ilk sayısını aldığım anı hatırlıyorum (daha kitabı çıkmadan uzun bi süre evvel yılmaz erdoğan'ın "ben senin beni sevebilme ihtimalini sevdim" şiiri de ilk sayıdaydı), o kadar heyecanlanmıştım ki. sevdiğim yazarlar, şairler, mizahçılar...uzun bir süre en sevdiğim dergilerden biri oldu...muhsin kızılkaya'lar, küçük iskender'ler, perihan mağden'ler...eskilere olan özlemlerini ve geleceğe dair umutlarını sayfalarda benimle paylaşan yazarlar...eşber yağmurdereli'ye, ragıp duran'a, metin göktepe'ye ve daha birçoklarına özel sayılar hazırlayan öküz çalışanlarına ve özellikle met-üst'e bol bol teşekkürler...
hadım edilmiş erkek sığır... hadım edilmesinden mütevellit sadece iç geçirir, bön bön bakar... ama sadece bakmakla yetinir. çünkü üreme yetisini kaybetmiştir... hani derler ya "hayvanlar gibi" sevişemez... yazıktır, günahtır... bu çaresizliğin peşinden kendisini toprağa adamıştır, arkasına sabanı attığı gibi işini halleder... gücünü oraya harcar.
yıllarca met-üst'ün çıkardığı kültür-sanat şeyisinin adıydı. uzun yıllar oldu büyüdü,hayvan oldu veher canlının geçirdiği evrelerden geçerek sanırım öldü geçen ay. ayrıca yeryüzünün en güzel kelimelerinden ve hayvanlarından biridir öküz.