ama butun yazilari okudum ve sunu gordum. polisi savunan o kadar insan var ki, artik siddetin legalliginden bahsediyorlar.az bile yapildigini belirtiyorlar . Nasil bir sacmaliktir bu boyle? Nasil soylersin polis mudahelesinin normal oldugunu? Hic dusunmuyor musun nasil bu kadar pervasizca hareket ettiklerini?
bu siddet meyillisi tutum bize neyi gosteriyor biliyor musunuz? O kadar bikmisiz o kadar usanmisiz ki farkliliklara dayanamiyoruz.koyun misali bas neyse ona yoneliyoruz. herzaman bir taraf tutmak zorunda kaldigimiz gercegi de var.Sanki bir tarafi tutarsak hakli olacagimizi dusunuyoruz. Ezikleri tutarsak ezik oluruz yada onlarin deyimiyle insanlara insancil oldugumuzu gosteririz.
lutfen arkadaslar, eger siddet meyiliniz varsa gidin bi spor salonuna .orada desarj olun. Disaridaki dunyada icinizdeki siddeti birisini doverek atamazsiniz. karsi taraf daha guclu olarak karsiniza cikar.yem olursunuz.
yılbaşında taksimdeki tacizcilere , magandalara ''dağılalım arkadaşlar'' şeklinde kibarca rica eden , yanıbaşında kol gezen suçlulara müdehale edemeyen polislerin 1 mayıs performansıdır.. bu iki olay arasındaki polis gücü farkı görülmeye değerdir..
babası yaşındaki adama el kaldıran ve anası belli olmayan bu polis olacak şahsı esefle kınıyor, orasının teksas olmadığını hatırlatıyor ve en yakın zamanda belasını bulmasını umuyorum. ve bunun hesabının sorulmasını diliyorum. şerefsiz oğlu şerefsiz. üstüne bir üniforma geçiren bir bok zannediyor kendini bu ülkede. böylelerine görev verende kabahat..
bunların aslında birkaçını bir güzel sallandıracaksın..
not: biraz sert oldu. bu yüzden özür diliyorum ama gerçekten bu konuda çok sinirliyim..
2007 1 mayısı'nda istanbul'un milyonlarca kişilik bir hapishaneye dönüşmesidir. "koğuş araması"nda ise tam anlamıyla dağ fare doğurmuştur. herkesden ve herşeyden şüphe edecek kadar paranoyaklaşıp milyonlarca kişiyi üst aramasından geçiren amirlerin eline 2 tabanca ve birkaç molotof kokteylinden başka hiçbirşey geçmemiştir.
way canınasını, ne büyük eylem hazırlığı ama!
biraz objektif bakın olaya. ortada bunu gerektirecek hiçbir neden yokken taksim'i savaş alanına çeviren polistir. hala bunu görememek, artık cahillikten değil düpedüz kötü niyetten.
önlemler bu kadar abartılmasaydı, mesela meydanda hiç polis olmasaydı ve değil 50.000 kişi 1977 1 mayısı'ndaki gibi 500.000 kişi katılsaydı işçi bayramına; taksim ve civar semtler tümüyle insan seli olsaydı, gerek ulaşım gerekse sokakta yürüme emniyeti açısından daha mı fazla eziyet çekerdi istanbul halkı? hiç sanmıyorum.
polisin her zaman yaptığıdır! madımak yanarken de ses çıkarmadılar. manisalı gençlerin hayatlarını daha lise yaşlarında kararttılar. bunun 30 sene öncesinde yine dişlerini gösterenlerdi. her zaman böyleydi, hep böyle olacak. yerde kanlar içinde yatana vurmayı çok iyi bilir polis. bir mayısa kendini biler ve dünyanın her yerinde karşı eyleme geçer!
arabaları yakan,polislerin başına çatılara çıkıp tuğlalar atan,polislere taş ve molotof kokteyl yağdıran,yasa dışı sloganlar atan göstericilerin olmadığı fotoğraf kareleridir.
Polisin yaptığı iyi birşeydi demiyorum.Ancak Hırsızın hiçmi suçu yok demek geliyor içimden.
Polis hiçbirşey yapmasaydı ortaya çıkacakları birisi yazsın buraya.Hatta gösteride poliste olmasın.Hadi yazılsın buraya.
polisin tavrını onaylayan zihniyet, milliyetçi bir eylemde veya bir türban eyleminde köteği yeyince zırım zırım zırlamaktadır nedense. ha o durumda da polis ne iyi etti şu faşistleri veya yobazları sopaladı diyen bir solcu varsa onun da insanlığından şüphe duyarım.
hadi zor olsa da taksime gelen grubun taşkınlık yapacağı endişesiyle polislerin biber gazı kullandıklarını, insanları tartakladıklarını anladık en azından anlamaya çalıştıkta sessiz sakin yemek yiyen çifte neden sataşır bir polis? nedir amacı? neden tokat atar? millet için midir kendisi için midir? bir şeyleri kanıtlamak uğruna mıdır? hem erkek hem polis olunca böyle bir hakka sahip olduğu sanrısına mı kapılmıştır? sonra koca koca afişlerde " bize güvenin", "sizin güvenliğiniz için varız" lafları kim inanır bundan sonra? ben bundan böyle polisten korkarım evet amaçları korkutmaksa pek güzel başarmışlardır ellerine sağlıktır.
