soner sarıkabadayı'nın buz adlı albümünden bahsediyorum. adam günler önce okan bayülgen'in programına katıldı, albümünü tanıttı ve trajikomik bir pahayla albümünü satışa sundu. 1 tl lan. o albüm sayesinde sitene aldığın hit ayıp lan. bu kadar mı?
hadi adamlar çevirdi mp3 e, yükledi rapid'e, çaktı sitesine. sen giripte indirme kardeşim, indirme yav. 1 tl lik adam değil misin!
10 kuruş'a satsın adam, yine paylaşım sitelerine düşmezse adam değilim.
milli bilinci yerinde olmayan, her şeyin ucuzuna -velev ki bunda bir emek geçse dahi- kaçan babalarımızın suçu. gurur duymalılar, herkes herkesin hakkını yiyor, herkes hakkının gaspedildiğini iddia ediyor sayelerinde.
gercek su ki bir gulben ergen dombilisi olsun yahut bir tarkan hippisi olsun, bunlarin albumune para verilip alinmasini ben sahsen desteklemiyorum. neden dersen; emek denip duruyor yemisim emegini, hani nerde emek? sen emek diyince benim aklima duvar ustasi uc cocuk sahibi mucahit abi geliyor. mucahit abiden daha cok mu emek harcadin para adina ki hummer biniyorsun arkadasim. neyse sinirlenmeden toparlayayim, simdi ben gidip orjinal bir tarkan albumu alsam bu adam sayemde hummer 2 binme serefine nail olacak ki bunun hic luzumu yok kici acikta olmadigina dua etsin. ama mevzu soner sarıkabadayı oldugunda bu felsefeyi benimsemeyeceksin iste, gozunu hırs burumeyecek, bu kadar abartmayacaksın. zira adam tanesi bir liradan satilan album ile ancak ev kirasini tamam eder. hadi optum.
konu para değildir burda dışarda bedavada olsa adamın sınırsız neti varsa dışarı çıkıp neden alsın o albümü paşalar gibi iki tık yapar indirir bilgisayarına. konu bundan ibarettir.
sagopa kajmer'in sitesinden dağıttığı yeni şarkılarının bile indirilip onlarca siteye tekrar yüklendiğini bilmeyenlerin şaşkınlıktan ağzının açık kaldığı uygulama.