bize ne denilesi durumdur. eğleniyordur, zevkler ve renklerin hesabını başkasına verecek hali yoktur elbet. yurdum insanıdır, anormal bir durum yoktur. herşeye bir kulp bulunmaması ya da yadırganmaması gerekir.
''yahu ironi yapıyorduk, şakalar, espriler eğlenceler. her şeyi çok ciddiye alıyorsunuz olmaz ki böyle hehehehe'' diyerek tepki alacağımı bile bile yazma gereği duyduğum başlık. görende zanneder ki; tüm alaya alanların hepsi louis vuitton çizme giyen, vals eğitimi alıp çaça yapan paris doğumlu insanlar zanneder. nesiniz kuzum siz allah aşkına? korsancıdan aldığınız kitaplar ile asosyal bilgisayarlarınızda konuşmasını biliyorsunuz, çıkın şöyle bir padyuma da boyunuzu kılığınızı kıyafetinizi göreyim. böyle tepki gösteriyorum da zannedilmesin bende başlıkta bahsi geçen güruha dahilim. hayır, fakat ekonomik durumum müsait olmasaydı ve ugg denilen ayakkabıya hevesim olsaydı gayet de alır giyerdim. kolbastı da işin yöresel eğlence tarafı. yahu böyle her şeyi küçümsemeyin az insan olun be arkadaşım. edep denilen bir olgu varmış bir zamanlar bu topraklarda, bildin mi? insanlar, yanağında kirpik gördüğü zaman karşısındakini mahçup etmemek için söylemezlerdi, eğer müdahale edilebilecek bir şey ise hemen durumu belli etmeden durumu kurtarırlardı, veya sağ elin yaptığı sol el görmemelidir gibi kavramlarınız vardı unuttunuz mu? zamane genci olmak için ''bizim sınıf aynı hababam sınıfıydı çok piçtik'' gibi sulu sepken tadsız nüktelerde bulunacağınıza, az kendinize bir bakın irkilin.
farklı birçok görüşü benimsemiş kızıdır.
1- modayı takip ederim ugg'ımı giyerim.
2-Bunlara para kazandırcak değilim.komünistim lan! dolayısıyla çakmasını giyerim.
3-Kültürüme de her daim sahip çıkarım ugglarımla kolbastımı yaparım.