filmle ilgili spoiler içerir. izlemeyen ve spoiler almak istemeyen bakmasın.
bir zümrüdüanka yoldaşlığı faciası yaşanmadığı için çok mutluyum öncelikle. salondan müthiş muthiş mutlu ayrıldım, mutluluk hala içimde. süper, tek kelimeyle.
biraz ayrıntıya inersek, kitabı okumuş, hatim etmiş kesimden birisi olarak filme çok iyi yansıtılan sahneler arasında göstermek istediğim birkaç şey var. öncelikle hikayeden gireyim; üç kardeşin hikayesi. kesinlikle olağanüstü. tüy, ırmağın üstüne düşerken hiç aklımda öyle bir şey yoktu. xeno, bakanlık'a haber gönderiyor falan diye düşündüm. ama ordan pat diye hikayeyi görüntülü bir şekilde anlatmaya başlayınca oha diyebildim sadece. kesinlikle beklenmedik bir kıyaktı, çok iyi akıl edilmişti.
ondan sonra. madalyonun yok edilme sahnesi kesinlikle beklemediğim kadar güzeldi. filmde fazla düello olmadığı için böyle şeyleri ön plana çıkartıp, olağanüstü derecede güzel yapmaları çok etkileyiciydi gerçekten. en başta ron'un üstüne fazlasıyla gidilmesi falan, kesinlikle harikaydı oralarda. toz bulutlarının konuşması, aradan harry ve hermione'nin fırlaması, onların konuşması. ki daha özellikle diyebileceğim şey; kitapta harry ve hermione'nin orada normalden çok daha yakışıklı ve güzel olduğu söylenmişti. filme de bu şekilde yansıtılmış, makyaja boğulmuş. ama çok iyiydi. ayrıca o sahnede rupert grint de çok iyi rol kasmış, etkileyiciydi.
dobby'nin ölüm sahnesi. ağlattı, mahvetti. kitaptaki gibi sadece, "harry potter" diyip kesmedi. etkiledi onun konuşması, daniel'ın yaptığı rol. her şekilde etkiledi, müthiş bir renk kattı. ah be dobby. hala söylüyorum, ölmesi gereken son kişiydi.
başka bir şey gelmedi bu konuda aklıma, geldikçe yazarım zaten.
oyunculuklardan en çok etkilendiğim sahneler arasında, hermione ve bellatrix'in sahnesi var. emma watson çok iyi kasmış orda, helena'ya zaten laf yok. aşktan farksız o, başka bir şey, bi' tane lan o.
harry ve hermione'nin dans etmesi de farklı bir hava katmış filme. çok tatlılardı, renk katmış, ama garip olmuş ne biliyim. ron gidiyor, bunlar dans ediyor. niye lan? bu kadar çok mu istiyordunuz onun gitmesini, nedir? hani dediğim gibi, mimikler falan çok tatlıydı, ama ron'un gidişinin üstüne, pek hoş olmamış. tasvip etmedim.
şöyle bir şey eksik kalmış yalnız. kitapta, kovuk'a giderken, havadaki savaşta, tamam harry'nin asası kendiliğinden büyü yapıyor, filmde de olmuş bu iş, ama harry bunu gündem konusu haline getiriyordu. filmde de oluyor, ama harry bahsetmiyor bile, seyircinin de büyük olasılıkla aklında kalmamıştır, hatta kitabı okumayanlar fark etmemiştir bile. ilginç bir ayrıntı belki, ama bahsedilse iyi olurdu bence.
her neyse. biraz daha idrak edeyim, filmi bahsederim ben daha. müziklerini dinleyelim şimdi, üstüne iyi gider.
edit: aa bak unutmadan ekleyivereyim. ron geri dönüp, harry'e asa verdikten sonraki harry'nin hareketi çok iyiydi. kitapta olmayan, eklenen ve güzel oturan sahnelerden sadece birisi.