1- dünyada devletlerin ordusu olur. çhc'de ordu devlete değil yasal olarak çkp'ye bağlıdır. hâl böyleyken çhc aslında ordusuz bir devlettir. her yıl harcadıkları milyarlarca dolar da çhc'nin değil çkp'nin ordusunadır.
2- dünyada ordu besleyen tüm devletlerde bulunan genelkurmay başkanlığı benzeri joint command bunlarda yoktur. hâl böyleyken komutanlar genelde birbirlerinden bihaber yönetirler emirlerindeki kuvvetlerini.
3- resmi rakamlara göre 2015'te silahlanmaya harcadıkları 146 milyar dolar ile abd'den sonra bu alanda en çok para harcayan ve dünyada en büyük orduya sahip olmalarına karşın askerlerin teçhizatları tam olarak çin malıdır. 100 üzerinden puan vermek gerekirse nitelik 0, nicelik 100.
4- kokuşmuşluğun çhc'deki yuvasıdır. ülkenin en zenginleri çkp'nin üst düzey yöneticileridir. bunların geneli aynı zamanda çin halk kurtuluş ordusu'nun komutanlarıdır.
haritada gördüğünüz kırmızı çizgiçhc'nin hak iddia ettiği sular. bu sular malezya, filipinler, vietnamü, brunei ile çevriliymiş; kimin umurunda? adında çin geçiyor olması çkp için yeter de artar bile. birkaç ay önce endonezya çıkıp "güney çin denizi'nde hak iddiamız yoktur" açıklaması yaptı. yani bildiğiniz çhc'ye "bize bulaşma" dedi. sonuç? çhc bandralı balıkçı tekneleri soluğu endonezya'nın karasularında aldılar. endonezya sahil güvenlik güçleri ilk seferde havaya uyarı ateşi açarak tekneleri kaçırdılar. ikinci seferde ise teknelerden birini askıya alıp limana dönerken çin donanmasına bağlı gemiler tarafından saldırıya uğradılar. pekiyi, çkp'den ne açıklama geldi? endonezya bize saldırdı! çin bu aralar güney çin denizine savaş gemisi yığmak ve yapay adalar yapmakta.
tıpkı güney çin denizi'ndeki mantık bunda da geçerli. adında çin geçen her yer çhc'nin, dolayısıyla çkp'nindir. birleşmiş milletler'in yasaları uyarınca bu deniz aslında büyük okyanus'un bir parçası, yani kimsenin babasının malı değil. gelin gelelim tayvan'ı tanımayan, güney kore'yi adam yerine koymayan çhc yıllardır burayı kendi özel ekonomik bölgesi olarak konumlandırmaya çalışıyor. japonya'nin "gelin, burayı birlikte kullanalım" diye dil dökmelerine karşın çkp nuh diyor peygamber demiyor. bölgeye iki devlet de savaş gemileri yığıyor ve sık sık savaş uçakları gönderiyor. japonya ile olan bu gerilim bir sonraki maddede daha açık bir şekilde görülecek.
c) japonya: çoğunuzun bilmediği üzere japonya, ikinci dünya savaşı'ndaki yenilginin ardından yazdığı anayasada silahlı kuvvetlerini yalnızca japonya'yı koruması ile sınırlandırmıştı. ve neredeyse hiçbirinizin bilmediği üzere geçtiğimiz aylarda japonya'da iktidar olan şinzo abe başkanlığındaki liberal demokrat parti anayasadaki bu maddeyi "yakın müttefikleri" biçiminde yorumlamak için parlementonun alt kanadına önerge verdi. tüm muhalefet protesto amacıyla oturumu terk edince önerge meclisin alt kanadından geçti. çkp'li dışişleri bakanlığı ne açıklama yaptı? japonya'nın barışa olan bağlılığından kuşku duyuyoruz. vay anasına lan! sanki 146 milyar dolar askeri harcamalar yapan çhc değil de japonya.
d) tayvan: bunu bilmeyen bir zahmet ne olduğuna google'dan baksın.
