ülkemizde çalışma süresi 4856 sayılı iş kanununa göre haftada 45 saattir. bu süre bir günde 11 saati geçmemek üzere, haftaya farklı şekilde yayılabilir (en az 1 gün hafta tatili olması zorunludur).1 saat ara dinlenmesi hariç 7,5 x 6 = 45 ya da 9 x 5 = 45 ya da 11,10,10,10,4 dahi olabilir. işveren haftalık 45 saati aşan sürelerin karşılığında işgörene mesai ücreti ödemekle mükelleftir. Bu ücret de saatlik ücretin 1,5 ile çarpılması ile bulunur. Ancak şu da bir gerçek ki, çoğu işveren bu yasal sürelere uymamakta ve doğan mesailerin ücretini de ödemekten kaçınmaktadır. Böylece yasal olarak 45 saat olan haftalık çalışma süresinin neredeyse 60-70 saatleri bulduğu işletmelerin olduğu aşikardır. Avrupa ülkelerinde haftalık çalışma süresi yaklaşık 38 saatlerde, Polonyada bile 40 saat iken bizde 45 saattir. o da keşke 45 saat olsa ona da razı olacağız.
ülkemizde çalışma sürelerini yasal olarak kısaltmak devlet memurlarının ve iş kanununa uyan kurumsal işletmelerde çalışanların işine yarayacaktır. Önemli olan fiiliyatta kısalması ancak işverenlerin ipi kendilerinden yana çektiği ülkemizde fiiliyatta zor görünmektedir.
Cavap olarak kısaltılmalı ancak bu sanıldığından zordur.
ulan bir işim olsun sabaha kadar çalışırım diyen bizlerin, işteki bir yılımızdan sonra süreler kısaltılsın diye yaptığımız serzeniştir, anlayışla karşılanması gereken durumdur, ama en nihayetinde özel sektör ne istese onu yapar denilecek bulgudur...
Fevkalade önemli bir tespit ve düşünce olması hasebiyle tebrik ederek başlamak isterim.
Günümüz şartlarında devleti kurum ve kuruluşlarda çalışan personele çalışma saatlerinde gösterilen özen ve itinanın, özel sektör çalışanına gösterilmemesi ve bu çalışanların, maaş konusundaki mahrumiyetine cevap verilemese bile, gerekli düzenlemeler ve cezalar getirmeyerek, patronun insafına bırakılan insanlarımızın sosyal haklarını elinden alarak 16 bazı yerlerde 17 saat çalıştırarak asgari ücrete mahkum edilme zihniyetini kınıyorum.
Öncelikli, sırf patronu daha doğrusu efendisi bir bardak çay isteyebilir düşüncesi ile gece saat 12 ye kadar çay ocağının başında bekleyen modern köleler, kot taşlama atolyeleri vs. bir çok alanda yapılması gereken düzenlemelerin kısa süreler içinde hayata geçirilmesini temenni ederek, asgari ücrete zam verilemiyorsa da, tıpkı a.b.d. ve Avrupa da hayata geçirilmiş saatlik ücret kanununun yasalaşmasının elzem ve mecburi olduğunu belirtmek isterim.
Esas itibariyle, 17 saat çalışan bir insanın saatlik düzenleme doğrultusunda maaşında hatırı sayılır bir artış olabileceğini söylemekte mümkün mertebe fayda görmekteyim.