kendinizi bulabileceğiniz, kendinizi kaybedebileceğiniz bir şarkı.
hayata, sevgiye inancını kaybetmiş bir kalp hırsızını anlatıyor sanki. temiz kalabilmeyi başarabilmişse de sadeliğini kaybetmiş, karmaşık hayatlar içinde çaresiz... iyileştirmediği yaralarını gelmesini istediği kurtarıcısına anlatmaya hevesli, umut etmeyi istemeye istemeye umut eden, var olamayacağına inandığı kurtarıcısının hayali kuran biri. her defasında merak ediyor: bu benim kurtarıcım mı yoksa kıyametim mi? diye
tereddüt etmeden, ertelemeden gelen birine inanmamak ne zordur. uyuşturur hisleri insanı inanmaya çalışırsın kurtarıcın olduğuna. sen henüz buna inanmaya çalışırken bu kurtarıcı yeni yeni isteklerle gelir, sersemletir. kaçamazsın, içinden bir şeyler akıp gider ağırlaştırır bedenini, her şey senden daha güçlüdür sanki yerçekimini bile hissedebilirsin.
düşersin, yere çarparsın. onur her gördüğünde tekrar çarparsın canın acır. onu gördüğünde nasıl hissettiğini, onun zayıf noktan olduğun anlatmak istersin. güçsüz hissedersin kaçmak istersin ama kaçamazsın, yerçekimi gibi kaçınılmazdır.
