pkk'nın ve ve türevi bdp'nin ille de benim hegemonyama gireceksin diye direttiği ve tehdit ettiği kendisinin de ben bütün kürtlerin ve hatta bütün insanların sanatçısı olmak istiyorum diye tehditlere papuç bırakmayan gerçek, bağımsız, cesur, büyük sanatçı.
"Türklerin ruhu da faşistleşmiş. Bunu iyi bilin. Türk hayranlığı. Türkler onları basıyor basıyor, onlar da hadi bas diyor. Ayıp ya, çok ayıp yeter artık. ... Yeter be, Allah kahretsin bu Türk dilini ya, başımızdan defedelim. ... Allah kahretsin o kardeşliği... Türklerin ne saygısı var bize be!!" diye konuşma yapmış olan şahsiyettir.
özellikle güneydoğu anadolu'da çok sevilir. hatta geçen yıl nevruz'da diyarbakır'a geleceği söylentisi bile bölgedeki insanları çok mutlu etmişti. bunu bilen hökümet yetkilileri bu zatın isminden yararlanıp siyasal kürtçülerin oylarına göz koymuştur. ayrıca hökümet destekli perwer'in abdullah öcalan'ı kürtçe bilmediği için azarlaması son derece manidardır.
pkk nın kürt haklarını savunmadıgını bilen ve asıl sorunun kendi yaşadıgı topraklara bile zarar verecegini dile getiren, türkiye üzerinde oynanan oyunları daha biliçli bir görüş ile kürt halkının da görmesini isteyen sanatçı.
pkk nın kendisini tehdit ettiği iddiaları üzerine ölüm tehditleri alıyorum ama ben itleri takmam demiş.tayyipi,apoyu * arınçı pek bir severmiş.kısaca ne olduğu pek anlaşılamayan sanatçı.
müzik dinlemeye bayılan, bunu hayatının oldukça merkezine oturtmuş biriyim açıkçası defalarca denedim şarkılarını dinlemeyi ama çok geniş bir yelpazede oldukça farklı şeyler dinlemeyi seven biri olarak ben ışık göremiyorum bu adam da. sevene karışacak halimiz yok isteyen doya doya dinler serdar ortaç albümü çıksın diye heyecnla bekleyen, alişan dinleyen, hülya vaşar ve ya gülben ergen'in albümlerini para verip alanlar var bu ülkede. bu da politikliği ile can bulmuş bir renktir. ama politik yönüne yapılan vurgudan müzisyenliğine sıra gelmeyen biri de zaten pek işe yarar müzisyen değildir. yeni nesil bilmez joan baez vardı bir zamanlar dünya yıkılırdı (hakikaten dünyada adını bilir, her gittiği ülkede konserleri on binleri toplardı, holywood filmlerinde adı geçer onlarcasında şarkısı söylenirdi) ne zaman elden ayaktan kesilip "aktivist" olmaktan çıktı çok kısa dürede unutuldu. aynı jenerasyondan benzer işler yapan bob dylan ise bir müzisyen olarak hafızalardaki yerini koruyor. şivan efendi oldukça abartılmış bir müzisyen şahsi kanaatimce.
Son zamanlarda politik çıkışları olsa da sanatına kendisi bile çamur sıçratamamıştır. Kendini çabuk ele vermiş, bir nevi maşa olarak kullanılmaya çalışmışsa da hala değeri aynıdır.
Aşk dendiğinde aklıma ilk gelen şarkılardan birinin de sahibi ayrıca. Vizontele'de "insan sevdiğine yarasını verir mi?" repliğinin geçtiği yerde de çalar.
muhteşem bir ses sanatısıdır. dünyaca ünlü ve ödüllüdür. önyargıları bir kenara bırakırsanız dinlemenizi tavsiye edeceği. bi de üşenmeyin şunu okuyun.
şivan perver (23 aralık 1955 sori/xerabreşk, siverek), kürt sanatçı ve müzisyendir.
