dönemin kurt siyasilerini bir araya getiren, kimsenin birbirine hakaret etmediği ve tam bir demokrasi havasında geçen tee 1991 yılında yapılmış oturumdur.
kısaca; ecevit tam bir beyefendi tam bir adam, erbakan'ın kapitalizm eleştirisi ve hoş faiz lobisine göndermeleri zamanın ötesinde, demirel bildiğimiz gibi demagoji ustası, perinçek'in çıkışları da çok naif ve yerinde...
şimdiki zamanda böyle bir şeyler göremezsiniz televizyonda izleyin efendim izlettirin, buyrun;
doğu perinçek'in ayar üstüne ayar verdiği, gayet medeni bir üslupla gerçekleşmiş açık oturumdur. şimdi böyle bir tarışma ortamını asla sağlayamazsınız. bakıyorumda rahmetli erbakan'ın kapitalizm eleştirileri ne kadar garip? milli görüşçü talebeler perinçek'in erbakan'a dediği gibi iktidara geldikten sonra kapitalizmin dibine vurmuş durumdalar.
özlediğimiz seviyeli siyaset yıllarında gerçekleşen açık oturumdur. erbakan'ı , ecevit'i , demirel'i , erdal inönüsü , mesut yılmaz'ı , doğu perinçek'i aynı ortamda , karşıt düşüncelerle , tatlı sert laf sokmalarla bir demokrasi şöleni gerçekleştirmişlerdir.
son 15 yılda görmeye hasret kaldığımız görüntüler. şimdiki liderler ulaşılmazlık büyüklük imajı yaratmaya mı çalışıyorlar nedir. karşılıklı entellektüel muhabbet hiç yok.. hep akp nin yüzünden..
özgüven ve halka, millete olan saygının yansımasıydı o açık oturumlar. bugün millet diye meydanlarda bağırıp sesi çatallaşan yalancıları görüyoruz. oysa yaşımız yetiyor ve biz o açık oturumları da izlemiştik bu ülkede. dedim ya bugün meydanlarda dilinden milleti düşürmeyen soytarılar siyasi rakipleriyle bağımsız bir kanalda dahi karşı karşıya gelemiyorlar.
riyakarlar, yalancılar, meydanlarda milletin gözünün içine baka baka yalan söylüyorlar. utanmadan, çekinmeden. insanda biraz ar olur, namus olur, şeref olur. bu kadar ayan beyan yalan söylenmez. söylenmemeli.
bugün yaşı 30-35'i aşmış olan yazarlar grubu adına haddim olmayarak şunu söyleyebilirim. biz o açık oturumlarda milletin karşısında televizyona çıkıp açık açık konuşan birbirleriyle saygı çerçevesinde iletişim kuran siyasi parti liderlerini yerin dibine sokardık. vay amk...
ülkenin geldiği noktaya bak.
sade bir vatandaş olarak şunu istiyorum tüm imkansızlığını bilmeme rağmen. başçalan, davutoğlu, kılıçdaroğlu, doğu perinçek, selahattin demirtaş, devlet bahçeli, mustafa kamalak; çıksınlar bir televizyon kanalına bir açık oturum yapsınlar.
mümkün mü? değil. neden değil? çünkü bu isimlerin belki hepsi gelir de malum 2 kişi gelmez. gelemez. o yürek ister. o yürek de o iki kişide yok.
onur, gurur önemli kavramlar. makam ve mevki için satılmamalı, bu kadar ayağa düşürülmemeli.
çok özledik o açık oturumları.
en önemli nüans da şu. bu millet koyun değil, türk insanı aptal da değil. sadece çok fazla sabırlı. ama sabır taşı denen şey de çatlar en nihayetinde. değil mi?
erbakan hoca hepsini muma çevirmiştir. hiç itü'yü kırılamayan bir rekorla bitirenle diğerleri bir olur mu? kendi siyaset ilkesini koymuş bir adamla, diğerleri bir olur mu?
doğu perinçek mahallenin aykırı serserisi zaten erbakan hocaya çatıyor en çok aptal herif, mesut yılmaz hollywood jönü, demirel zaten masonun teki erbakan hocayı kovmuştu adalet partisinden islamcı diye, ecevit pusmuş oraya çakma kıbrıs fatihi, erdal inönü babasından belli zaten zamanında yaptıklarıda ortada.
liderlerin birbirine duydukları saygı günümüz türkiyesine çok uzaktır.
necmettin erbakan'ın mesut yılmaz'a "sayın mesut yılmaz" deyişi ile başlıyor saygı silsilesi. hepsi konuşuyor, hepsi birbirini dinliyor. kimse kimsenin konuşmasını bölmüyor...
o dönemin türk siyasetinin nasıl bir olgunlukta olduğunu gösteren oturumdur. ah ulan bide özal suikaste uğramasaydı bugün çok güçlü bir türkiyede yaşayacaktık. ama şimdi uğraştığımız şeylere bak..
Şimdilerde aşağıladığınız o eski! Turkiye'den kalma anılardır. Benim gibi orta yaş ve üzeri pek çok insan o günleri hatırlar. Hem bu açık oturumları hem de aşağıda görseli olan komedi programını çok iyi hatırlıyoruz. Parodi altında onca eleştirilen liderlerden kimse kalkıpta yasaklatmamıştır plastip show'u.