sadece polise, sadece valiye mal edilemeyecek insanlık dışı uygulama. (#1594751) nolu entryde olayın sorumlusu gibi gösterdiğim kişiden özür dilemek isterim sözlük aracılığıyla. çünkü yapılanlar; kendisinin yetkisini aşan, kapasitesini aşan olaylardır. bir takım yerler talimatı vermiş, o ise uygulamıştır, bir devlet memuru olarak. burada asıl sorgulanacak olan devletin tarzıdır. bu tarz bir uygulamanın ne tarz yönetim biçimlerinde olduğu bilinmektedir. anti emekçi, faşizan devlet yapısı bir kez daha ortaya çıkmıştır.
zaten tüm suç poliste ve taksimde eylem yaptırmayan da. boyle iş mi olur arkadas ne güzel her sene taksimde kırılmadık cam, yakılmadık mekan bırakmıyorduk, ama olsun bu sene de amacımıza ulaştık. 1 mayısı insanca kutlamak gerekirken biz yine hayvanlar gibi yakıp yıktık. bizi döven polisler utansın.
mitinglerin rövanşı alınmak istenmiştir, siz toplanırsınız ama, istersek bakın neler yaptırırız denmek istenmiştir. polisler artistik patinaj yapmıştır. bir kişiye on polis dalmalar mı dersin, saçlarından çeke çeke araca sokmalar mı, bir de şu ağızları kapama olayı çıkmış ya, neden kapıyorlarsa?
ama o insanlara helal olsun.inadına gittiler, inadına.
edit:polis müdahalesi olmadığı sürece anma yapılıp, çiçek bırakılıp olay yeri terkedilecekti. milyonlar yürüdü de bir tek olay oldu mu?
dikkati çekmek isterim ki, her şey polise dal emri verildikten sonra oldu. yok yasaktı, yok onlarda polise bilmem ne attılar, bunlarla gelmeyelim, 1 mayısa karşıyım deyin eyvallah diyelim.
kendilerine tahsis edilen yerlerde toplanmayıp inadına başka yerlerde eylem yapanların düştüğü haldir. olay bariz abartılmaktadir. tabi yanıldık 1 mayısçılar sütten çıkmış ak kaşıktır!
adı konmayan darbelerden sonra yapılan adı konmayan bir sıkıyönetimdir 1 mayıs 2007'de olanlar. saat 5 itibari ile istanbul'un can damarlarına giden tüm ana arterlerin kapatılması, köprülerin tek şeride indirilmesi; bu da yetmezmiş gibi vapur ve raylı sistemin de çalıştırılmaması bunun açık bir örneğidir.
1 mayıs 2007 tarihi itibari ile başta istanbul valisi olmak üzere tüm emniyet birimleri ve hükümet sınıfta kalmışlardır. önemli olan çözümü hayat normal akışındayken uygulayabilmekken yapılan bu eziyetin başka bir izahı olamaz.
insanlara doğru düzgün bir açıklama yapılmadan ortaya çıkarılan bu durumun en son sorumlusu bugün 1 mayıs'ı kutlamak isteyen işçiler. demokratik haklarını kullanmaya çalışan işçiler muammer güler ve tayfası tarafından milletin gözünde terörist olarak gösterilmeye çalışıdı. millete empoze edilmek istenen mesaj 5 dakikalık yolu 4 saatte aldırılarak verildi. bugün trafikte olan herkes en başta 1 mayıs'a sonra da demokratik haklarını kullanmak isteyen işçilere lanet etti. yani devlet yolları çok büyük bir kaos ortamı varmış gibi kapatarak milleti birbirine kırdırmayı başardı.
bu eziyet halka bilinçli olarak çektirildi. çünkü 1 mayıs anca böyle terörize edilebilirdi. ve ne yazık ki bundan sonra 1 mayıs hep böyle anılacak.
az bile yapılandır, zira yasak yerde eylem yapmışlar ve aralarındaki provakatörleriin ekmeklerine yağ sürmüşlerdir. hem dayak yiyen de işçiler değil onların bayramlarını başka amaçları uğruna kullanmak isteyenlerdir..
auschwitz'teki fırınlarda çalışanların da, ogün samast'la yanyana fotograf çektirenlerin de, bugün herkese açılan sadece emekçilere yassah olan taksim meydanı'nda yerde yatan adama tüfeğiyle vuran polisin de bir ailesi var. ee? ne yani? onların ailevi sorunlarının olması yapılan şeylerin boktanlığını örtmeye yetiyor mu?
önce maaşlarının kimlerden kesilen vergilerle ödendiğini, sonra memur maaşları için yapılan eylemlerde kesk'e saldıranların kimler olduğunu, en sonunda da bu maaşlarını kimlerin belirlediğini oturup bir güzel düşünsünler. belki o zaman bize saldırmaktan vazgeçerler.
"daha gün o gün değil derlenip dürülmesin bayraklar
uzaktan duyduğunuz çakalların ulumasıdır
safları sıklaştırın safları sıklaştırın çocuklar
bu kavga faşizme karşı bu kavga hürriyet kavgası"