haber yapanlara mı gülsek?
olayın vahametine mi?
neyzen tevfik'le alakası olmayan bir şiirle vekile şerefsiz diye yüklenenlere mi?
nereye gülsek?
neremizle gülsek?
nasıl gülsek?
sandalyeden düşene kadar gülsek?
"kemalizm ilerlemeden çok gerilemeye tekabül eder" diyordu atilla yayla.
işte bu yüzden diyor örnek isterseniz.
10 kasımda sozlukteki yazarların büyük bir kısmının 24 saat boyunca ağladığını anladığım başlıktır, zira yemek bile yememişlerdir, yuzlerinde de en ufak bir gülümseme dahi görülmemiştir galiba bu şahısların 10 kasımda, bravo der ağlamak istiyorum bende diye eklerim. vaybe diyim hatta bide.
ataturk'un kurdugu cumhuriyetin bekcisi sayilacak maalesef milletvekili olmus birinin yapabilecegi davranis.. en mutlu gununu, turk milleti icin en mutsuz gune isabet ettirmesi yattigi yerde kemikleri sizlatasidir. oturdugu koltugu, yedigi ekmegi, babasinin kim oldugunu bilmeyi ataturk'e borclu olan, ornek teskil edecegi yerde ibret teskil eden bagnaz zihniyetin cocugudur. ya da baska bi seyin..
kendisi, bugün bir yakının ölüm günü olsa, yine de bu düğün olayına girişecek midir acaba...tabi ki hayır.
o mecliste oturabiliryorsa, Atatürk ve aynı ateşi yüreklerinde yaşatanlar sayesindedir; yaptığı hareket bu farkındalığa
sahip olmadığının bir göstergesidir.
Bunu düsünmek zorunluluğundadır, o koltukta oturduğu süre boyunca...
--spoiler--
Taşçı ise düğünü 10 Kasım'da yapmalarının nedenini şöyle anlattı: "ilk neden, 11 Kasım'daki AKP kongresi. Ayrıca oğlum ve gelinimle konuştum. Engin kültürümüzde Mevlana'nın ölüm günü Şeb-i Arus günü olarak belirtiliyor. Yani büyük buluşmanın yaşandığı gün. Bugünün ayrı bir önem taşıdığı ve çocuklarımın Atatürk'ü hiç unutmamaları için bugünü belirledim."
--spoiler--
atatürk'ü unutmamaları için bugünü seçmiş. ne kadar da düşünceliymiş, maşallah.
Atatürk'ün ölüm yıldönümü siz hala sözlükte entry giriyorsunuz. yazık yazık gidin yas tutun. * 10 Kasım'ın da diğer günlerden bir farkı yoktur sayın yazar dostlarım. düğün de yapar, cemiyet de yapar isterse zil takar oynar. kimse aa Atatürk'ün ölüm yıldönümü bu böyle olamaz yanlış diyemez. Peygamber efendimiz'in * ölüm yıldönümünde içenleri, düğün yapanları, eğlenenleri kınayalım o zaman. bu iş inanç meselesi görüş meselesi. demokratik bir ülkede yaşıyoruz ama sözde demokratik. Assak mı ? kessek mi ?
Sen rahat uyu atam sözde atatürkçüler, sözde demokratikler izinde. Allah Gani gani rahmet eylesin. Mekanın cennet olsun.
Çok fazla abartılacak bir olay olmamasına rağmen bunu yapan kişinin dini eğilime yakın bir partiden çıkması insanları doğal tepkilerine neden oluyor bence.Aynı eğilimde olan bir duvar takvimi de 10 Kasım'ı Hayvanseverler Günü olarak işaretlemişti. belki bu bilgi doğrudur ama aynı zamanda bu bir tepkidir de."Sizin ata'nız bizim Atamız değil"dir deyişidir bu.Milletvekilinin hareketi de aynı aymazlıkla incelenebilir.O koltuğa oturan birinin bu eyleminin ilgi çekmeyeceğini düşünecek kadar kafasının çalışmadığına inanmıyorum.Hatta bunun haberini bile basına kendisi verdirtmiştir. Bu saygısızlık olarak değerlendirilse bile Atatürk'e bir zarar verebileceğini sanmıyorum.Kaldı ki bu tip düşünen insanların oldukça zavallı çareler olarak görülebilecek bu yollara başvurmasına acıyarak bakıyorum. Genel anlamda 10 Kasım'ın diğer günlerden hiç bir farkının olmadığına bir çok arkadaş gibi bende katılıyorum.Ama bunu yapan bir iktidar milletvekili olunca ve üstelik hangi kesime yakın olduğu da bilinince işin rengi biraz değişiyor.Su berraklığına kavuşuyor ve karşımızda bulunan zihniyet bir anlamda vücut buluyor bu milletvekili ile.
