Bugün itibariyle ilk bölümünü 3 defa izlemişliğim bulunan dizi. Kitabını 12 13 yaşlarında defalarca okuyup karakterleri gözümde birebir canlandırmışlığı olan insanım. çok da beğendim. buralar entry dolucak entry.
kıyafet, mekan, karakter olarak kitabı düzgün yansıtan dizi.
--spoiler--
misal, çalıkuşunun anılarını yazdığı sahne; masası, mumu tam kitabı okurken aklımda canlandırdığım gibi. doktor selim de hayalimdekine tam uymuş, donuk bakışlar vs. en azından benim açımdan tutturmuşlar.
--spoiler--
popüler bir kitabın taşıması gereken bütün özellikleri taşıyan bir kitaptır efendim. basittir, yeni bir şey vaadetmez, klişe, tek yönlü, düz karakterlere sahiptir, kimi yerli yerine cuk diye oturan kimi açıkta kalan onlarca sosyal mesaj vermektedir, vasat okuyucunun hislerine ve bilgisine göre yazılmıştır. türk edebiyatının anlatı yönündeki gelişimine gram faydası olmayan bir kitaptır. ahmet hamdi tanpınar'ın peyami safanın Kemal Tahir'in türk edebiyatında birer merhale olan romanlarıdan daha çok tutulmasının nedeni de bu basitliğidir.
--spoiler--
+allah'ım teşekkür ederim, nasıl da özlemiştim
-çıldırıyorum hasretinden
ne olur bir daha yüzünü bu kadar esirgeme benden
+esirger miyim hiç..en çok ben kahroluyorum seni görmeyince
-barıştık mı papatyam
+şu çamurun tadına bakarsan barışırız *
--spoiler--
çalıkuşu:sevgimi nasıl gösterceğimi bilmiyordum, sınıf arkadaşlarım haklıydı.
vahşiydim, yabaniydim.
madem ki seni seviyorum;o halde canını okumam hak, madem ki beni sevdin; tüm kutsal kitaplarda yazan türlü belalar sana müstehak..annemle babam terkettiğinden beri sevilmeye layık olmadığımı düşünüyordum esasen.öyle ya,yıldızlara birlikte baktığın biri gittiyse herkes niye dursun?
bu kadar masum aşkı anlatan bir dizi. nedense aydan şener'li bölümlerini de bayıla bayıla izlemiştim. kitabını da seve seve tekrar tekrar okumuştum. burak özçivit rolüne çok güzel adapte olmuş fakat fahriye evcen konusunda hala ön yargılarım var. ilerleyen zamanlarda düzelir umarım.
Seyfettin enişte ile ciddi problemlerim var. iyi değilim yani anlayacağın sözlük. suskunlardan gelen bir psikoloji onunda farkındayım. Sanırım zamanla gözüm alışacak yoksa Feride hakkında endişelerim yoğunlaşmaya başlayacak.
2. Bölümle yine kendini sevdirmiştir dizi.
büdüt: ayrıca romandan kalma bir hıncım vardı Kamran sana hala sövüyorum haberin ossun yani. *
eski dizileri, hikayeleri ısıtıp ısıtıp önümüze koyan bir furya daha. yahu senaryo mu bulamıyorsunuz? başka hikaye mi uyduramıyorsunuz? azıcık üretken olun!
bu romanın filmleri, dizileri defalarca çekildi. hatta çalıkuşunun modern versyonu bile çekildi de tutulmamıştı.
insanlar yeni şeyler istiyor.. bırakın romanda kalsın bu güzel eserler bize...
Takoz irfan rolünden sonra, çalıkuşu'nun fazla iyi yürekli eniştesini oynayan Mehmet Özgür her an Feride'ye bi kötülük yapacakmış gibi, bu adam bu kadar iyi olamaz, kesin bunun altından bir şey çıkacak dedirtiyor.
Reşat nuri güntekin'in eserinden uyarlanmıştır. jenerik müziği cahit berkay'a ait olan nostaljik dizi.
Burak Özçivit'in aksine kitapta, Kamuran karakteri sarışın ve renkli gözlüdür. Fakat yine de bu rolü iyi kıvırdığını düşünüyorum.
Okuduğum ilk kitaplardan biridir.
Yıllar önce aydan şener, kenan kalav ikilisi ile dizisi çekilmiştir.
bu günlerde Kanal d'de tekrarı çekilen dizi. Bana kalırsa, çalıkuşu feride'yi ezgi mola oynamalıydı.
anladım ki yaşlanıyorum... biri dizi ya da filmin beni duygulandırması imkansıza yakınken, kamran'ın ""Ona gitme Feride.. Beni kolsuz, kanatsız bırakma.." deyişi ile o bakışı ile döküldü yaşlarım. bilemedim; belki aşka özlemdir. dizinin 2 ya da 3 sezona uzayacak olması nedeniyle iç bayan ayrıntılara yer verilmiş olsa da , kostümler, ışık, oyunculuk kalitesi ile gayet iyi yerlerde. feride aşık, acı çeken ama daha bi deli dolu olsun. kamran'a diyecek lafım yok her şey yerinde. burak özçivit dün itibari ile hayran sayısını katlamış ve türk kadınlarının aşık olunası tipleri arasında 1. sıraya yükselmiştir - kim takar kıvanc'ı-