çay sevmeyen insan

entry237 galeri3
    36.
  1. çay harareti alır gibi cümleler yüzünden bıkmış olabilir.
    0 ...
  2. 35.
  3. zorluklar yaşayan insan modeli.
    mesela ben.
    çay sevmem; hiç içmem değil ama 40 yılın başı işte.
    öyle enteresan bi çay kültürü oluşturmuşuz ki, içmeyene günahkar gözüyle bakılıyor. su içmemek gibi.
    halbuki bizim kültürümüzün baş aktörü kahvedir.
    bu çaya ne oldu ben anlamadım zaten.
    2 ...
  4. 34.
  5. ayrıca her yemeğe de mırın kırın eden insandır. salata da bile seçicilik yapar. onun ile sadece annesi uğraşabilir. siz yormayın kafanızı.
    0 ...
  6. 33.
  7. pürüz insandır. hele bir de misafirse içirecek başka bir şey bulmak zorundasınız. adam gibi iç işte mis gibi.
    0 ...
  8. 32.
  9. biraz mızmız olan ve genelde bulunduğu ortamlara uyum sağlama sorunu gösteren insandır. bir çay içelim dersin içmez, poğaca - börek alır yanında kahve hüpletir. balkon ya da teras, hadi o da olmadı kıraathane ya da kafede de aynı "siz avam insanlar gibi çay içmiyorum" havalarındadır.
    1 ...
  10. 31.
  11. hayat damarlarından 7-8 tanesi kopmuş insandır, git yaşama o zaman kardeşim, yaşayacaksan da adına başka bişey de, diye sinirlendirirler beni bu tipler.
    1 ...
  12. 30.
  13. 29.
  14. 28.
  15. bir gün mutlaka özüne dönecektir.. *
    0 ...
  16. 27.
  17. kansızlık
    -demir eksikliği vb. hastalığı vardır.

    eğer bunlar olmamasına rağmen sevmiyorsa sevilecek insan değildir..
    0 ...
  18. 26.
  19. (bkz: hıhh ben işte.)
    cay icmeyen insandır. telaşlanacak bir şey yok kahvaltıda su icebilir, süt icebilir, kola icebilir, kahve icebilir, meyve suyu bile icer yani.
    1 ...
  20. 25.
  21. memlekette türüne az rastlanandır. lakin korkmayın üniversite ortamındaki çay yavaş yavaş onu tutsağı etmeye başlar, bi de çalışmaya başladı mı ortamlarda bir iki derken vay haline çaykolik olup çıkmıştır bizim çay sevmeyen insanımız.
    0 ...
  22. 24.
  23. yaşamaması gereken insandır.
    çay sevilir,çayı sevende sevilir.
    0 ...
  24. 23.
  25. türlü sorulara, eziyetlere maruz kalan, bazen sevmediği halde o çayı içmek zorunda kalan insandır.

    efendim bu benim. sevmem çayı. ice tea, nestea filan severim ama ne yalan söyleyeyim. gerçi onları da çaydan saymıyorlar ya neyse ben yine de belirteyim. ne bileyim yani sevmiyorum işte tadını filan. hoşuma gitmiyor bu çay. sanki ağzımın tadını bozuyormuş gibi geliyor bana. çok büyük zorluklara göğüs geriyorum bu yüzden. ısrarla çay içmemi söyleyenler mi istersin, "iç iç bitane ama!" diye beni zıvanadan çıkaran mı?

    geçen yaz staj yaptığım yerde çaycı bi abi vardı. getiriyor habire çayları. bende kırmayayım dedim 2 bardak içtim. (hizbullah işkencesi gibiydi.. ne sen sor ne ben söyleyeyim!) adam dürbünle beni gözlüyor sanki çayım bittikçe yanımda bitiyor yeni çayla. artık habire tuvalete gitmekten ve midemin bulantısından fenalık geçireceğim. en sonunda dayanamadım:

