"lût'u da (peygamber gönderdik). kavmine dedi ki: sizden önceki milletlerden hiçbirinin yapmadığı fuhşu mu yapıyorsunuz! / çünkü siz, kadınları bırakıp da cinsel tatmin için erkeklere yanaşıyorsunuz. doğrusu siz taşkın bir milletsiniz. / kavminin cevabı, onları (lût ve arkadaşlarını) memleketinizden çıkarın! çünkü onlar fazla temizlik taslayan insanlar! demelerinden başka bir şey olmadı. / biz de onu ve karısı dışındaki aile fertlerini kurtardık. karısı geride kalanlardan (kâfirlerden) idi. / ve üzerlerine dehşetli bir yağmur (taş) yağdırdık. işte gör günahkârların sonunun ne olduğunu!" (a'râf:7/80-84
"(azap) emrimiz gelince oranın altını üstüne getirdik. üzerine de rabbinin katında işaretlenmiş pişirilmiş balçıktan taşlar yağdırdık. bunlar zalimlerden uzak değildir." hud 82-83 (bahsedilen azap lut kavmiyle ilgilidir.)
insanlar bütün seçimlerinden sorumludur. bu ateizmde dahi böyledir. (bkz: heidiger)ayetlerde yukarıdadır. bu tür luciferyan önermelerle bi yere varılacağını sanmak, kendini "herşeyi sadece ben bilirim" sanmakla eşdeğerdir.
ayrıca lut gölüyle ilgili bi kaç manidar bilgi;
*dünyanın en alçak yerindedir.
*çok pis kokar (isimlerinden birinin türkçe karşılığı fena kokulu göl)
*içinde canlı yaşamaz etrafında da çok az bitki vardır.
edit:ayrıca dsmv 4 te öngörülen durum eşcinelliğin seçim-tercih olduğudur. seçim-tercih meselesini doğuştan böleydim diye öne sürüp sonra da bu hastalık değil seçim demek ne kadar da çelişkili? öle değil mi. işine gelince allah suçlu gelmeyince bu benim seçimim hastalık değil.
