ve işte internete sızdırılarak yapılmak istenen yapılmış ve kaynağı belirsiz bir şekilde atatürk'e ait olduğu idda edilen bir söz köşeden köşeye yayılmıştır.
neymiş? --- alıntı ---
Grace Ellison, Atatürk'ün bizzat kendisine ''Benim bir dinim yok ve bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasını istiyorum.'' dediğini Turkey Today adlı 1928 yılında yayınlanmış kitabında belirtiyor. --- alıntı ---
-muş.
dahası da yapılıp bu da yetmiyor ve bir başka yabancının yine grace ellison'u kaynak göstererek yazdığı bir kitap daha sonraları yine kaynak olarak gösteriliyor.
uludağ sözlüğün bir yazarı bir başlık açıyor ve 1926 doğumlu bir yazarın yazdığı kitabı 1928 yılında yapıldığını idda ettiği bir açıklamaya kaynak gösteriyor.
yani kitabın yazarının 2 yaşında olduğu bir zaman kitabın yazarı kaynak olabiliyor.
işte tüm bunlar bir yıpratma ve iftira kampanyasının ürünü olarak bir biri ardına sıralanıyor.
"benim bir dinim yok ve bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasını istiyorum. hükümetini ayakta tutmak için dini kullanmaya gerek duyanlar zayıf yöneticilerdir, adeta halkı bir kapana kıstırırlar. benim halkım demokrasi ilkelerini gerçeğin emirlerini ve bilimin öğretilerini öğrenecektir. batıl inançlardan vazgeçilmelidir." atatürk - 1926
(kaynak: andrew mango - atatürk, modern türkiye'nin kurucusu sayfa: 447 )
beyanlarını vermiş bir liderin izinden gitmek islam ın şartlarına ters olduğu dolayısıyla doğru bir önerme olduğu iddia edilebilir.
#9412834 (infernal, 17.09.2010 16:59)
atatürk'ün, Grace Ellison'a türkçe verdiği demeç türkiye'de yayınlanıyor.
ancak gazeteci ingiltere'ye dönünce atatürk'ün sözlerini ingilizceye çevirip yazdığı bir kitaba ekliyor.
türkiye'de yayınlanıp da:
''benim baskıcı bir dinim yok (halifeliğe vurgu yapıyor.) bazen bütün dinlerin denizin dibini boylamasını istiyorum. hükümetini ayakta tutmak için dini kullanmaya gerek duyanlar zayıf yöneticilerdir, adeta halkı bir kapana kıstırırlar. benim halkım demokrasi ilkelerini gerçeğin emirlerini ve bilimin öğretilerini öğrenecektir. batıl inançlardan vazgeçilmelidir.''
açıklaması ile kurduğu devletin laik bir devlet olduğunu anlatmaya çalışan mustafa kemal'in söyleşisi daha sonra ingiltere de:
''I have no religion, and at times I wish all religions at the bottom of the sea. He is a weak ruler who needs religion to uphold his government; it is as if he would catch his people in a trap. My people are going to learn the principles of democracy, the dictates of truth and the teachings of science. Superstition must go. Let them worship as they will; every man can follow his own conscience, provided it does not interfere with sane reason or bid him against the liberty of his fellow-men.''
ingiltere'de yayınlanırken kullanılan ''I have no religion.'' daha sonra tekrar türkçe'ye çevirilip -ki türkçesi direk dinim yok demek.- atatürk'ün dinsiz olduğunu söylemek için kullanılıyor.
kaldı ki paragrafı dikkatli okuyan bir insan orada atatürk'ün kişisel din tercihini değil, aksine ülke yönetiminde din etkisini anlatmaya çalıştığını anlayacaktır.
çünkü kimse dini tercihini söylerken ''dini kullanan zayıf yöneticilerden, hükümetini ayakta turmak için dini kullanan insanlardan bahsetmez.