jano rosebiani'nin post-prodüksiyon aşamasında olan chaplinê ser çîyan (chaplins of the mountain -> dağların chaplini) dili kürtçe-ingilizce olan filmidir.
--spoiler--
jano rosebiani:
- aklımda iki hikaye vardı, ikisini birleştirdim ve dağların chaplini ortaya çıktı.
birinci hikâyede annesi al-anfal kurbanı olan nazê, annesinin köyünü arıyor. birçok kürt kadın al anfal zamanında araplara satıldı, 86-87 yılında. namus meselesi olduğu için kürtler bu konunun üzerini örttüler, üzerine konuşmak istemediler, istemiyorlar. bunları tüm dökümanları var anfal merkezinde. tüm isimler bile yazılı. mısır kahiredeki genelevlerde bu kadınlar çalıştırıldı. kapalı bir halk olduğumuz için yüzleşmek istemiyorlar. filmdeki hikayede, anfaldan kaçan bu genç kızın annesi, bir fransız adam tarafından çalıştığı yerden azat edilerek fransaya götürülüyor. nazênin annesi ve babası küçük yaşta ölmüş. o annesinin köyünü arıyor. bu hikaye uzun zamandır aklımdaydı.
ikinci hikaye daha çok kültüreldi. iki kişi kürdistanın köylerini gezip chaplin filmlerini göstermek istiyor. bu iki kişi new yorktan kürdistana gidip kültürlerini göstermek istiyorlar aslında ve chaplinden başka kültürleri yok gösterecek. gittiklerinde daha çok kürt kültürünü görüyorlar; şarkılar, düğün, ezidi köylerindeki ritüeller bu yolculuklarında üç şey göstermek istedim; birincisi kürdistanın güzelliği, ikincisi folklor ve kültür, üçüncüsü bu güzelliğin altında kürtlerin acı ve yaraları kürtlerin tüm din ve kültürleri yaşadığını göstermek istedim ayrıca ezidiler, hıristiyan ve müslüman köyleri... kürt ezidi ayininin en eski inanış olduğunu ve kürtlerin çok asil ve eski bir halk olduğunu göstermek istedim..
--spoiler--