sonuçlarına katlanamayacağını düşündüğü bir şeyi yapmaya hazırlanan insan sözü..
işte hayata yön verebilecek bir duygunun, kelimelere bürünmüş hali.
hayatınızı nasıl yaşarsınız, korkarak mı?
o zaman korku kokar eviniz, ceketiniz, teniniz..
kokunuz, korkunun kokusunun içinde kaybolur. kokusuz kalırsınız, kimliksiz kaldığınız gibi.
görünmez olursunuz adeta ve sebebini de anlıyamazsınız.
korku ile yaparsınız seçimlerinizi ve korku, yaptığınız her şeye siner.
çünkü seçtikleriniz size ait değildir, korkunun seçimidir.
öyle belirgindir ki, korkunun size egemen olduğu, bedeninizdeki enerjiyi bile alır götürür.
en içten anınızda attığınız kahkaha bile korkudur.
korkarak, kaçarak, mutluluk sandığınız hayali bir köpüğün içinde, koskocaman bir yalanı yaşarsınız.
hayat yanınızdan akıp geçer ve siz o köpüğün içinden sadece izlersiniz.
tükettiğiniz sadece zaman değildir, katılamadığınız hayatı tüketirken tek kazancınız korkularınız sebebiyle suya sabuna dokunmadan yaşamaktır!
buna yaşamak denirse eğer..
korkunun esiri olmadan ama korkuyu idare ederek yaşamayı becerebilmek gerekir.
o zaman korku, uyaranınız olur.
yedi basamak birden atlamaya çalışan sümüklü oğlan gibi gerinip atlayın gitsin, madem ki mahallede erkek sayılmak için yedi basamak atlamak gerekli.. korku durdurmasın sizi, atlayın.