şu anda çhc'nin her an tayvan'ı vurmak için hazırda bekleyen 1600'den fazla füzesi var. kıç kadar ada lan ora!
e) büyüme rakamları: çhc'de büyüme rakamlarını belirleyen merkezi bir denetleme kurumu yok. bunun yerine yerel yöneticilerden alınan verilerle ortaya karışık bir rakam çıkartılıyor. bu rakamların denetlenmemesi yine çkp'li olan yerel yöneticileri emlak piyasasına sokuyor. sorumluluk sahalarına devasa konut kompleksleri yapıyorlar. bunları da büyüme rakamı olarak yorumluyorlar. yani emlak balonu. sonuç aha da şu;
bunlardan en büyüğü içmoğolistan'daki ordos yakınlarına yapılan uydukentkangbashi yeni bölgesi. 161 milyar dolara mâl olan ve 1 milyon kişiye ev sahipliği yapması beklenen şehirde 70.000 kişi bile yaşamıyor. ve haberi izlerseniz inşaat araçlarının hâlâ orada olduğunu görebilirsiniz.
bir diğer örnek ise 2005'te açılan ve o günden beri dünyanın en büyük alışveriş merkezi olan new south china mall. 892.000 metrekare toplam alan ve 660.000 metrekarelik kullanılabilir alanı olan bu avm bugün bomboş. lanzhou yeni bölgesi'nde söyleşi yapılan kişi vali yardımcısı. dikkât edin, yeni bir kangbashi yeni bölgesi olmayacaklarını üstüne basa basa söylüyor ama elle tutulur tek bir neden bile sunmuyor. çevredeki köylerden zorla yerleştirmeyle getirilecek köylüleri gösteriyor ki adamların hâlen oturdukları ve yıkılacak olan evler 10 yıllık. başlarına geleceklerden bîhaber garibanlar da "hüloooğ".
sanki bunlar yetmezmiş gibi çin'in dörtbir yanında emlak balonunu olanca soluğu ile şişiren çkp.
tabii tüm bunlar yapılırken 1,5 milyar çhc yurttaşının ayaklanmama nedenleri de belli: cct! propaganda konusunda havuz medyasına bile rahmet okutacak bu basın-yayın kuruluşu, zaten tüm basın-yayın organlarının ağır parti sansürüne uğradıkları çhc'de çkp'nin resmi yayın organı.
Çin komünist partisi yönetimi Doğu Türkistan'daki Uygurlara ve Han olmayanlara soykırım uygulayan insanlığın yüzkarası bir rejimdir.
Bu rejimin en kısa zamanda yıkılması gerek.
çin kültür devrimini örgütlemeye çabalamış sonuçta istediği sosyalist kültürü yetiştiremeden kendisini önce küçük burjuva sosyalizmi sonrasından da burjuvajinin yönetim eğilimine kaptırmış olan siyasal örgütlenmedir. yoğun nüfüstan kaynaklı ucuz iş gücünün fazla olması ve ülkedenin ekonik atılımı olarak gösterilmekle birlikte bu atılım nüfüsun çok çok küçük bir kısmı için geçerli olmaktadır. bundan kaynaklı olarak sadece adında komünist olması partinin komünist olduğu anlamına gelmez, önemli olan işlevidir.
ilk kurulduğu günden itibaren ancak bir küçük burjuva devrimcisi olmayı başarabilmiş bir parrtidir çkp. ülkesindeki emperyalizmin işbirlikçisi faşist hükümeti devirerek anti-emperyalist devrim yapan çkp, burjuvalı bir sosyalist düzen kurmaya çalışmıştır. tabiki de sonucu hüsran olmuştur. tiananmen meydanı olaylarından açıkça saflarını belli etmiştir. son dönemlerde ise dünyanın en sömürücü devletini kurarak faşist bir diktatörlüğe dönüştürmüştür iktidarını çkp.