izlerken bile yorulduğumuz maç olmuştur. ayrıca bir türlü kendimize gelip, adam gibi oynamamızın zaman almasının bize pahalıya patladığı da bir gerçek.
hayır, bütün maç boyu geride kalıp, dördüncü çeyrekte 12 fark ile öne geçmişken, havamızı buluyoruz. "hayde, koçyiğitler" nidalarıyla oyunun iplerinin bizde olduğunu sanıyoruz.
ancak porto riko, birkaç saniye içinde o 12 sayı farkı üçe indirip, tüm yakaladığımız o coşkulu havayı sona erdirip, son çeyreğin son anlarında kıçımızı tutuşturuyor.
karşılıklı basketler atıp farkı sabit tutmaya çalıştık, ancak son saniyede köşeden gelen abimiz turnike atmasaydı halimiz yaman olabilirdi. o sayının potamıza üçlük olarak girmesi, hem skoru eşitleyecek hem de maçın akışını değiştirecekti. ancak olmadı.
kerem tunçeri'nin son saniyelerde serbest atış çizgisinden bulduğu sayılar da son saniyelerde bize katkı sağladı.
kısacası gerçekten hiç beklemediğimiz zorlukta bir maç oldu. porto riko, özellikle üç sayılık atışlarda mükemmel. adamların neredeyse her attıkları girdi. bir de pota altında ramos gibi bir hayvan olunca, pota altından da çok güzel sayı buldular.
zor maçtı. hatta dünkü yunanistan maçından bile daha zordu diyebilirim, öne geçmek açısından. çünkü yunanistan maçında fark belirli yerlerde kaldı ancak porto riko'nun sayı bulma konusunda pek sıkıntısı yok, bir de üçlük çizgisinden yaptıkları atışların pek çoğunun girmesi onların bir ara aramızdaki farkı 9'a kadar getirmelerini dahi sağladı.
maça önde başladılar, önde devam ettiler. maçı ellerinden almak zordu. çok uğraştık kontrolü yeniden elimize alabilmek için, aldığımız anlar oldu. ancak porto riko, asla yılmayan bir takım son ana kadar mücadele ediyorlar. bu da bizi son saniyelere kadar bir tedirginlik yaşattı.
neyse, porto riko galibiyeti, yeterince önemli miydi? hayır. ancak bu maçta gördük ki, porto riko eğer üst tura çıkarsa, büyük takımlara büyük zorluklar yaşatabilir. yarınki çin maçını da kazanmamız, elbette porto riko'nun işine yarayacak, karşılarındaki rakibin* de kolay olması onlar için turu garantiler nitelikte.
bu maçı yenip 4'te 4 yapmak gerçekten önemliydi. umarım yarın daha iyi bir biçimde oynayıp, çin'i de devirip üst tura 5 maçta 5 galibiyet ile çıkarız.
teşekkürler 12 dev adam! bugün her ne kadar zorluk yaşayıp, bizleri tedirgin etsen de.
türkiye'nin son saniyelerine rahat girmesine rağmen yapılan saçma hatalar dolayısıyla taraftarın strese girmesine sebep olan maç. ilk yarıdaki isteksizlik ve biz bunları her türlü yeneriz havası gerçekten saçmaydı. ilk yarı sonundaki skor da bunun göstergesiydi. türkiye gibi bir takıma hiç yakışmayan bir basketbol oynandı ilk yarıda.
ikinci yarıya biraz daha farklı başlandığı çok net bir şekilde ortadaydı. daha istekli bir milli takım vardı sahada. ama bu istek 3. çeyrek boyunca devam etmedi. 2 dakika hem savunmada hem de hücumda iyi oynasak da 3 dakika durduk. o yüzden fark bir kapandı bir açıldı. 3. çeyreğin son bölümünde kerem gönlüm'ün hücumda etkisini artırması millileri maçta tuttu. son çeyrekte ise takım ciddi anlamda hava yakaladı. taraftarın da desteğiyle süper savunma yapıldı ve bu da hücumu tetikledi. fark açıldı ve kenardaki oyuncular galibiyet kutlamalarına başladılar. sahadaki oyuncular da bundan etkilenmiş olacak ki yaptıkları basit hatalarla maçı adeta porto riko'ya ikram ettiler. özellikle ersan ilyasova'nın kullandığı çok gereksiz bir üçlük vardı son saniyelerde. ama neyse ki kazanmayı başardı milliler. ama ciddi dersler alınmalı bu galibiyetten. her rakibi ciddiye almak gerektiğini unutmamak lazım. ve maçı kesinlikle bırakmamak lazım. daha ciddi bir rakip son saniyelerdeki hataları değerlendirip galibiyet dahi alabilirdi.
son 50 saniyesinde 9 sayı önde olduğumuz karşılaşma. Ancak son 6 saniyeye 2 farkla girebildik. 9 sayı öndeyken feriştahı gelse bu maç artık bizim demiştim. Fakat son 6 saniye de feriştah yerine josef (bkz: josef josef)geldi.
hidayet'in üçlüğü gönderdikten sonra vassalo'ya yaptığı hareket gözden kaçmadı. vassalo'yu gaza getirici bu mimikten sonra anında üçlüğü potamıza gönderdi ama neyse ki atışı sokamadı.
öyle pekte canımızı dişimize takıp mücadele etmediğimiz halde yendiğimiz maçtır.
birde bu çocukları full konsantre olmuş bir şekilde maça odaklandıklarını görün artık düşüncesi bile rakip için moral bozucudur kesin.
ilk üç periyot terletti ama sonunda yapacağını yaptı,kıçını yırtsa da maçı almayı bildi. gönülden tebrik ediyorum milli takımımızı.gruptan birinciliği de garantiledik.
(bkz: önümüzdeki maçlara bakacağız) *
ölüp ölüp dirildiğimiz, kötü oynasakda kazanmayı bildiğimiz bir maç olmuştur. bundan sonra baskete saracağımın resmidir, futboldan alamıyorum bu heyecanı *
