- bizim evde eskiden kalma 10 yaşımdayken hemen hemen boyum kadar olan gırgırın demir sopasıyla tehdit yedik kardeşmle beraber allahtan tadını tadamadan büyüdük ama şu cümle kedimize gelmemizi ve aklımızı başımıza toplamamıza yeterli oluyordu.
- alıcam şimdi gırgırın sopasını elime heee
-pıssss.
hiç tehdit işittiğimi hatırlamıyorum ama atıf yılmaz'ın "ah belinda" filmindeki "dunganga"yı unutamam. izlerken ben bile tırsmıştım ki çocukları düşünemiyorum.
"evvel zaman içinde
var imiş bir dunganga
alırmış çocukları atarmış sepetine
yaparmış hep dunganga dunganga dunganga..."
kedini ısırırım.
şimdi komik geliyor da o zamanlar çok korkuyordum. kendi canım sert olduğu için bana yapılabilecek en mantıklı tehdit kedimin canını yakmaktı. çok seviyordum be sözlük, naabim.
evi dağıttığımda annemin el arabasıyla sebze satan ve her sabah g*tünü yırtırak bağıran çığırtkan amcaya seni vercem demesiydi.. bide çizgi film izlemiyceksin en çok üzende buydu herhalde.