basmane'de inanılmaz bir direniş var. bir tane amir başlangıçta isteksiz görünen iki çevik kuvvet polisini tokatladı. bank asya binası kısmi olarak yandı. şu an bak asya'dan 100 metre kadar geride ikinci barikat kuruluyor.
izmir'in çeşitli yerlerinde direnişler sürüyormuş. sağda solda türkü çığıranlar basmane'ye desteğe gelirse hakikaten işe yarar bir eylemde bulunurlar.
yarım saat önce olayların en yoğun olduğu yerdeydim. göstericiler barikatlar kurdu, polisler gaz bombalarıyla grubu dağıtmaya çalıştı ama olaylar sabaha kadar sürecek gibi.
tüm çatışma alanlarında kazandık. biber gazı kazandı sanan ibneler, yarın sabah daha güçlü geleceğiz. şimdi herkes kordonda dinleniyor. herkesin yardımına ihtiyaçları var.
artık tamamen siyasi boyut kazanmış, amacından sapmış, birilerine hizmet eden provakasyonlara dönmüştür. eylem yapmasını bilmeyen hödükler var bu ülkede naparsın.
konatkaydım, basmaneye girmeye çalışıldı. genç-yaşlı, kadın-erkek, ulusalcı-milliyetçi-sosyalisti, herkes oradaydı birkaç kişi dışında amaç kesinlikle çevreye zarar vermek değil direnişe destek vermekti. yarın da direnişe devam edeceğiz.
eve yeni geldim, akciğerlerim biber gazıyla doldu, sırtıma da biber gazı kapsülü geldi. ama bunlar mühim şeyler değil. geldikten sonra aldığım bilgilere göre polis ve ak gençlik adı altındaki koyunlar, eylemcilere planlı şekilde saldırıyormuş, gündoğdu, kıbrıs şehitleri tamamen karışmış, direnişçilere koyun sürüsü taşlı sopalı saldırıyormuş. basmane katlı otoparkta da polis pususu var, aldıklarını önce dövüp sonra karakola götürüyorlar.
basta hicbir olayi olmayan eylemdi. oyle ki "izmir insani da pek rahat deme" noktasina gelmistik. lakin ak parti konak ilce baskanliginin onunde toplanan kalabalik eylemin hakkini veriyordu. sonrasinda basmane tarafinda isler karisti. bolca biber ve portakal gazi yedim. basmane'de cikis bulmak zor oldu cunku arkadan panzerler geliyordu. cikisi bulana kadar izmir'i bastan ogrenmek zorunda kaldim.