insan samimi duygularını bastıramaz ki. isteyen istediği yerde ağlar. Son zamanlarda bazı yazarların insanları sürekli kalıplara sokmaya çalışıp değerleriyle dalga geçme çabasının son eseri bu başlık. Bırakın efendim.
ezan duyduğunda, omirilik soğanları ile otomatikman, ne anlama geldiğini bile bilmedikleri arapça sözleri söyleyen insanlar ne güzel de zorunluluklardan bahsediyor. Zorunluluk gerçekten sizin dünyanızdır efendim.
olmayan zorunluluk. atatürk'ü seven bir insanım. türk oğlu türküm. ağlamadım hatta saat 10'da uyandım. ne oldu kimse evimize baskın yapmadı sen nasıl uyanmazsın diye? diktatörce görüşler arıyorsan oy verdiğin partiye bak. özel mülke müdahale etmeye yavaştan başladı bile. eşşekten adam olur göt kıllarından olmaz ya.
yoktur oyle bir sey, olamaz da eger oyle bir sey olursa Ataturkun mezarinda kemikleri sizlar vunku o ozgur bir ulke birakmistir bize dikta bir yonetim sekli degil. ha kendi dikta midir o ayri konudur kendisine dikta denilmesimden nefret eder cunku diktalar halki karsisina alir (bkz: esed) fakat o halki arkasina almistir.
kendimi bildim bileli tören kaçırmam. 10 kasım'da da o vapur sirenini duyunca dayanamayıp bir yakınımı kaybetmiş gibi hüngür hüngür ağlarım. hiç de gocunmam.
hiçbirsey zorunluluk değildir. nedense böyle günlerde bu tip saptırılmalar zorunlulukmuş gibi hava yaratılıyor. ne kadar yavşakça ve ahmakça bir söylemdir. akıllı olun yediğiniz kaba pislemeyin.
tüh gittin sana nasıl çamur atacağız şimdi düşüncesinden mutevellit kimi kesimlerin hissiyatı.Başka bir kesim daha vardır ki onlar için rahmetli,gazi,dul,yetim farketmemektedir.
bence bu çok büyük bir yanlış anlamadır. asker ataya değil kendine ağlıyordur. çünkü o gün o gözyaşları dökülmez ise anasının ağlatılacağını çok iyi bilir.
edit: ister beğenin ister beğenmeyin çok da trink.
ağlama zorunluluğuna alternatif zorunluluklar da mevcuttur. akşam toplanıp dibi tutmuş maklube(umarım doğru yazmışımdır, yazmaktan da yemekten de nefret ederim.) yedikten sonra göte kına yakılması da alternatif zorunluluklardandır.
insan vücudunun çeşitli etken ve etmenlere tepki göstererek vücudundan atmış olduğu veya salgılamış olduğu hiç bir şey zorunluluk değildir. sen tuvalette zorunlu mu sıçıyorsun diye sormazlar mı adama, iki damla gözyaşını çok mu gördün atama.