    -ya ben hiç içmiyim saolun adem abi..
    -niye?
    -yok gerçekten.. yeter 2 bardak.
    -çekinme yaa sen artık buranın adamı sayılırsın.
    -yok çekindiğimden değil ya. ben pek içemiyorum çayı.
    -hıı taam ben sana ıhlamur filan getiriyim.

    sonra ıhlamur ve bitki çayları seanslarımız başladı. çıldırmak üzereydim. midem allak bullak olmuştu. eve zor geldim.. midem aşure kazanı gibi olmuştu. ertesi günü 3 fincan ıhlamur ve bir nescafeyle sağ salim atlattım. bolca su içtim. staj yapmak hayatımın en büyük işkencesi gibiydi.. 25.gün sonunda pılımı pırtımı topladım ve arkama bakmadan kaçtım o sahneden.

    birinde de annemin memleketi erzincan'a gittiğimizde, bizi kahvaltıya çağırdılar. bana çay doldururlarken annem sağolsun müdahale etti hemen;

    -tuba'ya çay koymayın cnm o içmiyo
    -aa! (bana alien görmüş gibi baktı o sırada) nasıl içmiyo?
    -evet sevmiyorum ben çayı saolun.
    -nassı sevmiyosun yaa? şaka mı yapıyosun?
    -yoo.. sevmem tadını.
    -çay içmeden nası yaşıyosun?
    -valla ben onu su diye biliyordum
    -he?

    zırt erenköy.. içmiyorum lan içmiyorum. uğraşmayın benimle, rahat bırakın. bi huzur verin.
    1 ...
  26. 22.
  27. herkes birbirinin sevdiği şeyi sevse, aynı zevke sahip olsa, aynı şeyden nefret etse zaten çeşitlilik olmazdı. dolayısıyla çayı sevmeyen kişi en az seven kadar normal biridir. gerçi ince belli bardakta, demli bir çayın tadı ayrıdır ama sevmeyene de saygımız sonsuz. "neden sevmiyorsun" diye sormak veya "ya çay da sevilmez mi" demek saçmadır.

    tamam, ben bundan bir kaç saat önce tavuğu sevmediğini söyleyen bir arkadaşıma, "aaa, tavuk sevilmez mi" demiş olabilirim. pişmanım. tavuk da sevilmeyebilir. *
    2 ...
  28. 21.
  29. aslinda caydan degil, siyah caydan hoslanmayan kisilerdir. damak tadlarina uygun olmadigindan veya zevklerine uymadigin olsa gerek icemezler.
    meyve aromali (papatya, nane, limon, kus burnu gibi) caylari severek icebildiklerinden, yanlis bir önermedir.

    aslinda acik olmasi kaydiyla siyah cayi da icebilirler. kirathanelerde olsun, cafelerde olsun özellikle belirtildigi halde, asfalt tadinda cay getirilir. Bütün gün birakin agizi, girtlaktan cikmaz tadi.
    3 ...
  30. 20.
  31. 20.
  32. türkiye sınırlarında zor bulunan insan çeşididir.
    2 ...
  33. 19.
  34. hala radyasyon korkusu yaşayan insandır...
    4 ...
  35. 18.
  36. her gittiği yerde zorla önüne çay konulup zorla içirttirilen insandır, türk milleti içmemden anlamaz çünkü, yazıktır günahtır hem çaya hem de insana. sonra da ikinci bardakta ısrar edilir, gereksizdir bu ısrar ama edilir hala anlamış değilim.
    1 ...
  37. 17.
  38. Türk olduğundan şüphe edeceğim insandır.
    2 ...
  39. 16.
  40. sigarayı bırakmış kişidir. artık çayı da sevmiyordur.
    4 ...
  41. 15.
  42. kesinlikle doğulu değildir.
    2 ...
  43. 14.
  44. çaydan başka içilecek pek birşey olmayan türkiye'de, bir de çayına kaç şeker atılacağına karışılıyorsa; canından bezmiştir.
    1 ...
  45. 13.
© 2025 uludağ sözlük