okulu bitirmeyip terörist oluyorlar gerekçesiyle tekrar indirilmeye çalışılmakta başbakan tarafından. ya sen hem benim en büyük gücüm genç nüfusum diye övün, avrupa'da vize kaldırmak için kapılar aşındır hem de geç içeride genç nüfusu inatla karşına al.
genel sağlık sigortası dayatması gibi yine buyurgan, biz ne dersek o kafasıyla atılmış adım bunu ortadan kaldırmak. sen okulu 7 senede bitiremediysen zaten siktirgit diyenler var. kendi eğitim masraflarını kendi karşılayan hem çalışıp hem okumak zorunda olan lan bunları yaparken bir de sosyal hayatı olan ne güzel insanlar var. burda bok atan armutların okuduğu 10 tane üniversite hayatına bedel bir eğitim süreci var bazı güzel insanların.
okulu bitiremeyen terörist oluyorsa bu terörle mücadelenin mesaisi. dünkü teröristle oturup şamata yapanlar gençlerin eğitim hakkına el uzatıyor. allah bilir avrupa'da vardır.. burası avrupa mı amına koyim. şartlar o mu burda. toplumun bir kesimi göz göre göre siktir ediliyor iktidar tarafından. çok ilginç. siktiredilmişlikten gelenler de çanak tutacak mı bakalım buna daha fazla.
uygun şartlar oluştuğunda zaten olmayan bir atılmanın kaldırılmasıdır.
şöyle ki ; zaten 7 yıl hakkımız var. bunun haricinde 8. yıl sonunda en fazla 7 , 9. yıl sonuda en fazla 3 ve 10. yıl sonunda 1 dersimiz kalırsa öğrencilik hakkımız devam ediyor , atan falan olmuyor. he dersen ki bunda ders sınırı yok , e arkadaş sen 8 sene okuyup 7 ders bırakamıyosan zaten onların atmasını beklemeyin , siz bana layık değilsiniz deyip çekin gidin bebeğim uzaklara !
hem harç parası almak, işsizliği az göstermek, kişinin devlet aleyhinde işlerle uğraşması yerine derslerine bakmasını sağlamış uygulamadır. çıkarcılık ön plandadır.
--spoiler--
Bir yıl süreli yabancı dil hazırlık sınıfı hariç, kayıt olduğu programa ilişkin derslerin verildiği dönemden başlamak üzere, her dönem için kayıt yaptırıp yaptırmadığına bakılmaksızın önlisans programlarını azami dört yıl, lisans programlarını azami yedi yıl, lisans ve yüksek lisans derecesini birlikte veren programları azami dokuz yıl, yüksek lisans programını azami üç yıl, doktora programını ise azami altı yıl içinde başarı ile tamamlayarak mezun olamayanlar, bu Kanunun 46 ncı maddesinde belirtilen koşullara göre ilgili döneme ait öğrenci katkı payı veya öğrenim ücretlerini ödemek koşulu ile öğrenimlerine devam etmek için kayıt yaptırabilir. Bu durumda, ders ve sınavlara katılma ile tez hazırlama hariç, öğrencilere tanınan diğer haklardan yararlandırılmaksızın öğrencilik statüleri devam eder.
--spoiler--
yani, yüksek lisanstan atılma da, kaldırırılmış durumda. yukarıda belirtilen sürelerde okulunu bitiremediysen, paso alamazsın, askerlikten muaf olmazsın vs vs.
bu uygulamanında arkasındaki neden tabiki ekonomik.Başarısız olanlar daha fazla harç ödeyerek devam edecek okula.Daha önemli olansa şu;devlet öğrencilerin okula devam etmesini sağlayarak işsizlik oranını düşürmeyi planlıyor.
ört yıllık okulun yedinci yılında hala bitiremedin. bir sonraki sene en son yatırdığın harcın % 100 fazlasını, sonra 200 sonra 300, sonra 400, sonra yine 400, sonra yine 400, sonra yine 400......
okulu bitiremiyorsan ve hiç ölmeyeceksen teorik olarak sonsuza kadar öğrenci olabileceksin.
yök başkanı yusuf ziya özcan "artık üniversiteden atılma yok" diyor, ama hala meclis genel kurulundan geçip hala cumhurbaşkanı abdullah gül ün önüne sunulmuş değil.
bence seçimlere yakın yasalaştıracaklar, tabi ki oy uğruna. hadi oyu geçtik, oy uğruna bugüne kadar neler yapılmadı bu ülkede, ama üniversiteler karışacak, tüm yönetmelikler değişecek, hem de tam bahar dönemi sonuna doğru,
bu 2 şekilde sonuçlanabilir:
1- öğrencilerde atılma baskısı bitince derslere daha da ilgi artar, öğrenci beyni daha yaratıcı çalışmaya başlar, öğrenciler daha ceur davranır, öğretim elemanları öğrenciyi notla, bırakmakla, atılmakla tehdit edemez hale geleceğinden, ezberletici değil öğretici sisteme dönmeye başlarlar, öğrenci-hoca diyoloğu artar, eğitim kalitesi yükselir (iyimser sonuç)
2- atılma kalkınca öğrencilerde lakayıtlık başlar, derslere ve hocalara ilgi azalır, öğrenci hocayı fazla takmaz, eskiden "atılırsınız" diye korkutan hoca şimdi "senelerce bu sıralarda sürünürsünüz" şeklinde korkutmaya başlar, ezberletici sistem daha da ağırlık kazanır, öğrenci-hoca diyoloğu kalmaz, eğitim kalitesi yerlere düşer, heeaaa bir de ailelerin baskıları başlar: "senelerce sana para mı basacaz ulan, ya oku bir an evvel mezun ol diplomanı al, yada bizden 5 kuruş çalışmaz artık, kendin kazan kendin oku" şeklinde baskı artar (kötümser sonuç)
bizim atılacaz korkusuyla, geceleri uyuyamadığımız, korkulu rüyalar gördüğümüz, hocalardan korku dolu tehdit dolu mesajlar aldığımız, her vize de finalde yusuf yusuf attığımız günler artık yaşanmayacak.
a.q. erken doğmuşuz, gerçekten erken doğmuşuz, bırakın üniversiteyi, ilkokul daki psikopat öğretmenimin: "bırakırım sınıfta, gelecek sene alt sınıflarla tekrar okursun, sonra yine geçemezsen okuldan atılırsın" şeklindeki sümkürmeleri hala hatıramda, lanet olsun bu şekilde korkuttular bizi senelerce.
şimdiki nesil oohhh atılma da kalktı nasılolsa, eğitim şenliğe dönecek.
yök ün bugünlerde üzerinde çalıştığı konu. özellikle zor bölümleri bitiremeyenleri, kafada saç bitti okul hala bitmedi diyenleri, 7-8 Allah ne verdiyse öğrencilik süresini uzatanları mutlu edecek haberdir. *
