3 ağustos'a kadar tercihlerin yapılabileceği sınav.
20 ağustos'ta da açıklanacakmış yerleştirme sonuçları...
bu genel tanımdı. şimdi ise kendime ait tanımını yapacağım bu sınavın.
hayatımın içine etti. yetmedi hala uğraşıyor benimle.
çıkmaza soktu her şeyi.
sene başında en kötü ihtimalle şu puanı alırım dediğim puandan bile 10 puan düşük aldım. buna rağmen sağlık olsun, hayırlısı böyleymiş gibi olağanüstü bir olgunlukla karşıladım puanımı. aklımı kaybetmiştim sanırım...
tercih yapmamaya karar verdim. herkes 1 puan verse, 20 puan toplasam belki tercih yapardım o derece.
hayatın bizi nelerle karşılaştıracağı hiç belli olmuyormuş. deneme sınavında bile alsam ağlayacağım puanı öss'de aldım ve şimdi tercih yapıyorum.
ve daha kötüsü de
kendi puanımdan bile 30 puan düşük olan bir bölümü tek tercih yapacağım.
evet deliyim, kafayı yedim.
karar verdim, tek tercih yapacağım.
kendimle çelişiyorum. böyle işte. bir gencin daha hayallerini yemiştir bu sınav.
artık puanıma göre hayaller kurma zamanı sanırım.
ya da ne hayali lan.
ben olmuşum hayal.
tercihlerini internetten değil de okul aracılığıyla yapmak için son gün olan 3 ağustos pazartesiye bırakmamın risk olup olmadığı konusunda tereddüte düştüğüm sınavdır.
say2'den 288 alıp göt gibi kaldığım sınav olmuştur. çok alçak gönüllüyümdür. ekşi'ye falan baktım benim gibi salak yok valla. iyi bir derece yaptığımı düşünmekteyim. kıskananlar için söylüyorum; çalışın efendim, düzenli çalışın, adam olun.
say 2 puanında 15.300 sıra ondeki bölüme yerleşen insan vardır efenim.
ceyzade'yi sözlükten uzaklaştıran sınavdır.alnımızın akıyla çıkmışızdır efendim.
(bkz: anadolu üniversitesi)
(bkz: halklailişkiler ve reklamcılık)
hayallerimi yıkan, istemediğim bir bölümde her günüme lanet okumamı sağlayan sınav. ha diyeceksiniz ki "neden yazdın bölümü yarrağım?" ki haklısınız da. ama tercih dönemi insanın kafası yerinde olmuyor ki amk. gireyim bir yere de bitsin şu işkence diyorsun. sayısalda ilk 20bindeydim, ege üniversitesi inşaat mühendisliğine girdim ama hayatımdan memnun muyum? hayır... benden yaşça çok büyük adamlarla aynı sınıfta olup da yine de bölüm değiştirmek istediğimi aileme söyleyince de "yıl kaybı" demeleri beni deli ediyor. ilk senemde girmişim amk. hazırlığı da geçtim hala sene kaybı diyorsunuz. allah ım hayat bazen ne kadar salak saçma ilerliyor.
üniversiteyi 2008 yılında kazanmış olan her gencin bölümünü beğenmeyip tekrar girmek istediği sınavdır.
-hayırlı olsun yiğenim nereyi kazandın.
-teşekkür ederim amca konya maden mühendisliği kazandım.
-o ne ki yiğenim iş bulabilecen mi.
-bilmiyorum ama seneye yine girecem sınava.
tarzında olan muhabbetlerdir.
şu kesindir ki 2006 yılından beri yapılan, kısacası aynı sistemle yapılan öss'lerin en zorudur. puanların düşme sebebi bir çok öğrencinin başarısızlığıdır ki soruların ağır olduğu öğretim görevlileri tarafından da zaten kabul edilmiştir.
tecrübe eden (muhtemelen) herkesin tahminler ötesi sonuçlar almasına sebep olan sınavdır. iki, üç şıkkın birden cevap olabileceği o soruların hikmeti zamanla anlaşılmıştır: bu sınav girenlere girmiştir.