muhtemelen dalgınlığına gelmiş veya kimseyi umursamaz iplerden biridir. milletin binlerce derdi var askerliğinde yapmış orada çok esas duruşta durduğu için o gün durmamış da olabilir..
senede bir sefer siren sesini duyunca ayakta dikilmekle saygı olmaz. önemli olan mustafa kemal'in fikriyatına saygı duymak ve ona sahip çıkmaktır. onun ilkelerini benimsemek, fikir ve düşüncelerini yaşatmaktır. zira, gösterişle değil, icraatle uğraşsaydık bugün kendisine bu kadar saygısızlık yapılamazdı.
10 Kasımda, 29 ekimde, 19 mayısta saygı duruşunda durmaktan başka hiçbir işe yaramayan ve hiçbir politik konuyla işi olmayan, hatta kendi düşünemediklerinin bile ne olduğunu bilmeyen moronlardan daha saygılı bir kişilik olma olasılığı yüksektir.
Bu adamin bize verdigi ilhamdan oturu odullendirilmesi lazim. Her sene bir dakika, 100 senede 100 dakika eder. Bu 100 sene icinde Ortalama nufusta diyelim ki 40 milyon, yani 100 senede tahminen 4 milyar dakika harabe olacak. 4 milyar dakikayi altmis ile bolup, kac saat kaybettigimizi de siz hesaplayin. Sizin peygamberiniz bile bunu istemezdi.
Saygının dikilmekle olmayacağını asıl saygının ve sevginin Atatürk'ün kurduğu cumhuriyeti, ilke ve inkilaplarını koruyarak yapılacağını düşünen insandır.
kuralları, otoriteyi, sistemi ve durmadan dayatılan her boktan şeyi kabul etmeyen insandır. bu başlığı görünce kendi zeka seviyemle tekrar gurur duydum. adamlar halen neyi tartışıyor, neyi sorun ediyor, ne için üzülüyor. vay be.
durmadıgım ıcın kemalıst bunyelerce saygısız ılan edıldıgım tespıtımsı.
bu 10 kasımda da oldugum yerde durmadım dıye sokakta bır bayan tarfından sözlü taciz edildim.size degmez yazıklar olsun cehalet bu tarzı birşeyler mırıldandı, yüzüne baktım acı acı güldüm.
saygı nedır? sıren seslerı eslıgınde hareketsızce durmak mıdır? degıldır hareketsızce durmak sadece bır rıtueldır ve ben bunu yerıne getırmıyorum getirmeyeceğim. birileri mahalle baskısı ile bunu hala yasatmaya calısmanın gayretınde ,insanoglu cag atlarken bizim hala böyle ritüellere takılıp kalmamız ne tuhaf.
kim bilir belkide birileri sürü psikolojisi ile hareket eden nesilden çok memnundur.
misal bir büyüğümüz odaya girdiği zaman şöyle bir toparlanırız değil mi? bu bir saygı göstergesidir. ne kadar "ben saygılıyım çok hürmet ederim" desen de toparlanmadın mı bu söylemden öteye geçemez. Bu da onun gibi bir şeydir. zaten saygı duruşlarının başında "atatürk ve silah arkadaşlarının yüce anısına" ibaresi geçer. Bakınız burası çok önemli çünkü sadece bir kişiye değil binlerce kişiye saydı duruşunda bulunuyoruz. şimdi bir düşünün... memleketin toprağı parsel parsel parsellenmiş düşmana peşkeş çekilmişken bir vatan evladı çıkıp, milleti örgütleyip, varıyla yoğuyla direniş gösteriyor. aç mı, üşümüş mü, özlemiş mi, özlenmiş mi, şöyle bir ayaklarını uzatıp dinlenebilmiş mi soran ve bilen yok. ve bunları yaparken parası pulu bile yok. hiç görmediniz mi kocatepe sırtlarında kar üstünde uzanırken çekilmiş fotoğrafını.
şimdi soru şu: çok mu zorunuza gidiyor tüm bunları başarabilmiş bir öndere saygı duruşunda bulunabilmek?