ileri zekalı hükumetin 10 senedir hes'ler ile özellikle de doğu karadeniz'i delik deşik ettiği günümüzde, çevre ve şehircilik bakanı erdoğan bayraktar'ın bahsini ettiği hes'lerdir.
konuşma metni şöyledir:
''Nükleer santral olmadan bu işin altından kalkamayız. HESlerle de olmaz. HESlerle ufak dereleri mahvediyoruz. 10 megavattan az enerji üretecek HESlere kesinlikle izin vermeyeceğiz. Bundan sonra bunun hesabını sorarsınız.''
şimdi bu konuşmanın çevirisi şöyledir.
biz bugüne kadar bazı derelerin, af edersiniz çok sinirliyim, amına koyduk.
ihalelere yandaşları koydurduk. derelerin suyuna çöktük. vadileri yok ettik. insanları yaşam alanlarından alı koyduk.
biz bunları yaptık ama artık 10 megavattan az enerji üretme potansiyeli olan derelere bundan sonra el sürmeyeceğiz...
derelere hiç el sürmemeniz lazım da hadi diyelim 10 megavattan az enerji üretecek olan derelere dokunmadınız.
peki ya bugüne kadar dokunduğunuz, berbat ettiğiniz dereler, vadiler ne olacak ?
onların hesabını kim verecek ?
aklıma çok fena sözler geliyor.
şuan buraya yazamayacak derecede fena sözler.
en açığı şudur ki, allah belanızı versin.
hepsinin hesabı sorulacak.
tek, tek...
vadi, vadi...
dere, dere...
erdoğan bayraktar oflu.
tayyip erdoğan rizeli.
ya insan, her şeyi geçtim kendi memleketine yapar mı bu ayıbı ?
işin içinde rant, koltuk, para, varsa gözleri kendinden olanları bile görmez bunların.
yazıklar olsun size.
bir vadi, bir dere, bir hes örneği gösteriyorum size. erdoğan bayraktar'ın 10 megavattan az enerji üretme potansiyeli olan derelere dokunmayacağız söyleminden yaklaşık 3 sene önce tamamlanan ve 5 megavatlık kurulu güce sahip bir hidroelektrik santrali!
