.
çeyrak finale çıkamasak bile yenmemizi en çok istediğim maçtır. sonuçta rakip sırp gevurları.
ispanya'nın sırbistan'ı neredeyse parkeye yapıştırmasının ardından benim için acabaları artmış maçtır. yani hem yenmemiz için bir umut olmuştur**, hem de sırbistan'ın daha sıkı oynamasından korkutmuştur. malum hala form tutturamadık, baş edemeyebiliriz.
11 eylül 2010 sırbistan türkiye basketbol maçından tam 1 yıl sonra oynanacak olması enteresandır. gerçi sırbistan için ortada bir enteresanlık yok, rahat bir galibiyet alacaklar onlar bugün. fazla fark yemeyiz umarım.
hani derler ya, " bu maç türkiye için kader maçı." işte aynen o maç.
türkiyenin sırbistanı yenmesi o kadar zor ve cabası yine başka bir maçın sonucunu bekleyeceğiz.
yani tanımlanamayacak bir maç bu.
bekleyip göreceğiz.
böyle oynamaya devam ederlerse sırbistana da yenileceğimiz maçtır. ayrıca yensek bile litvanyanın yenmesini bekleyeceğiz. yine başkalarının sayesinde tur atlamak çok ilginç olur. umarım bugün formunda olur hepsi ve tur atlayamasak bile kazanırız.
milli takımımızdan umutlu olmadığım maçtır.bu sefer sırbistana şansımızın tutacağını hiç sanmıyorum.teodosic-krstic ikilisinin otuzdan fazla sayı atacağını düşünüyorum.
görünen köyün uzakta olmadığı maç. yenilgi kaçınılmaz. adamların roportajından anlaşıldığı kadar türkiye ye karşı rocky nin rus rakibi gibi konsantre olmuş durumdalar.
polonya maçından sonra takıma bel altı saldıran güruhun ispanya bozgunuyla apıştıklarını hatırlarsak, yenilgi çığırtkanlığı yapanlara hiç de şaşırmadığım maç.
sırplara karşı tek avantajımızın savunmamız olduğu maçtır. o da son almanya maçındaki gibi olursa sıçtık zaten. sırbistan'ın da son şansı. onlar da maçı en az bizim kadar isteyecekler ve teodosic bu maçta muhtemelen sazı eline alacaktır.
önceki turnuvalardaki sırbistan'a göre savunması daha kötü bir sırbistan var. teodosic'in formuyla alakalı olarak da hücüm konusunda da iyi veya kötü olabiliyorlar. bizse sadece savunmada iyi olabiliyoruz, hücümda hiç ritm yakalayamıyoruz. eğer olağanüstü savunma yapabilirsek bu maçı kazanabiliriz. bir de teodosic iyi gününde olursa onlar hep doğru hücüm edip işimizi çok zorlaştıracaklardır. kilit eşleşme ise kesinlikle krstic-ömer aşık eşleşmesi olacaktır. son olarak da umarım koyarız.