nefret edenlerin insan olmaları, vicdan sahibi olmaları, ırkçı olmamaları, azınlıkları da insan olarak görmeleri, devlete-iktidara-güce tapmamaları, bireye-özgürlüğe-farklılıklara önem vermeleri , kendine ülkücü diyenlerin esasen bu değerlere düşman olması nedeniyle.
ayrıca bakınız (bkz: maraş katliamı), (bkz: haluk kırcı), (bkz: mehmet ali ağca), (bkz: abdullah çatlı)
türkiye nin birçok yerinde kürtlere, kürt işçilere ve ailelerine saldırıp, linç etmeye çalıştıkları için.
bu manda gerçek bölücü oldukları için.
"şehitler ölmez vatan bölünmez." sloganını atmaktan başka bir işe yaramıyorlar. ben bu güne kadar hep bunu gördüm. keşke ölmeseler, keşke vatan bölünmese ama bunlar söylemeyle olmuyor.
şehitlerimiz ölüyor, vatanımız bölünüyor. ayrıca içlerinde çok cahil var, laf anlatamıyorsun. kısacası bir boka yaramayan topluluk.
maraşta katlettikleri aleviler, bacaklarından tutup ortadan ikiye ayırdıkları 2 yaşındaki ufak bebekler ve karınlarını deşip henüz cenin halindeki yavruyu kazanlara atmaları sonuç olarak 111 kişiyi en büyük vahşetlerle öldürmelerinden sonra devlet tarafından korunup hiçbir ceza almamaları. bir çok aydınıda bu seviyesiz katiller vurmuşlardır. (bkz: abdi ipekçi) (bkz: hrant dink)
gerektiği zaman islam'a, vatana, millete, bayrağa uzanan elleri kıracakları için sevilmemektedirler.
ülkücüler mafya anlayışını terk etmiştir. terk etmeyenler ise devlet tarafından içerde tutulmaktadır. eğer devam etseydiler kafanı kaldırıp baktığın her yerde kürt mafyaları olmazdı. ama gidişat şunu göstermektedir ki bu davadan elini ayağını çekmiş çoluk çocuğuyla uğraşan, evden işe işten eve giden milliyetçi insanların meydanlara çıkması için pkk yandaşları çok çaba sarf etmektedir.
büyük çoğunluğunun lisedeyken mahallenin delikanlılarından sopa yememek için ülkü ocağı denen kenar mahalle derneklerine takılıp arkasını sağlama alma çabası. bu çabanın sonucunda ideolojik tabanı "sıfır" olan onlarca tip il/ilçe başkanlığı ve hatta milletvekilliği yapacak mertebeye bile erişmiştir.
hatta bu olayla övünerek "ağzımız burnumuz kırılarak geldik buralara" buyuran milletvekilleri şu anda meclisi işgal etmektedir. mhp'nin mecliste son 3 dönemde yaptığı über muhalefeti(!) göz önüne alırsanız ne denli başarılı siyasetçiler yetiştirdiklerini anlayabilirsiniz...
"ya sev ya terket" zihniyetleri, "türk ün türkten başka dostu yoktur" zihniyetleri, kendi gibi olmayanlara şoven ve faşizan biçimde dayatmalar yapmaları.
kabadayı yürüyüşleri...
ucuz ve ütüsü bozulmuş hafif de kirli siyah veya lacivert (çizgili de olabilir) takım elbiseleri...
tehditkar bakışları...
her lahza kavga etmeye hazır duruşları ve agresif hareketleri...
olmazsa olmazları tesbihleri...
kesin çizgilerle sınırları belirlenmiş sakalları...
küfürlü ve full argo lisanları...
her biri mertliğin kitabını yazmış olmasına karşın bir kişiyi birçok kişiyle darp etmeleri...
kavga, dövüş, miting, eylem şu bu gibi organizasyonlarda çok hızlı toplanmaları...
bunlar sevilmeme nedenleri arasında sayılabilir. bu özellikleri bünyesinde barındırmayanları tenzih ederim. ama genel kaide budur maalesef...
neyi savundukları hakkında hiç bir fikirleri olmamaları, kavgada adam olsun diye ocak dedikleri harbi çay ocağı olan bir yerde takılmaları.
milliyetçiliğin sike sürülecek bir tarafı olmaması, halkı sevmemeleri (sevseler halkını seven adamı öldürmezlerdi), lisede bile okul başkanlığı mevzusunu çok abartmaları hatta sikik bi okul başkanlığı için küçücük çocukları tehdit etmeleri.