"eskiden çok vardı da ne sikime yarıyordu" sorusunu beraberinde getirir.
yaşanmıştır, yaşanmaz olasıdır;
ev arkadaşı: yavrum geçit diye bi rock bar var merkezde gidelim mi akşama?
poisonx: emin misin olum? burası konya bak...
ea: abi eşek kadar yazmış adamlar "geçit rock bar" diye.
poisonx: tamam o hâlde headbang de yaparız grup falan çıkıyorsa saçlarımı yıkayayım, çıkalım.
mekâna varılır ve dış kapıda ciddi ciddi "geçit rock bar" yazmaktadır. kapıya yaklaşılır, yaklaşılır ve her adımda biraz daha kendisini hissettiren elektronik müzik sesi gelmeye başlar kulağa;
px: yavrum bu mekândan mı geliyor lan bu sesler?
ea: yok olum değildir.
px: emin misin bak? ilklerle ilgili kötü tecrübelere sahibim ben, tedirginim.
ea: yok olum olmaz bişey.
kapıdaki garip tip: hoşgeldiniz...
ea: geçit rockbar girişi buradan di mi?
kgt: evet abicim, merdivenleri inin, sağdaki kapı.
ea: eyvallah...
px: hala geç değil, gidelim ben dileği arayayım bikaç arkadaşını toplasın, evde parti yapalım.
ea: ya olum en kötü girip bişey içip çıkarız.
ve evet o trans şarkıların kulağımızın ırzına geçtiği yer malum bardır. içeride 8-10 tane beyaz gömlek ve siyah kumaş pantolonlu tip dışında bir de garson kız vardır. başka da bir sikim yoktur. 2 bira içip o zamanın parası ile 20 lirayı temiz domalıp çıktık ve dileği aradığımda ise "1 saat önce arasaydınız, kızlarla lord of the rings kombosu yapasımız geldi siksen çıkmazlar" yanıtını alıp "hay sikeyim" dediğimi dün gibi hatılarım.
"konya kere senin şehir gibi" diye de eklemiştim sonrasında hatırlıyorum. bir de kulübe vardı tren garının orada ama o günden sonra gitmeye korktum ve sonra da konya'da ev dışında bir yere gidemedim bir şeyler içmek için.