zil tonu olarak sevilen bir parça yüklendiyse. sırf müziği dinlemek için telin açılmadığı durumları gördüm.
bazende yolda yürürken önünden geçtiğim ankesörlü telefon çalar. etrafında kimse yoksa gidip açmaya doğru yönelirim. açsam ne olacak ki beni mi aradılar sanki diye düşünüp geri dönerken meraktan dayanamayıp tekrar telefona doğru bir yönelirim. lakin cesaret edemeyip açamam o telefonu.
üç seçenek olabilir:
1.arayan kişi konuşulmayacak kadar değesizdir.
2.aranan kişi fena halde depresyondadır.
3.yine aranan kişi zil sesini dinlemek için ölüp bitiyordur. *
arayan kişinin söyleyeceklerini adı gibi bilen insanın, yaptığı en doğru harekettir. insanın kulakları, ruhu, o cümlelerle tıka basa dolmuş dolmuş dolmuştur. tek kelime duyacak halde değildir. bıkkınlığın son raddesidir artık. bir zamanlar, çaldığı zaman saldırdığımız telefon, iğrenç görünür gözümüze.
herkesin "nasıl dayanabiliyorsun?" tepkilerine rağmen yapmaktan asla bıkıp usanmayacağım bir eylemsizliktir. ayrıca söz konusu olan cep telefonuysa komple sessize alınması veya karşı tarafın numarasını filtleyerek insanı nirvanaya erdiren eylemdir. sevgili, anne, baba, arkadaş veya kardeş hiç fark etmez hemen herkeste etkili olan yegane yoldur. kesinlikle ve kesinlikle telefon meşgule dahi atılmamalıdır. *