bir dönem çektiğimiz ekonomik sıkıntılar yüzünden anne-babamdan ayrı kalıp, anneannemlerle yaşarken sadece zengin olmayı ve annemle kalmayı hayal ederdim. annemlerle kalıyorum da zenginlik hala hayal. *
ha bir de küçük bir ajan olduğumu hayal ederdim.. evin içinde küçük bir eşyayı saklar, ev ahalisi durumu çaktığında 'panik yapmayın ben bulurum' derdim ve sakladığım eşyanın izini sürerdim.
salaklık işte. çoğu zamanda nereye koyduğumu hatırlamazdım.
misal ben küçükken hep başka bir mahallede oturduğumuzu hayal ederdim.. Arkadaşlarımın olduğu ve onlarla oyunlar oynayabileceğimiz, yıkık evlerin taş yığınlarının arkasına saklanabileceğim, kaldırım taşlarına oturabileceğim, mahallenin zengin amcasının ziline basabileceğim, balkondan annemin 'kosforrestkos hadi eve' diye bağırabileceği bir mahallede oturmak isterdim..
*Şimdi düşünüldüğünde bile insana hüzünle beraber ağzının kenarında ufak bir tebessüme yol açtıran hayallerdir.
anaannenin evinde bulunan bakırdan kabın alaaddin'in sihirli lambasıolduğu,
hansel ve gretel' in çikolatadan evinde kalmak,
dünya turu yapmak,
bir barbi bebek evine sahip olmak,
zümrüt kolye...