latince de olmayan yer anlamına gelmektedir. thomas moreun aynı isimli kitabına isim olduktan sonra bir çok dile, hayal, gerçekleştirilmesi zor düş, olarak geçmiştir. thomas moreun eserinin ardından "ütopik yazın tarzı" denilen bir edebi tür ortaya çıkmıştır. edebiyat alanında bu yazın tarzının fantastik kurgu ile karıştırılmaması içinse aralarına farklar konulmuştur. en temel fark ütopik yazın tarzının; devlet düzenlemesine farklı bir bakış açısı getirmeye çalışmasıdır. ama yine de thomas more un ütopya sı kimilerine göre tarihin ilk fantastik kurgu romanıdır.
Bir çocuk sularda kaybolan
Bulutu çekiyor düşlerin ağıyla
Eprimiş bir geleceği, gri anları
Karşılıksız soruları çekiyor üstüste
Sorular mı, hedefini bulamayan
Bir bumerangtı çocuğun elinde
Söz ve ihanet buluşunca
Cinnet geçiriyor şiir ve çocuk
Tökezliyor bütün dinozorlarını
Okyanuslara gömüyorken
Celladım diyor sevgili celladım
Bekle beni biraz cesaret
Bak nasıl koşuyorum peşinden
Uçurumları atlayarak
Tarih mi, yollara düşmenin
Kedere benzeyen yeridir tarih
Anıları bileyen her yolculuk
Sezgi cehennemi oluyor çocukta
Kaybolan ve durmadan kaybolan
Neydi, neydi bilmiyor hiç kimse
"Ki insanlar rüya görmüyor
Ve sıfır nedir biliyorlar
Düş kuranlarsa çoktandır
Meczup sayılıyor artık
Çöl de keşfedildi ve yeniden
Bir kez daha kaybedildi ütopya"
ütopya bir tarih felsefesi ve topluma ilişkin genel bir bakışı varsayar. kökeninde mutluluk kavramı vardır, geleceği söylenen yeni zamanların beklentisi temel oluşturur. ortak ütopyaların gerçekleştirilemez projelerin eş değerlisi, var olmayan toplumların görüntüsü durumuna getirir.
ütopya özellikle "güneşin olmadığı yerler"de ortaya çıkar ya da buralarda daha güçlü olur yani iyi yönetilmeyen,mutsuz kitlelerin daha iyisi nasıl olur diye düşünmesiyle. ama eğer bu iyi yönetil(e)meyen kitleler "gönüllü kul" (bkz: etienne de la boetie) olmayı benimsemişse ütopya ların oluşmasını beklemek "ütopik" bir tavır olur. çünkü ütopya nın en iyi besin kaynağı, mutsuzluğun yanı sıra daha iyiyi aramanın gerektirdiği cesaret ve dayatılan "gönüllü kul"luğa karşı gösterilen dirençli bilinçtir.
kişinin hayal dünyasının büyüklüğünü gösteren bir hedef. asla ulaşılamayacak olan, elde edilemeyecek olan ama hep orada duracak olan. kazanılmasına ihtimal verilmeyen bir üniversite bölümünden, s.ksen çıkma teklifini kabul etmeyecek bir kıza kadar uzanır ütopya. subjektiftir, herkesin acısı kendine...
thomas more'un ideal toplumu arayışının sonucu ortaya çıkıp tüm dünya dillerine yerleşen düşsel ülkede düşsel yaşamdır.
aynı ölem ve arayış nazım hikmet şiirlerinde de gözlenebilir.
aynı arayışın doğu versiyonu da vardı.hatırlayamadım.
"ütopyayi kapsamayan bir dünya haritası, insanlığın her zaman üzerinde yaşadığı bir ülkeye yer vermediği için bakmaya değmez. ve daha iyi bir ülke arayan insanlık orayı görünce bir an önce ulaşmak için yelkenleri açar. ilerleme, ütopyalarin gerçekleşmesidir."
selena dizisinde bile çokça kullanılmasının ardından, çoğu kişinin yerli yersiz, anlamlı anlamsız istekleri için kullandığı bir kelime haline gelmiştir.