fenerbahçe'nin rakibe sadece 1 pozisyon verdiği mücadele. alex'in frikiğinden önce yapılan hareket pek faul gibi kokmasa da yeni bir durum değil. yıllardır bizim ligde tüm büyüklere verilenlerden sadece biriydi. o da yıllar sonra hatırladı frikik golünü ve attı.
bunun dışına çıkarsanız eğer takım gayet iyi oynadı. seyirciyle bütünleşince içeride her zaman iyi oynamak zorundalar. sezon başından beri topuz ve özer en üst seviyede oynadılar, ki bu 2 adam da kanat adamı değil. onun dışında selçuk şahin en az 10-12 top kaptı. belki de daha fazla. artık konsantrasyon kupa finalinde.
kanarya'nın senenin başından beri en güzel oynadığı maç. tribünleri de ilk defa böyle gördüm. özellikle "lalalaylay şampiyon" derken maratonun gitgide heyecanlanıp ayağa kalkma dalgasının eskişehir tribünlerine doğru coşkuyla artması ve fenerium üstün birdenbire telsimle beraber şampiyon diye bağırması olağanüstüydü. localar bile kalktı.
maç sonu 1 mayıs dolayısıyla olarak vamos bienin "haklıyız kazanacağız" uyarlaması çalmıştır.
tabi geçen haftaki galatasaray bursaspor maçında verilen kırmızı kartları görünce, alex'in düşürüldüğü pozisyonun faul olması gayet normal. şaşırmadım ekran başında.
tribünden seyrettiğim maç olmuştur. daha doğrusu pek de seyredemediğim. ilk yarı bir yandan süper oynayan fenerbahçeyi bir yandan da tribünü seyrettiğim maç olmuştur. ikinci yarı ise tamamen tribünleri seyrettim. alex yaptı yine yapacağını. özlemiştik frikik golünü. özer hurmacı ayağındaki vida, sakat omzuyla bu şekilde oynuyorsa sabırsızlıkla ameliyattan sonraki halini bekliyorum. adam gerçekten kaliteli oyuncu. selçuk kendinden beklenmeyecek şekilde güzel oynamaya başladı, gözlerim yaşarıyor. semih tribünleri o kadar güzel selamladı ki yine gönlümüzü fethetti. volkan baktı heyecan yok kalesinde klasik uçuşlarını gerçekleştirdi, alkışı kaptı. ama asıl gönül den tebriğimiz gökhan'ımıza ; sakat sakat canla başla oynadı, helal olsun.
tribünlere gelirsek mükemmellerdi. mükemmeldik. maç boyunca susmadan ve birilerine küfür etmeden takımımızı destekledik, eğlendik. 2. golden sonra maç seyretmek yerine tribün şovla meşguldük. her sene bir kaç maça giderim ama bugüne kadar gittiğim maçlar içinde en sağlam tribün bu maçtaydı. belki takım son zamanlarda açıldı, belki şampiyonluğu hakedecek kadar iyi oynamadı ama bu taraftar şampiyonluğu hakediyor. takımı ayağa kaldırdı ve şampiyonluk yoluna soktu. evet fenerbahçe şike yapıyor çünkü biz maçlara 11 kişi çıkmıyoruz, 12 kişiyiz ve takımımızın yanındayız.
son haftalarda sürekli en iyi futbol diyorum ama bu sefer başka... fenerbahçe bu sezonun en iyi futbolunu bu maçta oynadı. ve bunu 10 kişiyle yaptı. güiza'nın yerine fenerbahçe'de herhangi bir forvet olsaydı bugün fenerbahçe şampiyonluğunu ilan etmişti. bakın iyi forvet demiyorum, herhangi diyorum. çünkü bu güiza'dan daha kötü oynayacak bir forvet tanımıyorum.
kısacası fenerbahçe mükemmel oynadı ve daha farklı kazanacağı maçı 2-0 kazandı. alex, mehmet topuz ve emre öne çıkan isimlerdi. eğer fenerbahçe bugün oynadığı futbolu oynarsa -ki bu tempoda oynaması zor- kupayı rahat alır, ankaragücü'nüde deplasmanda yener...
tv yayınına göre karşı taraftaki yardımcı hakemin bayrağını resmen otomatiğe aldığı, her topta istisnasız kaldırdığı(herif hayatında bu kadar indir kaldır yapmamıştır herhalde), özellikle de 2. yarıda ESES lileri çıldırttığı, ama yine de fenerbahçe'nin hakederek kazandığı maç olmuştur.
hakemin yine 2 net pozisyonu görmezden gelip, fb'ye penaltı veremediği karşılaşma. ikincisinde saçma bir şekilde ceza sahası içinden endirekt vuruş verdi.
her galatasaray maçında mutlak surette 1 gol yiyen souleymanou hamidou'yu, 8 gol yiyen zalad'ı bir anda unutanların ağlayarak salya sümük yorum yaptıkları müsabaka.
eze eze şampiyonluk budur işte kardeşim.
Cordoba'ya Galatasaray maçında şike yaptın diyen bağnazların geçen hafta Murat Şahin, bu hafta da Iveşa'yı gördükten sonra şampiyon olsunlar ya da olmasınlar artık susmalarını gerektirten maçlardan biri.
Sonuçta, ne Cordoba maçı sattı, ne de Murat Şahin, ne de Iveşa. Gel gör ki Fenerbahçe dışında gelişen herşey yanlıştır mantığı güden Fenerbahçeli kesmin -tüm Fenerbahçeliler değil elbette- mal mal konuşmadan önce hatırlamaları gereken bir durum var, naçizane altı çizilen konu budur.
