içki içme alışkanlığı olan musluman bunyenin, kutsal sayılan bir ayda içmeyerek cennete gideceğini düşünmesi doğrulutusunda gelişen mantıktır. madem islama aykırı 11 ay neden icilmektedir de bir icilmez anlaşılamamaktadır. ayrıca içki içip domuz eti yemeyen akıllara ziyan bir kesim daha vardır.
alkol alan ama "30 ramazan 4 kandil" de içmeyen, böyle bir alışkanlık geliştirlmiş insan hareketidir. oruç tutmuyodur ama insanlar ibadet ederken içki içmek vicdan azabı yapıyordur, olabilir. sana ne arkadaş sen içiyorsan iç afiyet olsundur hatta bilemedim.
içki içen birinin sadece ramazanda içmemesi onun en azından dine olan saygısından kaynaklanır. saygıdan yoksun olan insanlar ise sadece ramazanda içmek gibi başlıklar açarlar işte. yoksun beyinler... boş...
o 1 ayın en mübarek ay olduğunu, hatta o 1 ayda 1000 geceden daha hayırlı bir kadir gecesi olduğunu düşündüğümüzde gayet mantıklı bir eylemdir. belki 1 ay hiç içki içmemesi onun o 1 aydan sonra da içmemesine vesile olacaktır, nerden bilebilirsin? ha zaten inançsızsan boşuna konuşmayalım genç. sen iç, sıç, istediğin boku ye. anlayamadığın bir inanç mevzusu için beynini zorlama.
bunu yapan, bide gelip oruç tutmuyorsun diye dokundurma da yapar.
o zaman adam öldürelim, hırsızlık yapalım, o mübarek 1 ayda da allahım bizi affet diye yalvaralım, içki içmeyelim, ramazan bittiği gün içki masasında alalım soluğu. gülerler adama.
ayrıca benimde yaptığım eylem. belki ben böyle rahat ediyorum, belki hastalıklı bir din anlayışım var. ee kendimden başka kime zararım var, kimi kandırıyorum. kimseyi. o halde size lan sikimsonik özgürlükcüler?
nuayman'ı bilir misiniz? nuayman (ra) bir sahabidir. ashaptandır. öyle tatlı bir adammış ki, rasulullah onu her gördüğünde tebessüm edermiş. nuayman ashabın yanına girdiğinde tüm ashap kendisine bakıp gülermiş, o bir şey yapmasa dahi. aynı zamanda çok şakacı imiş, sürekli şakalar yapar, komik durumlara düşer; tüm ashabı kızdırırmış. hatta bir defasında sahabelerden birisini köle diye satmış, hz. ali ve beraberinde giden bir grup sahabi kurtarabilmiş onu. kör bir adam kendisini tuvalete götürmesini istediğinde, gitmiş camiye götürmüş, orada bevletmesini izlemiş; sonra adam 'beni buraya biri getirdi kimdi o?' diye sorduğunda ashap 'nuayman' demiş, adam da elinde sopasıyla nuayman'ı aramaya başlamış. o sırada camiye gelen hz. osman namaza durmuş. bunu gören nuayman bevlettirdiği adama gidip, 'seni nuayman'a götüreyim' dedikten sonra, 'aha nuayman' diyerek o sırada namaz kılan hz. osman'ın yanına getirmiş, adam da 'al sana' diye elindeki sopayı indirmiş hz. osman'ın kafasına. bizim nuayman şen şakrak tabii, kaçmış gitmiş.
böyle bir adammış nuayman. ama bir zaafı daha varmış. son derece içkiye düşkünmüş. o kadar çok had cezası vuruluyormuş ki, her tarafı şişmesine rağmen bir türlü uslanmıyormuş. hatta bir ara hz. ömer, rasulullah'a gidip demiş ki, ''şu herif uslanmayacak. izin ver de kafasını keseyim şunun!'' hz. ömer bu, der... rasulullah ona ne demiş biliyor musunuz? aynen şöyle:
''ya ömer! katiyyen olmaz. çünkü şahidim ki, nuayman allah'ı ve rasulünü sevmektedir!''
içki içmek veya içmemek, ramazanda içmek veya içmemek asla bir iman ölçüsü değildir, allah'ı sevme ya da sevmeme metresi de değildir. mühim olan itikadı sağlam tutmak. 'bu haram ama dayanamıyorum işte, bu farz ama yapamıyorum işte' deyip samimi olan kişi, allah'ın rahmetiyle kurtulabilir, inanın. zira işin takva boyutu farklıdır.