altı senedir matematik dersi görmememe, üstüne üstlük türkçeci, edebiyatçı olmama rağmen sayısalda zorlanmayıp sözelde zorlandığım sınavdır. o sıkıcı ve uzun paragraf sorularını hazırlarken eminim zevkten dört köşe olmuşlardır.
mal bir sınavdı. matematikte bir şey yoktu ama türkçe kısmı özellikle kastırılmış gibiydi. az buz değil 6 kişi var, 8 çeşit de mecmua var. kim dergi almış, kim gazete almış, kim kitap vermiş, kim broşürü rulo yapmış bilmem ne. bu kadar da beyinsiz işi soru sorma politikası olur mu la. çok çalışmakla alakâlı bir şey değil bu. bilgisayar gibi bir sürü olasılığı if then else girisi gibi bir dakikada (?) düşünüp cevabı bulucan, işaretliycen, eşşeğin siki...evet sinirliyim. neyse otobüs beklerkene bebenin teki ağzını doldura doldura "matematikte 50 boşum var amua goim" dedi de rahatladım.
o değil de msn başında milletle mal mal oturup oynadığım mayın tarlalarının elbet bir gün işe yarayacağını biliyordum.
mayın tarlası oyununu matematik sorusu olarak sordukları sınav. ayrıca diğer sınavlara göre süre sorununun daha fazla olduğu bir sınavdı. benim bu sınava saygım yok. ortaokul sorularını yığmışlar önüne ayıkla diye. yaparsam öğretmen olacakmışım, akademisyen olacakmışım...
gözetmen olarak katıldığım sınavdır kendileri. daha sonradan çözmek amacım olduğundan soru kitapçığındaki soruların bir tanesine bile bakmadım hala da bilmemekteyim. ancak sınavdaki paragrafların uzunluğunu çözenlerin elindeki kitapçıklardan gördüğüm kadar yüzlerindeki ifadeden de anladım.
sınavın bitmesine beş dakika kaldığının uyarısını yaptıktan sonra sıralar arasında dolanırken sınavdakilerin bir çoğunun sözel bölümün daha yarısında olduğunu gördüm. herkes yetiştirmekte çok zorlandı sınav sorularını ayrıca sınav süresince ve son on beş dakika itibariyle zamanı yetiştirme telaşına kapılmış insanların surat ifadeleri görülünce insan bir gıcık oluyor eğitim sistemine, saçmalıklara.
özellikle sayısal 2 umduğumdan daha çerezdi de bir sayısalcı olarak sözel bölüm sorularını çok rahat yaparken bu sınavda ters köşe oldum.upuzun paragraflar,mantık sorularının mantıksızlığı,çok uğraştırdı ve son 5 sözel sorusunu okuyamama sebep oldu.soruları hazırlayan zat-ı muhteremleri alınlarından öpüyorum.
bir an kendimi sözlükte iyi türkçe kullanılarak yazılmış entryler okuyorum sandım. okudum, daldım, daldım daldım çıktım : ) beni benden alan entry ler gördükçe şukela veresim geldi. yanına : ) işaretinden koydum geçtim. su içtim. (bkz: çorplamayla) hayata dönüp bu soruları cem yılmazla birlikte hazırladıklarına kanaat getirdim. sınav giriş belgemizi aldıkları için çok üzüldüm. fotoğrafta çok haşin ve gaddar fransız ajanları gibi çıkmıştım neticede! sayısal bölüme göz atmadan çözmeye başladığım için kendimi yarım beyinli balığın can dostu tam beyinli ama lider vasfına sahip olamayan balık gibi hissettim. moralim gene bozuldu. oysaki elmas bulmaca soruları ne kadar da ciciydi. ay canım ya sevesim geldi doğrusu. bu ne alaseversen. çocuk mu kandırıyorsun yahu? peki ya takeşhi kitano ya ne demeli?
yüksek not alırsam söylerim ama düşük alırsam hiç lafını yapmam. haberiniz olsun.
belirli bi süre entry girmeme kararımı bana bozdurtan sınav...
lan olm bu ne lan? insan okuyacak olm bu soruları. ona göre hazırlayın mnskym.
55 alırsam öpüp başıma koyarım valla. ama ne yalan söyleyeyim sayısal harbiden kolaydı. (özellikle sayısal 2)zaman yetmedi doğru düzgün bakamadık tabi. hıyarlık edip aptal gibi sözelden başladım. bundan sonra gireceklere tavsiyem sayısalınız kötü olsa bile gene sayısaldan başlayın. sözel inanılmaz zaman kaybettiriyor insana. sayısala bi saat ayırın sağlam kafayla. en aşağı 35 net çıkartırsınız.(1 saat için konuşuyorum) sonra da kalan zamanı sözele ayırırsınız. en azından 70 garanti olur.
bildiğin kafa siken sınavdır. sözel kısım efsaneydi. bir de çorplamak diye bir şey icat etmişler, çarpmayla toplamanın karışımı bir işlem. akıllara zarardı valla.
ilginç soru tipleriyle tanıştıran,sınav esnasında defalarca kez gülmeme ve tepki almama neden olan sınavdır.özellikle sözel kısmını hazırlayan zatın tek bir komisyon üyesi olduğunun alalade aşikar olması, beni ziyadesiyle rahatsız etmiştir.nedir bu arkadaş paragrafta göz önüne çıkan kelimeler leit-motiv gibi ha bire döndürülmüştü...bilim insanı,yok efenim tahmin olunasıdır vs...la havle.