Bunun yanı sıra ölümünden 70 küsur yıl sonra Mustafa Kemal'in ölüm yıldönümünde "Vay efendim bu günde nasıl düğün olur" diye üzüleceğimize 70 küsur yıl sonra bizlere emanet edilen yurdun haline üzülmemiz daha mantıklı olmaz mı? Mustafa Kemal'in ekranlarımıza da zaman zaman yansıyan "Türk Milleti çalışkandır" diye haykırdığı halini aklıma getirdikçe çok daha fazla acı çekiyorum inanın.Nerede o Türk Milleti? başkasının hayatını almak pahasına da olsa gasp,tecavüz,kapkaç,rüşvet,dolandırıcılık sarıp sarmalamış her bir tarafı.Eğer yaşasaydı o kendi anısını pas geçen milletvekilinden ziyade bizlere kızardı,her şeyi bu hale gelesiniz diye mi yaptık diyerek.
Son olarak asıl suçlu sesini yükseltmekten korkan bizleriz.10 Kasım'da düğün yapan milletvwekiline de duvar takvimi de"Hayvanseverler günü" olarak işaretleyen zihniyete bu cesareti veren bizim tepkisizliğimiz. Bu bile yarın, en geç öbürgün unutulacak...
Uyan artık Aziz Türk Milleti....!
ilk bakışta 10 kasımda düğün yapan x kişisinden farkı olmamasına karsın, konumu itibari ile türlü anti demokratik eleştirilere maruz kalacak olan milletvekilidir.
(bkz: başka gün mü bulamadın)
sol framede gözeme çarpan haber, 2 gun önce haber sitelerinde görüp başlık açmak için düşündüğüm daha sonra polemik çıkacağını düşünerek vazğeçtiğim başlık, sonuçta hayat devam ediyor kim ne yaparsa yapsın biz bazı şeylerin değerini bilip savunuyorsak, ileriye taşımak istiyorsak zamanı geldiğinde bu gün kü gibi üzülüyorsak rahmetle anıyorsak bu bize yeter bizi bir arada tutar kısacası biz bize yeteriz.
tabii ki hayat devam etmektedir, tabii ki herkes 9 kasımda ne yapıyorsa 10 kasımda da onu yapabilir. ama milleti temsil eden, mecliste yer alan ve her hareketi, sözü ve davranışı ile topluma bir mesaj verebilecek bir pozisyona sahip bir bireyin 10 kasımda alacağı bir kararın sokakta yürüyen normal bir vatandaşın alacağı karardan bir farkı olmalıdır ve vardır da. bu sebepten; aman putlaştırdınız, aman sanki hayat duruyor mu bu tarihte, ne olacak düğün yapsa sanki sen gülmüyor musun hiç o günde, gibi laflar yersiz olmaktadır. sen milletin temsilcisi, sen milletvekili isen, istesen istemesen de bazı şeyleri yaparken topluma vereceğin mesajlara dikkat etmelisin. yoksa istersen 10 kasımda düğün yap, istersen 29 ekimde boşanma davanı başlat, umurumda değil. kimse kimsenin eğlencesinde, düğününde, gülüşünde, kahkahasında değildir; zaten olamaz da. ulu önder atatürk'ün temellerini attığı bu ülkede demokrasi ve özgürlük denilen olgular burada başlar. herkesin kendi çerçevesinde istediği kararı alma ve uygulama hakkı vardır, milletvekilinin de. ama bu toplum önünde iken, onun gerektirdiği şekilde davranmak sorumluluğuna sahip olmalıdır bir milletvekili.
