adana:yiyebileceğiniz en güzel kebapların*, ciğerin*, şırdanın ve şalgamın bulunduğu yer.
mersin:tantuninin hasının bulunduğu şehir.
tarsus:fındık lahmacununa* hasta olduğum güzide memleketim.
ankara:kendisi gri,insanı renkli.
antalya:akdenizin incisi.
istanbul:terkedilmesi günahların en büyüğü
eskişehir:herkes genç,sanki benjamin button efsanesi yaşamış tüm şehir.
Ankara: şatafatsız ve dışardan bakılınca asık suratlı insanların memleketi olarak anılırken, içinde bulunulan hüznün her daim cazibesiyle sizi avcunda tutmayı başardığı, yalın, kalın, ayaz, kimi zaman sizi piç gibi sokağa atan ama her defasında da bağrına basan, cefası bitmeyen bir ömrün içinde eş durumundan da yüzü gülmeyen bir yaşantının, pencere önünde sevgiyi kendisinde bulamayan yarini beklediği gibi, o eve gelişlerde kendisine gelinmediğinin bilinciyle acısıyla mutlu olabilmeye çalışan, aslında güçlü olupta ezik gibi görünen, ama bunu bilmeyenlerin hep silik zannettiği bir kadın... ondan öte yüce bir anne gibi. (bkz: nokta)*