--- alıntı ---
şivan perwer 1955 yılında urfada dogmuştur.lise yıllarına kadar urfada yaşamıştır.profesyonel müzik hayatına 1975 yılında ilk albümü olan gowenda azadixwazan (halaylar özgürlük istiyor)ile başlamıştır.bu tarihten 2002 yılına kadar 22 albüm yapmıştır.canlı performanslarının yer aldıgı min bêriya te kiriye adlı albümüyle fransa'da charles cros akademisi tarafından 57'incisi verilen en büyük müzik ödüllerininde sahibi olmuştur.
annesini genç yaşta kaybetmiştir. ailesi halen urfanın siverek ve viranşehir ilçelerinde yaşamaktadır. çok zor ve zahmetli bir çocukluk ve gençlik dönemleri yaşamıştır. yazları urfaya gelip çeşitli işlerde çalışmıştır. ilk okul ve liseyi urfada bitirmiştir. urfa lisesi mezunudur. urfanın kendisi için çok kıymetli oldugunu her zaman dile getirmiştir. o zamanlar liseyi bitirmenin bile çok zor oldugu dönemde ankara üniversitesi matematik bölümünü kazanmıştır. ancak politik sebeplerden dolayı tamamlayamayıp 1974 yılında almanyaya gitmek zorunda kalmıştır. ses kalitesi açısından çok geniş bir oktava ve ses zenginligine sahibtir. seslendirdigi eserlerde ses kalitesi ortaya hemen çıkar öyleki bir şarkıda dört farklı ses rengi kullanabilmektedir.ve yine şivan perwer kürtçeye çok hakim olması sebebiyle şarkıları herkes tarafından anlaşılmış adete kutsal bir emanet gözüyle dilden dile kıtadan kıtaya yayılmıştır.kürtçe kaset çıkarmanın imkansız oldugu dagıtımının ise çok güç oldugu yıllarda kasetleri el altından milyonlar satmıştır.üç farklı dil bilen şivan perwer ingilizceyide ana dili gibi bilmesi sebebiyle tüm konserlerinde yabancılarında hayranlıgını kazanmıştır.yani başlı başına bir kültür külliyatıdır. ibrahim tatlıses başta olmak üzere türkiyedeki çogu sanatçı şivanın ses kalitesinin tartışılmaz oldugunu kabullenmiştir. yine bu sanatçılar tarafından bir çok şarkısı kendisinden izin alınmadan türkçeye çevrilmiştir. bilinen en önemli şarkısı halay formatında olan cane canedir. şivanın ses kalitesi avrupadada çok dikkat çekmiştir. öyleki eski ingiltere prensesi diana şivanı sahnede canlı seyretmiştir ve hayran kaldıgını kendisine konser sonrası bizzat iletmiştir. italyan tenor pavorroti ile aynı ses yüksekliginekadar çıktıgıda bilinmektedir. şivan her fırsatta en büyük hayalinin bir gün diyarbakır meydanında konser vermek oldugunu dile getirmiştir.ve böylesi bir konserin olması durumunda milyonlarca insanın diyarbakırda toplanacagı istanbul izmir başta olmak üzere kürtlerin yaşadıgı tüm şehirlerden insanların gelecegi şivanı birkezde olsa yakından görmek ve dinlemek için meydanda yerlerini alacakları mutlaka bilinmektedir.böylesi devasa bir konser başta perwer ve onu sevenler için gerçek bir ütopyadır. eski eşi gülistan perwerden bir oglu olan şivan kendisinin ilerde en büyük temsilcisi olarak oglunu yetiştirdigini belirtmiştir röpörtajlarında. şivanın en ses getiren albümü 1988 de yaptıgı halepçe albümüdür. yine 1999 da çıkardıgı heviya te kullanılan enstrümanlar ve alt yapı olarak şivanın yaratıcı yönünü çok açık bi şekilde ortaya çıkarmıştır. en son albümü olan sarêden beri yeni bir albümü olmayan şivan 2006 yılında ses tellerinden geçirdigi ameliyat sonrası müzik çalışmalarına bir süre ara vermiş ancak daha sonra dünyanın çeşitli yerlerinde verdigi konserlerle tekrardan sahnelere ve müzik hayatına dönmüştür. şivanın en büyük özelligi kürtlerin yaşadıgı dünyanın çeşitli yerlerinde en begenilen ve tanınan sanatçı olmasıdır.şivan perwer bir çok hayranın hayatında bir dönüm noktası ve kendini tanıma unsurudur.
