rus kopyasında patch çalıştırılabilecek oyun. patch kurulmadan önce c/program files/sports interactive klasöründeki "football manager 2011 russian" ismi, sonundaki russian silinerek değiştirilirse oyun sorunsuz çalışır. tabi ki patch ve sonra crack yüklenirse. pek çok kişi "patch kurdum ama cd isteyip duruyor bu mount ettiğim halde?" dedi bana, dövmeye kalkan oldu. lan olum crack yapmazsanız çalışmaz patch, allah allah.
sanırım farklı takımlarda toplam 15-20 kadar maç yaptım oyunda. ben fm'yi hiçbir zaman derinlemesine inceleyip oynayan bir insan değilim. asistana sorup kadro kuran, sürekli aynı takımla ve aynı taktikle sahaya çıkıp canı sıkılınca oyunu silen bir insan da değilim tabi ki. her ne kadar ergen olsam da yine de sağlam fm'ci sayılırım hacı. şimdi kendi maceramdan birkaç parça şey söylemek istiyorum siz sözlükçülere,
* fm başlıklarındaki entrylerimi özlediğinizi biliyorum. yine geldim, hehehehe. okuyun arkadaş. sizin için yazıyorum bunları hep ben.
* dover athletic, cardiff city ve msv duisburg takımlarında kariyer yapmayı düşündüm fakat en uygun bulduğum takım duisburg idi. diğerlerinde götüremedim, sevemedim oyunu. ama almanya'da gerçekten mutluyum arkadaş, yaşasın zweite bundesliga!
* oyunu 3d oynuyorum ve ortalar haricinde gayet memnunum. şu ana dek 3d maç motoruyla ilgili bulabildiğim tek aksaklık, kanatlardan gelen toplarda rahatlıkla gol bulunabilmesi. ve bu kural niyeyse sürekli rakip takım için geçerli. benim kanat oyununa yatkın olmayan oyuncularımın da etkisi vardır elbette ama adamın dc'si gelip orta açıyor, içerde tamamlayıp gol atıyorlar, o zaman ayar oluyorum işte. kanattan yapılan ortalar çok tehlikeli. benim gibi 10 kişi kalır da defansı beşlerseniz, topları çıkarmanız daha kolay oluyor. ama "kanattan geliyolar la" deyip 6 defansla oynarsanız yine skip bırakırlar tabi.
* 3d motoruyla mı ilgili bilmiyorum fakat çok fazla kart çıkıyor. maç sırasında sizden bağımsız gelişen olayların da etkisi çok bunda. sarı kart gördükten sonra hakeme el hareketi yapıp direkt kırmızı gören bir futbolcum var. 4 maç ceza aldı. cezası bitti, hemen sonraki maçta yine kırmızı kart gördü ve ben bu adama disiplin cezası veremiyorum, bir türlü bulamadım o sekmeyi. akıllı olsun amk. her neyse hacı, böyle bir problem var. kupa maçında eintracht braunschweig ile oynadım, 11 kişiden 9'u sarı kart gördü. sonradan oyuna girenlerin de 2'si gördü. 81'de yediğimiz golle kupadan da ikinci turda elenmiş olduk sonra.
* şu ana kadar oyunda pek bir şey yapmama gerek kalmadı. advice meeting dedikleri toplantılarda pek çok oyuncuyla görüşüp "akıllı ol" dedim, çoğu da "tamam başka isteğin?" dedi. güzel oldu. skautlar genelde 35 yaşında futbolcular öneriyorlar fakat bu futbolcular benim bundesliga'ya çıkmamı sağlayabilecek düzeyde, kontratı bitmiş, beleşe alabileceğim futbolcular. san van der gessel mi ne, öyle bir herif geldi, adam hem dmc hem mc hem amc oynayabiliyor. aynı özelliklere sahip philipp klement de 1 ocak 2011'de takıma katılacak ki kendisi kaiserslautern altyapısından geliyor ve yanılmıyorsam 17 yaşında, teknik, hız falan 13 adamda amk. sonra yine bu skautlar salva'yı önerdi sezon başında. 35 yaşında ama iyi adam. "alalım, forvet yok takımda" dedim. 10 maçta 9 gol attı herif. 5-4-1 oynuyorum şu ara, daha fazla gol atıyor lan. adama en yakın kişi yine 35'lik oyun kurucumuz grlic, orta sahanın ortasında jasfhs.
* oyuncular, toplantıda kendilerinden bir şey isterseniz bunu genellikle yerine getiriyorlar. fakat toplantı haricinde gidip de şunu yap derseniz siktir çekiyorlar. 17 yaşındaki futbolcumun bana posta koymasına sinirleniyorum mesela ben. tamam arkadaş, gençsin, artistsin de, "daha sıkı markaj yapmanı istiyorum" diyorum, "oyunuma iyi etki edeceğini sanmıyorum" diyorsun. affedersin de senin babanı sikerim ben tamam mı?
* oyun eski versiyonlarından çok daha gerçekçi. sağdan soldan 3-5 kuruşa genç yetenek toplayıp sarıyer'e otamendi'yi transfer etmeye kalkanlar zaten bu oyunu oynamasın. ben açıkçası çok beğendim.
* bu sorunu nasıl çözebileceğim konusunda hiçbir fikrim yok ama evimizde sürekli kazanıyoruz, deplasmanda sürekli kaybediyoruz. içerde ve dışarda 5'er maç yaptım şu ana kadar. evimdeki 5 maçta 13 puan topladım. puan kaybettiğim tek maç aachen maçıydı. onda da 76'da rakip 10 kişi kaldı. 86'da penaltı kazandık ve o pozisyonda 9 kişi kaldı. salva penaltıyı kaçırınca 1-1 berabere kaldık. deplasmanda oynadığımız 5 maçta ise sadece fsv frankfurt'u 5-4-1 taktiğiyle 1-0 mağlup edebildik(son yarım saatini 10 kişi oynadık). ama bi' saniye lan, 19 puanımız var sanırım. bir dış saha galibiyeti daha almıştık o zaman. ama kimden hatırlamıyorum. tek bildiğim fortuna, bochum ve hertha'nın bize çakmış olduğu. bu 3 maçta 8 gol yedik ve hiç gol atamadık, bunu da eklemem lazım.
