çocukken yaşanan unutulmayan olaylar

entry36 galeri0
    25.
  1. beşiktaşlı olan sünnet çocuğu.

    sünnetçi: hangi takımlısın sen?

    sünnet olan çocuk: sen hangi takımlısın

    sünnetçi: galatasaray. sen?

    sünnet olan çocuk: galatasaray.

    o çocuk şimdi ultraslan üyesi. sünnetçi sağolsun.
    1 ...
  2. 26.
  3. benden ayrılan sevgilime küfürlü şarkı yazmıştım ve şarkı sözlerinin yazılı olduğu kağıt müdür yardımcısının eline geçmişti, e haliyle babam okula damladı ve akşam evde benimle o kadar sakin konuştu ki, yerin dibi nedir bilirim o yüzden. hiç de unutmam o günü. keşke yaşanmasaydı.
    0 ...
  4. 27.
  5. Birçoğunuz için inşaata kaçan topunuzdur lan.
    0 ...
  6. 28.
  7. Gördüğüm kabuslardır, yaşanmamıştır ama yaşananlardan daha net hatırlarım. Oyuncak maymunun canlanıp kaçması falan. Lanet.
    0 ...
  8. 29.
  9. dedemin balkonunda evcilik oynuyorduk..
    iki kiz kuzenim vardi..
    ben baba olacam dedim, onlar hayir sen hala olacaksin, tolga (diger kuzenim) baba olacak dediler..
    olurum olmazsin itişme kakışma derken bunlar beni ikinci kattan partman bosluguna atti.. dustum birsey olmadi.. onlara donup lan sizin ben deyip yururken ayagim takildi dustum ve çeneme bir cam girdi..
    lan ikinci kattan dustum çizik yok.. yururken 6 dikiş kazandik.. kendimi enayi gibi hissettiğim ilk olaydır..
    3 ...
  10. 30.
  11. Öğlen saatleri, hava ılık. Küçük bir mahallede yaşıyorsanız üstelik yağmur yağmıyorsa, kalenin önüne de araba park edilmemişse mutluluk bu demektir. Mahallenin girişine gelirken gözlerimi yeni aldığım spor ayakkabıdan ve onun çapraz cırtlarından alıp, hiç umrumda değilmiş gibi davranmaya çalıştım. Mahalleye girdiğimde herkes ayakkabıma bakıyor zannediyorum. Koltuk altları şişmiş bir şekilde yürüyen yaşıtlarına göre kilolu bir çocuk düşünün. Kendinden büyüklere göre sevimli ama yaşıtlarına göre yavaş ve beceri yeteneği düşük dalga konusu biri.
    Dalga konusu olmaktan çıkıp dikkat çekmek için en güçlü silahımı kullanıyorum. Ayakkabılarım.
    Giriyorum bizimkilerin arasına, en iyiler adam seçmeye başlıyorlar. O bu şu derken hakkın ve hukukun hat safhada olduğu bu mahallede bir takım 4 kişiyse diğer takım da 4 olmalıdır. Yani anlayacağınız ben dokuzuncu kişiydim. Zaten alsalarda hak yemez maçın yarısını bir takımda diğer yarısını bir takımda oynardım. Ama almadılar. Mazlumun annesi bağırdı mahallenin başında. "Gel yeter artık, ödevlerini yap." O an o kadın dünya üzerinde gizli bir yeteneği gün yüzüne çıkartacaktı.
    Maç yarıda kesilmesin diye Mazlum'un yerine beni aldılar. Kalede başladım ama fırsat verseler yeni ayakkabılarımla vurduğum her topu doksana çakabilirdim. Fırsat vermediler, kendileri kaybeder. Hem onlar fark etmeden benim kendimi anlatmam gereksiz olurdu.
    Diğer takımım kaptanı uzaktan, dikişsiz, sert futbol topuyla öyle bir abandı ki o pozisyonda ben bile daha iyi bir vuruş çıkaramazdım. Top tam 90'a giderken destur dedim nereye. Yerle 45 derece açı yaparak öyle bir sıçradım ki topu parmak uçlarımla dışarıya çeldim. Kolum açık vücudumun üzerine düşünce omuzumda ki ağrının cevabını hastanede verdiler. Omuzum yerinden çıkmış. Sargıdır, ağrı kesici ilaçtır derken eve geldik. Mazlum geldi bize. Duymuş çok üzülmüş. Üzülürsün tabi herşey senin yüzünden oldu diyemedim. Yeni ayakkabıları aldığı için babama da kızamadım. Bir suçlu vardı oda bendim. Rol çalmaya çalışmak dünya üzerinde yaptığım ilk hatam oldu. O yaz Mazlum'lar taşındı. Ağlamak ne kelime. Farklı bir şeydi yaşadığım. Annem ve ablam zor susturdular beni.
    0 ...
  12. 31.
  13. sene 1996.
    günlerce beni sünnet olma psikolojisine hazırlayan ailemden bazı fertlerin * sünnet operasyonu sırasında bayılması, zaten korkudan üç buçuk atan beni daha da korkutması. hayır daha operasyon bile başlamadı ki ablam sen niye bayılıp orada benim altıma sıçırttırıyosun ? hani işlem başlasa yamuk kesilse kanlar ortalığı götürse neyse.
    0 ...
  14. 32.
  15. ilk 31 çekişimde 31 e kadar sayardım boşalmadığımda kısırım diye oturup ağlardım. Maldık ama mutluyduk be kardeşim.
    1 ...
  16. 33.
  17. 99 depreminden yarım saat öncesinden başlayarak uyanıp ağlamışım sürekli. Müthiş bir huysuzluk ve acı hissi... hayatımdaki en net anları yaşadım o gece. Sanki biri beynime kılcak damarlarına varıncaya kadar acı çektiriyormuş gibi hissettim. Fakat fiziksel bir acı değil biyopsişik bir acı bu acı.
    0 ...
  18. 35.
  19. pastel veya sulu boyandaki renk sayısı zenginlik göstergesi olması. sen kırmızıyla beyazı karıştırıp pembe yapmaya uğraşırken pembenin 3 tonu vardı bazılarında.
    2 ...
  20. 36.
  21. Yürüyen ve konuşan bebeğimin gözünü çıkarmaları. Hala saklıyorum. Ne istediniz ondan.
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük