lise bitirilmiş üniversite hayatı başlamıştır. artık hayat daha özgürdür. saçlar uzatılır. küpeler takılır. uzun saç artık gencimiz için vazgeçilmez olmuştur. okul biter yüksek lisans iş hayatı falan saçlar hep kendi iledir. her gün devamlı yıkanır bakılır krem sürülür bir telinin kopması bile gencimizi tarifsiz acılara sevkeder. ama beklene gün gelecektir. o saç s.s kesilecektir. sadece altı ay için. ey genelkurmay ,ey milli güvenlik komitesi, ey tabur komutanı, ey manga başı, ey koğuş sorumlusu allah aşkına askere alın ama kesmeyin gencimizin saçını.
(bkz: kız olmanın dayanılmaz hafifliği)
neye benzediği belli olmayan kişilerin insana benzetilme olayıdır. Saçı sakalı birbirine girmiş adamların traştan sonra insana benzediğini gördüğünüz olaydır.
kendini kabak gibi hissetmene vesile olabilecek eylemdir. teslim olmadan önce kendini acayip hissedebilir insan. sokaklarda saçları uzun insanları görüp gıpta ile bakabilirsiniz. yalnız teslim olduktan sonra oradaki herkesin sizin gibi olduğunu görünce rahatlarsınız. zaten oraya gittikten sonra saçını başını düşünecek durmunuz olmuyor.
asırlara meydan okuyan askerlik, bir tutam şaça karşı. şimdi bir saç teli, günde yaklasik olarak 0.3 mm, ayda 1 cm, yilda 12 cm uzar.bu da 144 cm eder. bu nasıl bir erkek dir ki? 144 cm şaç ile gezebiliyor sözlük? lakin ben hiç rastlamadım 144 cm saç ile gezen bir erkeğe. hatta kıza bile rastlamadım ki onlar askere gitmiyorlar.
askerliğin varlığının teorik olarak sorgulanması ile sonuçlanacak durumdur. askerliğin büyük ihitimal gereksizliğine inanılacaktır. ama askerlik gereklidir.