arsenal kalecisi lehmann'in kalesinde can sikintisindan "oynamiyom la ben" dedigi mactir. zira kalesine ne gelen vardir ne de giden, arada sirada top ceza sahasina girse de defans oyunculari icabina bakmaktadir. cani sikilmistir lehmann'in... yazik... o da insan.
arsenalli futbolcuların son dakikalarda gözlerinde beliren isyan görülmeye değerdi. ilk dakikalardaki güven yerini yavaşça "olmuyor mına koyum" bakışlarına bıraktı. cska moskova kalecisini * önümüzdeki yıllarda arsenal kalesinde görmemiz mümkün ayrıca.
sabri ugansa bu maçta başka bir anlatım tarzı denedi. cümlelerin sonunda ilginç bir tonlama kullandı, vurgulamanın dibine vurdu. hatemi kardeşlere mi özendi bilmiyorum ama, sesi özellikle ikinci yarı bu adamlara çok benzedi. kendisindeki gelişmeyi görebilmek için sabırsızlanıyor haftayı iple çekiyoruz.
sabri ugan'ın yüzde yüz ile yüzde doksan dokuz arasındaki farkı biz zavallı izleyicilere tarif ettiği maç. ayrıca istatistik'in bir bilim olmadığını söylemiştir. ya ben lan neyse bir sey demiyorum.
rosicky'nin akıllara seza bir gol kaçırdığı maç. öyle bir kaçırıştır ki youtubeluktur. şöyleki altıpasın yaklaşık 1,5 metre içinde tam ortasındayken tam karşısında hiç kimse yokken ayağına gelen tıngır mıngır topu o esnada direk dibinde bulunan kaleciye çaprazlama bir vuruşla vermiştir.
(bkz: yuh artık)
(bkz: youtube'luk goruntuler)
ilk yarısı golsüz eşitlikle 0-0 biten maç. arsenal'li oyuncular, ilk yarı beraberliği için bahis mi oynadılar diye insanın içinden geçmiyor değil.
(bkz: atamayana atarlar)