Hayatım boyunca bir sürü fiziksel acı çektim, kemiklerim kırıldı, yeri geldi yanıklardan muzdarip oldum, ama ben bunun kadar can sıkıcı, acı verici bir şey görmedim birader.
son 1 haftadır anamı sikti. Her yutkunmada boğazda patlayan el bombaları, değil yemek yemek, su içmek, konuşamamak, tükürüğü bile yutamamak, 40'a yakın ateş.
abartmıyorum, her an, her saniye. 4 gün boyunca.
koskoca 33 yaşındaki adamı sinirden duvarları yumruklayacak, acıdan neredeyse ağlayacak hale getirdi.
yok abi, "allah düşmanımın başına vermesin" derler ya, bu o işte.
insan sağlığının değerini kaybedince anlıyor.
edit: mesaj atanlara teşekkürler, en son zar zor acile kaldırdım kendimi (ki ölse hastaneye gitmeyen bir tipim normalde=)) son 3 gündür kademeli olarak iyileşmekteyim. Bugün sadece %10 civarı bir şey kaldı.
üst solunum yolu enfeksiyonları teşhisinin kısaltılmışıdır. doktora rapor almak için gidilirse direk yazılan 4 harftir ayrıca yıllardır nette kullandıım nickimdir
üst solunum yolları enfeksiyonudur.ÜSYE;genel olarak soğuk algınlığı nedeniyle olur. Bu durum vücut direncini düşürerek virüs ve bakterilerin hastalık yapacak duruma gelmesine neden olur.
doktorların en çok koyduğu teşhis olmasına rağmen hakkında o kadar da bilgi sahibi olmadıkları hastalıktır. bu durum gereksiz ilaç kullanımlarına -özellikle antibiyotik- neden olur. tabi bu da tedavi maliyetinin artmasına ve antibiyotik direncine neden olur.
tedavisi antibiyotik değildir. etken bakteri ise antibiyotik reçete edilmelidir. viral enfeksiyonlar çoğu zaman bakteriyel olanlara göre daha gürültülüdür, ama bunlara dahi antibiyotik yazılır. yazılmamalıdır. hatalıdır.
peki antibiyotik yazmazsa doktor ne olur?
hasta için güzel olur, ama emin olun o hasta ertesi günü tekrar kapınızı çalar ben iyi olmadım, antibiyotik yazın diye. zira kimse 3-5 gün yatıp dinlenmek istemiyor. he antibiyotiği alınca geçer mi, geçmez, bu sefer de antibiyotik etki etmiyor diye gezer doktor doktor.
insanlarımız cahil olduğu sürece doktorlara düşen pek de bir şey kalmıyor maalesef.
ilaç kullanılsın kullanılmasın en az bir hafta süren genel hastalıkların adıdır. öğrenci raporlarının vazgeçilmez teşhisi olan üsye durumunda doktorlar genelde semptomatik ve destekleyici ilaçlar yazarak başlarındaki sinekleri savarlar.
Yahu sebep pazar günü gelen moruk asan aga eminim ben. Sen hasta mısın diye sordum grip değil üsye dedi. Hepepe hüpepe konuşurken saçtı tükürükleri bana tabii.
Güzelce uyuyacağım diye yattım ama ne uyumasi be kardeşim. imkanı yok.
dunyanın en sinir bozucu hastalıgıdır. gıcıktır, pistir, kakadır. hatta hobidi gubididir;
ugrastıgım hastalıktır. bu ne allah askına, surekli bir burun akıntısı, zavallı burun ucları, kıpkırmızı olurlar. en berbat kısmı burası iste. bir elde hep selpak... dayanılır gibi degil, kac paket tukettim sayamadım ayrıca. sonra nefes almak zorlasır, oksuruk baslar. ates yuksektir. bogaz agrısı sebebiyle ac kalınır. konusmak iskencedir, bademcikler sismistir. surekli hapsırılır, hopsırılır. gozler hep nemlenir, ıslanır.
tedavi protokolu olarak doktorlar alfasilin, strepsils, tantum verde, ve vitamin yazarlar. genelde bu ilaclarla en gec bir haftaya kadar gececegini soylerler. dinlenmeniz gerektigini, yataktan cıkmamanızı; eger usuturseniz enfeksiyonun ilerleyebilecegini belirtirler.