sıcak olmayan. lisede ingilizce dersinde yaptığımız tanımlar gibi oldu. not hot...*
şimdi bahsedeceklerimden daha önce bahsettim mi bilmiyorum lakin uzun süredir aklımda. bu sene soğuğun ciğerlerime ilk dolduğu andan beridir aklımda...
geçen kış. hani istanbul çok soğuktu. hani aralık sürekli yağmurlu ocak, şubat kardı. hatırlatabildim mi? şimdi şu soğuk ne zaman dolsa ciğerlerime kendimi geçen senenin kışında buluyorum. kokuyor çünkü soğuk. o kokuyor. bostancı köprüsü kokuyor. ümranitye kokuyor. onunla bindiğimiz otobüsler kokuyor. ha bir de ona söylediğim "eve vardığında bana mesaj at olur mu?" kokuyor...
nefretle titriyorum çoğu zaman. bazen aşkımı hatırlıyorum. ne olursa olsun iyi bir aşıktım ben. neyse demek istediğim koku hafızası diye bir şey vardır elbet ama dışarda ki havanın kokusu aklınızı alıp eskiye götürüyorsa işte o zaman işiniz zordur. havadır bu nihayetinde. kaçamazsınız ki...