girdiğim osym sınavlarında her defasında denk gelmek zorunda kaldığım, özgüven patlamasının son safhası olan ego patlaması yaşayan gözetmenlerin gerçekleştirdiği olaydır.
görevi en fazla sınav yönergelerini belirtip, düzen içinde sınavın gerçekleşmesini sağlamak olan gözetmenlerin memur, müfettiş, uzman hata kendi gibi öğretmen adaylarını bakkal çırağı gibi azarlaması; akabinde kuvvetli muhtemel rezil olması durumu.
ama her durumda olduğu gibi ufacık bir statüde bile altındakini ezmeye çalışan, üstlerine korkunç itaatkar, kraldan çok kralcı olma durumu.
--arkadaşlar sınava ek süre verilmeyecektir!
bu ne lan! fizik sınavı mı bu? mal olan bile bilir sınavın tüm ülkede aynı anda başlayıp aynı anda bittiğini.
-tuvalete gitmem gerek
+gidemezsiniz. çıkarsanız tekrar sınava alınmıyorsunuz. çıkma hakkınızı kullanabilirsiniz isterseniz.
-yönetmeliğe göre kitapçık sınava 5 dk kala dağıtılır, ama siz 9 dk önce dağıttınız. buna hakkınız yok.
-peki hemen gelmek koşuluyla gidebilirsiniz.
allah kimseye kaldıramayacağı durum vermesin, saçmalatmasın, şaşırtmasın.
normal şartlarda sınav gözetmenleri o aldığınız kitapçıkta tüm yazılanları size okumakla mükelleftir. ama çoğumuz yapmıyoruz zaten bunları. o sınav ile ilgili dikkat edilmesi gereken hususlar var ya o kısım işte. sen daha tek cümleye tahammül edemiyorsun amk. biraz daha geniş çaplı düşünseniz acaba aslı nasıl diye merak etseniz.
başkalarının sebep olduğu sıkıntıları, neden olduğu olumsuz durumları, asıl işinin sınavı koordine etmek olduğunu unutup geçirilen boktan anları başkasından çıkarma tarzında yazılmış cevap. ne şimdi bu, git görev ve vesayetleri oku denilesi insan. bu senin suçun değil. zaten sana verilen iş \"hiçbir şey yapmamak\" şeklinde algılanıyorsa daha ne yapılacak, nitekim yapılsa da yanlış, yönergesiz yapılıyor. kaldı ki en baştan neler yapılıp neler yapılmayacağı bilindiği için boşa çıkan savunmadır.
itinayla \"umarım çişini tutamayacak günleri hiç görmezsin\" şeklinde güzel adlandırma yapılarak bitirme inceliği gösterilir.