80 tane sayısal soru çözmüşsün, çorplamayla, mayın tarlalarıyla, bir evin adresin doğrulanmasına kafanı yormuşsun. ardından geçtik sözele. yarım beyinli balıklar, yarım sütün uzunluğunda paragraflar. otobüsler peronlara girmiyor mızıkçılık yapıyor. ankara otobüsleri yanyana yanaşmadan duramıyor, istanbullular kavgalı hepsi ayrı diziliyor. böyle maceralarla 77 tane de sözel soruyu işaretlemişsin. ama o son soru mahvetti beni. elemanlar öykü kitabı, şiir kitabı, yemek kitabı falan alıyorlar. bu soru buraya konmaz kardeşim. kafa bir dünya dolmuş zaten. 10 dakikamı yedi kim d&r'dan kim ne almış keşfedicem diye.
genel anlamda kolay bir sınavdı. okuduğunu anlayabilen bir kişi sözel ve sayısaldan rahat 70 er doğru çıkartmıştır. geçmişler olsun herkese.
türkçedeki uzun paragraflar ve kısmen saçma, kısmen de yanlış olan sorularla zorlayan sınav olmuştur. sayısalı hatasız yapmış olmayı umuyorum. aksi takdirde sıçanzi.
lise de tm bölümünde, lisansta ise hukuk bölümünde olmama rağmen sözel soruları karşısında verilecek tek tepki "bööörrrrgggghh" şeklindeydi. onlar nasıl paragraflardı a.q. neyi, nasıl ölçüyor bu ösym anlayamadım!
yüzlerce sayfa hukuk kitapları arasında bile beynim bu kadar s.kilmemişti. balıklar, yapışkan ayaklar, izmir, istanbul, ayşe, fatma, hayriye... okuduğunu anlamak mı? bi gidin yaa..
o kadar süre de türkçe bilgimi nasıl da ölçtün ösym, yürekten tebrik ediyorum!
öss'den zor mu kolay mı kestiremediğim sınavdır. sayfayı tamamen işgal eden paragraflarıyla, ilginç konuları ihtiva edişiyle beni benden alan sözel bölüm ile kpss ayarında sayısal bölüm sorularını "hadi 3 saatiniz var sıkıysa bitir" diyen bir sınavdı. geçmiş olsun.
bilim adamlarının balıkların sürü halinde dolaşmasının nedeni üzerine yaptıkları araştırmayla ilgili soruya güldüğüm sınavdır. soru ile ilgili paragraf şu şekildedir:
bir grup bilim adamı sürü halinde dolaşan bir balık türü için, bunların neden sürü halinde dolaştıklarının sebepleri üzerine bir araştırma yapmaktadır. araştırma için sürü içerisinden rastgele bir balık alınıp laboratuar ortamında beyni açılarak, sürüyle birlikte dolaşmasını sağlayan hücreler alındıktan sonra tekrar doğal ortamına bırakılıyor. yapılan gözlem sonucunda bu yarım akıllı balığın sürüden ayrı kendi başına dolaştığı görülmüştür. gözlemin devam etmesi üzerine ilerleyen süreçte diğer balıkların kendileriyle birlikte dolaşmayan bu yarım akıllı balığı takip ettikleri görülmüştür.
bu parağraftan aşağıdaki sonuçlardan hangisine varılır.
yarım akıllı balık deyimi çok düşünülmüş heralde *
insanların neden ales için,
"kasım dönemde girmeyi tercih edin." dediklerini daha bir iyi anladığım sınav. Yine diğer döneme göre çok kişi girmesi de cabası.
Sınava ikinci girişim olduğu için sayfanın yarısını kaplayan paragraflara, şıklarından çelişki fışkıran sorulara, süreyi fena halde harcayan mantık sorularına aşinayım. ama yine de, bu sınav için "höh" demekten kendimi alamayacağım.
kitapçığımda sözel kısmın en sonuna itinayla yerleştirdikleri, ankara, izmir ve istanbul otobüslerinin belirli kurallarla perona yanaştıracak sorunun çözümüne ulaştığımda kendimi şanslı addedeceğim.
ayrıca ösym'ye de beni evime onlarca kilometre uzaklıkta, adını sanını duymadığım bir okula verdiği için bir kez daha nefret duymaktayım.
eski les mağduru olan bendeniz "iyi bari bu sefer süre birleşik les'te değildi yetiştiremiyorduk" diyerek gazla girdim sınava. bu sefer sözeli önce yapayım, sayısala rahat girerim dedim, sözelde en son ayşe, fatma ,naciye sorusunu boş bıraktım.
ama kafama sıçayım, sayısal 2 tamamen güzel, ancak sayısal 1 felaket ötesi, yine zaman yetmiyor arkadaş...
not: bir de sınav giriş kağıdında "lütfen sınava cep telefonu getirmeyiniz" yazmasına rağmen, insanların neden hala sınava cep telefonu getirme konusunda ısrar ettiklerini anlamıyorum. işin diğer tarafı, cep telefonu getirip de benden yüksek puan alan biri olursa onu ösym'ye şikayet edeceğim.
mardin'in kültürel mirasına da, gekkoların yapışkan ayaklarına da, kutular içinde elmas koyana da, ben mi koydum ne bana soruyorsun....
bu sınavdan alınacak ders şudur: anal sex sağlığa zararlıdır....
golya kuşları, ABD'deki kral kelebekleri, troia, antakya mozaikleri vs vs vs hakkında ansiklopedik bilgileri dayayan sınav olmuştur.
özet gecin hacı ya.
yahu çüş dedirten sorulara denk geldim.. 1 soru muhtemelen 13-14 satır. adamlar bil etekrar yazmaya üşenmiş ve 61-62-63 uncu sorular bu paragrafa göre demişken bize nasıl okutturuyolar bu soruları ibneler. boyle bilgi degil sadece hız ölçülür. kafam allak bullak oldu.