açıkçası ben bu harekete sevindim. Ama neden? Şu önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi, akp liler ne yaparsa kardır çünkü bu durum ilerde aleyhlerine delil olarak kullanılacaktır. Türk milleti zekidir, Türk milleti çalışkandır. Atamızın bir bildiği vardır ki, böyle iddaalı konuşabilmiştir. Saygıyla anıyoruz...
tabi ki insanlar günlük yaşamlarına devam edecekler; çalışacaklar, gülecekler, yürüyecek ve koşacaklardır fakat günlük yaşamına devam etme yüklemi içinde düğün yapmak terimi kabul edilemez.
nasıl ölüm özel bir olay ve anma özel bir gün ise böyle bir günde zil takıp oynamak da rutin iş, doğal hayata devam etme olarak kabul edilemez. geleneklerimiz, göreneklerimiz, bunlara sahip çıkalım diye bir taraflarını yırtanlara da selam ederim ayrıca, saygı kelimesinin anlamını yine yozlaştırdıkları için.
yapan kişi, meclisteki varlığını büyük ölçüde, büyük önder'e borçlu olan bir milletvekili, özellikle de akp milletvekili olunca arkasında iyiniyet aramanın zor olduğu eylemdir. ne kadar aksi iddia edilirse edilsin 10 kasım meydan okuma için fırsat bilinmiştir. kimse artık 10 kasım yas günü olsun, ağlayalım falan demiyor. ama her ulusun feda edilemez duyarlılıkları olmalı.
(bkz: günler torbaya mı girdi)
10 kasım atatürk ün vefat ettiği gündür.cumhuriyetimizin kurucusu ve kendisine çok şey borçlu olduğumuz insana yas tuttuğumuz gündür.mezarlıklara gittiğimizde yasin ler fatihalar okuruz,ama atamız için çoğu zaman çoğumuzun okumadığı gündür.''atam izindeyiz''deyip bilgisizliğimiz,cehaletimiz yüzünden insanları atamızdan nefret ettirdiğimiz gündür.sevgililerimizle şevişmediğimiz,gülmediğimiz ama ağlamadığımız da,gezip tozmadığımız yiyip içmediğimiz gündür.''kısacası artık iki yüzlülüğü,provakatörlüğü bırakmamız gereken,ona yakışır,onunla bütünleşmiş,fikirlerine sahip çıkmış ve yaşatmaya çalışan insanlar olmamız gerektiği gündür....'' (mekanın cennet olsun güzel gözlü ata'm..allah sana rahmet etsin)
son derece normal olan insandır. tepki verenlerin bir çoğunun, dokuzu beş geçe uyuyor olacağı kesindir. biraz realist olundur, her sene on kasım da göstermelik yas tutacağınıza, hatta yas tutacağınıza adam gibi anlayın da atatürk ü, vatana millete yararlı bir iş yapın...*
anında gelen edit: he o milletvekili vatana millete hayırlı mıdır değil midir bilinmez...öyle bir iddia yoktur....anlayan anlamıştır zaten ne denmek istendiğini..
türk halkının oylarıyla seçtiği milletvekilidir.
burda yazdığım takdirde anında sözlüktn uçurulacağım sıfatları hak eden milletvekilidir.
evet 10 kasım da hayat devam ediyor, kimse kendini yeredn yere vurmuyor. ancak burada ana eleştirilen şey zaten milletvekilinin pişkinliği.
- neden 10 kasımda memurlar çalışmıyor mu?
- benim için hiç bir farkı yok
yahu bari de ki evet 10 kasıma denk geldi, ancak başka uygun günümüz yoktu.
onun da yalan olduğunu bilecektik ama enazından bukadar koymayacaktı. *
o halde bir şiir ile sinirlerimize hakim olma dersimizi bitirelim.
"sen anandan yine çıkardın amma
baban kimdi bilemezdin şerefsiz" **
(bkz: neyzen tevfik)
